Partimiz kurucularından, 20 Ocak 2006 günü bedence aramızdan ayrılan Necla Kıran Yoldaş’ımızı mezarı başında andık.
Anma etkinliği Necla Kıran Yoldaş’ın, kendisini İnsanlığın Kurtuluş Mücadelesine adayan her devrimcinin sahip olması gereken inanç, sevgi, merhamet dolu yüreğine olan özlemle, bütün devrim şehitlerimiz için saygı duruşu ile başladı. Saygı duruşunun ardından Necla Kıran Yoldaş’ımızın mücadelesini anlatmak için HKP Ankara İl Yöneticisi Meliha Kuşçu Yoldaş’ımız bir konuşma yaptı.
Meliha Kuşçu Yoldaş’ımızın yaptığı konuşmayı aynen yayımlıyoruz:
Yüreği sevgi dolu, mücadelesine sonsuz bağlı Necla Yoldaş’ımız kavgamızda yaşıyor, kavgamızda yaşayacak!
Canımız Necla Yoldaş’ımız, çok genç yaşta, en üretken çağında aramızdan bedence ayrılalı 16 yıl oldu bugün ne yazık ki! Ne kadar uzun, bir o kadar da kısa bir zaman! Geçmişe uzansak ellerimizle tutuyoruz sanki güleryüzünü, canyoldaşlığını… Her an, her gün, her yıl daha da özlüyoruz o sıcacık bakışını, o içten kol kanat gerişini… Kuşkusuz yokluğu aramızdan bedence ayrılan tüm yoldaşlarımız gibi, en derin sızı bıraktı yüreklerimizde… Çok büyük eksiklik mücadelemizde! Yerlerini doldurmak imkânsız. Ama sen Necla Abla’mız, Necla Yoldaş’ımız mücadelemizde yaşamaya devam ediyorsun. Halkımızın ve insanlığın gerçek sosyal kurtuluşuna giden bu kutlu yolda ölümsüzleştin çoktan! Ne mutlu sana ve mücadeleden bir an olsun düşmeden aramızdan ayrılan tüm diğer yoldaşlarımıza!
Necla Yoldaş’ımız insan, hayvan, bitki, doğa sevgisinin ve mücadeleye sonsuz bağlılığın billurlaşmış bir örneğiydi yoldaşlar! Bu özellikler bir devrimcide olmazsa olmaz, en güzel niteliklerdir. Bu nedenle dünyada tek emsal olarak Parti Programımızda ayrıntılı yer verdiğimiz ana unsurdur, Halk İktidarını Sevgi Üzerine Kurmak…
Necla Yoldaş’ımız sınırsız bir sevgiye doğalında sahipti ve tüm yoldaşlarına bunu göstermekten çekinmezdi. Tüm ilişkilerini sevgi ile harmanlardı. Yine mücadelemize sonsuz bağlılık içindeydi. Ölmeden hemen önceki vasiyeti parti bayrağımıza sarılarak uğurlanmaktı yoldaşlar! Tek güvenli sığınağıydı mücadelemiz, kurucularından biri olduğu partimiz. Bu nedenle bu kahrolası kanser düzeni onu bedence aramızdan aldığında hiç düşünmeksizin bayrağımızla sarmalanmak istemişti!
Kendini ispatlamak için asla çaba harcamazdı, buna ihtiyacı yoktu, zaten hemen anlardınız: O beyni ve yüreği dolu bir insandı. Kendisine, Partimizin kuruculuğu teklif edildiğinde hastalığından kaynaklı bu onurlu görevin gereğini yerine getirip getiremeyeceğinden endişe etmişti. Ben hak ediyorum, bana verilmeliydi zaten, doğal bir öneri diye düşünmemişti. Başka görevlerinde de Usta’mız Hikmet Kıvılcımlı’nın dediği gibi; ne istemişti o görevleri ne de kendisine verildiğinde geri durmuştu.
Görevlerini yerine getirirken Necla Yoldaş, paylaşımcıydı, karşısındakini güdüleyiciydi, cesaretlendiriciydi.
İyi bir dinleyiciydi, çözüm üretmek için dinlerdi, sorunu çözmek için çabalardı. Sizinle üzüldüğünü, sizinle sevindiğini anlardınız.
Sözünü de söylerdi, eleştirisini de yapardı. Ama karşısındakini kırmaktan çok çekinirdi. Yüreğindeki adalet terazisiyle kimseyi incitmeden yapıcı eleştiriler sunardı.
Haksızlıklar karşısında ise asla gözünü kırpmaz, sessiz kalmazdı! Halk düşmanlarına karşı öfkesi dinmezdi!
Yüreği gibi evi de tüm yoldaşlarına açıktı. Onun hoş sohbetiyle, samimi sofrasında hem karnını hem kalbini doyurmayan yoktu.
Peki Necla Yoldaş’ımızdan, Yoldaşlarımızdan bize kalan ne olmalı değerli yoldaşlar?
Öncelikle devrimci mücadeleye sonsuz, sarsılmaz inanç… Partimize sonsuz bağlılık…
Yarım kalan mücadelesini devam ettirme ve bu mücadelede kararlılık…
Bugün mezarı başında bir kez daha söz veriyoruz, ant içiyoruz yoldaşlar! Yoldaşlarımızın bize emanet ettikleri bayrağı asla yere bırakmayacağız! O yüce dava ve bayrak ki Necla Yoldaş’ımız gibi bizleri de son yolculuğumuzda sarsın, sarmalasın!
Devrim Şehitleri Ölümsüzdür!
Necla Yoldaş Ölümsüzdür!
20 Ocak 2022
Halkın Kurtuluş Partisi
Genel merkezi
