Tayyipgiller’in “Allah’la Aldat”tığı “Evet”çi kardeş!..

Tayyipgiller’in “Allah’la Aldat”tığı “Evet”çi kardeş!
Şu sözlere ve onu sarf eden kafaya bir bak!

Sana aslında Firavun Anayasası’nı onaylatmak istiyorlar!
Sana, 1165 odalı Kaçak Saray’da oturacak bir Firavun seçtirmek istiyorlar!

Bak, bu sözleri Tayyip sarf ediyor:

“(…) Ama kuvvetler ayrılığı denilen olay varya o geliyor sizin önünüze bir engel olarak dikiliyor. Diyor ki ‘senin de bir oynama sahan var’ diyor.” (http://www.milliyet.com.tr/erdogan-kuvvetler-ayriligi elestirisi/siyaset/siyasetdetay/17.12.2012/1642954/default.htm)

“Yargı bize kan kusturdu, bakanları, çetenin nöbetçi hâkimleri var.” (TBMM Genel Kurul Tutanağı, 11 Ocak 2012 https://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/genel_kurul.cl_getir?pEid=16026)

“Yasama ve yargı benim için ayak bağıdır.” (Doğan Haber Ajansı, 11.06.2013)

Çok açık ve kesin biçimde görülmektedir ki, adam yargıdan, hukuktan, kanundan nefret ediyor. “Çete” diyor, yargı için, gördüğümüz gibi. “Benim için ayak bağıdır, yasama ve yargı”, diyor.

Yani ne demiş oluyor?

Ben kafama esen her şeyi yapabilmeliyim, kimse de gık diyememeli.

Sen, işte bu kafaya teslim etmiş olacaksın Türkiye’yi, eğer “Evet” dersen. Yani tek adam yönetimi… Yani, tam bir Firavun yönetimi. Adam her istediğini yapacak, kimse de sesini çıkaramayacak. Dur, sen ne yapıyorsun, diyemeyecek.

İşte bu amaçla, sana “Evet” dedirtmek istediği Anayasada yargının işini bitiriyor. Onu kefenleyip mezara indiriyor.

Bak; 13 kişilik Hakimler ve Savcılar Kurulunun 6 üyesini bizzat kendisi atıyor. 7’sini de partisi seçiyor. Yani, Kurulun tamamı Tayyipgiller’in adamlarından oluşmuş oluyor.

15 üyeden oluşan Anayasa Mahkemesininse 12 kişisini kendisi seçiyor. Böylece de, Anayasa Mahkemesi de doğrudan Tayyip’in emri altına girmiş oluyor. Özetçe; yargı denen kurum bütünüyle Tayyip’in AKP’gilleri’nin hukuk bürosuna dönüşmüş oluyor.

 Meclisin de işini bitirmiş oluyor, yeni Anayasasında. Meclis, ancak 301 kişinin oyuyla bir kanun maddesini çıkarabiliyor.

Ki, bu da tümüyle Tayyip’in partisinin çıkarabileceği bir kanun olabiliyor ancak. Başka hiç kimse bir kanun çıkaramıyor Mecliste.

Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ise, kanun hükmünde oluyor. Ve ona kimse karşı gelemiyor. Anayasa Mahkemesine götürmeye kalkmış olsanız bile, Anayasa Mahkemesi de zaten baştan teslim alınmış olduğu için oradan da, “Anayasaya uygundur”, yani Tayyip’in yaptığı doğrudur, kararı almış olursunuz.

İşte böyle olacak, eğer 16 Nisan’da “Evet”ler kazanırsa. Türkiye böyle yönetilecek. Yani binlerce yıl öncesinde kalmış Firavunlar yeniden gelip, daha doğrusu hortlayıp senin ülkenin başına geçecek ve onu yönetmeye kalkacak.

Seçeceğin şahıs ki, hiçbir ahlaki, vicdani ve insani değer tanımaz. Su içer, nefes alır gibi yalan söyler, durup dinlenmeden. Bugün savunduğunun, ertesi gün tersini savunur. Hep ikili oynar.

Davos’ta İsrail Devlet Başkanına “one minute” çeker seni kandırmak için, senin gözünde kabadayı görünebilmek için; hemen ardından adamlarını Washington’a gönderir, oradaki İsrail lobilerine tam 67 milyon dolar öder. Ya bizim İsrail’le aramızı bulun. Benim Davos’taki tutumum tamamen iç kamuoyuna yönelik bir tavırdı, bir kandırmacaydı, diyerek.

 Bir taraftan Mavi Marmara’yı gönderip 9 içtenlikli insanı Siyonist İsrail Ordusu’na katlettirir, diğer yandan da, İsrail’le arayı bulmak için en ahlak dışı işleri yapar.

Bir taraftan, Rus uçağını Suriye’de düşürür, ardından, Rusya Devlet Başkanı Putin’den özür diler. Hem de Putin’den dünya medyası önünde en galiz sokak küfürlerini yedikten sonra…

Bir taraftan “Ben BOP Eşbaşkanıyım.”, diye övünür; diğer taraftan, yok böyle bir şey, der.

15 yıldan bu yana seni Allah’la aldatarak peşine takan bu din taciri, gözü doymaz bir kamu malı hırsızıdır, aynı zamanda. AKP kurucularından ve AKP Programının da yazarlarından olan Ekonomi Profesörü Abdullatif Şener’in söylemiyle, bu adam ve ailesi, 100 milyar dolarlık kamu malını çalmışlar, iç etmişler, zimmetlerine geçirmişlerdir. AKP’giller’in tamamı ise 2 trilyon doları aşkın kamu malını çalıp götürmüşlerdir. Hâlâ da devam etmektedirler, hayasızca, çalmaya, çırpmaya, vurmaya…

Yani bunun tutarsızlıkları, döneklikleri, korkaklıkları saymakla bitmez.

İşte, bu kişilik yapısından dolayı ABD Haydut Devleti, onu ve AKP’giller’i Türkiye’nin başına bela etti.

Onlara, Yeni Sevr’i uygulatacak. Türkiye’yi o bataklığa götürüp, parçalatıp boğdurtacak. 3 parçaya böldürtüp ortadan kaldıracak Türkiye’yi.

Dikkat edin; 15 yıldan bu yana adım adım AKP’giller Türkiye’yi Yeni Sevr cehennemine sürükleyip götürmektedir.

Türkiye’ye sonuncu ölüm vuruşunu da, Başkan seçtirtip sonra da, Tayyip’e yaptırtacak, ABD Emperyalistleri.

İşte bu sebepten, Tayyip, AKP’giller ve Kontrgerilla’nın Türkiye’deki özel örgütü MHP’nin karanlık şefi Devlet Bahçeli, canla başla çalışmaktadırlar, Firavun Anayasası’nı 16 Nisan’da millete onaylatabilmek için.

Saygıdeğer Halkımız;

Sakın kanma. Bu ölümcül yanlışa düşme. Bu kez, vatanın, ülken elden gidecek. Uyanacaksın o zaman ama, çok geç olacak, iş işten geçmiş olacak…

Aklını kullan. Gör kahredici gerçeği, gelmekte olan felaketi, güvendiğin adamın sana hazırlamakta olduğu büyük ihaneti…

Halkız, Haklıyız, Yeneceğiz!

26 Mart 2017

Nurullah Ankut
HKP Genel Başkanı

Print Friendly, PDF & Email