Sen Kaçak Saray’da oturur…

Sen Kaçak Saray’da oturur, Milletten çaldığın haram parayla ziyafet çekersin yandaşlarına, amigolarına; İşgalci çakal Yunan Bakan da, işgal ve ilhak ettikleri adamızda kuzu çevirip ziyafet çeker, kendine ve askerlerine…

Ne enteresan, değil mi Tayyip!

 

Bugünün Sözcü Gazetesi’nin internet sitesinde yayımlanan şu habere bakar mısınız?

“İşgal altındaki adamızda kuzu çevirdiler

“Yunan Savunma Bakanı ve Kara Kuvvetleri Komutanı, Yunan işgali altındaki Aydın’a bağlı Eşek Adası’nda gövde gösterisi yaptı. Yunan müziği eşliğinde eğlenen işgalciler, karşılıklı kadeh kaldırdı

“Türkiye’nin 16 Nisan Pazar günü referandum heyecanı yaşadığı sıralarda, Yunan Savunma Bakanı Panos Kammenos, Kara Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Stefanis ile birlikte Aydın’a bağlı Eşek Adası’na helikopterle gitti… Kammenos, Türk hava sahasında uçtukları uyarısında bulunan Türk hava kontrolörüne, “Yunan hava sahasındayız. Yunan Savunma Bakanıyım” diye cevap verdi. Türk hava kontrolörünün ısrarlı uyarısı üzerine Kammenos, Türkçe küfretti.

“Ardından adaya inen küfürbaz Milli Savunma Bakanı Kammenos, Kara Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Stefanis, Belediye Başkanı Evangelos Kottoros, kilise papazı, Yunan askerleri ve adada yaşayan Yunan vatandaşları ile birlikte egemenlik ve bayrak gösterisi yaptı.

“SAZLI-SÖZLÜ EĞLENCE

“Bakan ve beraberindeki heyetin gelişi sırasında Yunan askerleri de Aydın Eşek Adası’nda kuzu çevirdi. Orkestra kuran askerler sözlü-sazlı eğlence düzenledi. Yunan müziği eşliğinde eğlenen Kammenos, işgalci Yunan askerleri ile birlikte kadeh kaldırdı. Yunanların 2004 yılında işgal ettiği Eşek Adası, İstanbul Büyükada’nın 2 misli büyüklükte. Milli Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri emekli Albay Ümit Yalım, “Yunan Bakan Kammenos’un egemenlik ve bayrak gösterisi yaptığı Aydın Eşek Adası, 1943 tarihli İngiliz haritasında, 12 Ada deniz sınırının dışındadır. Türkiye’ye ait olduğu açıkça gösterilmiş ve ismi Türkçe yazılmıştır. 1951 tarihli Amerikan haritasında da Eşek Adası’nın, 12 Ada deniz sınırının dışında ve Türkiye’ye ait olduğu gösterilmiştir” dedi.” (http://www.sozcu.com.tr/2017/gundem/isgal-altindaki-adamizda-kuzu-cevirdiler-1808906/)

Bizdeki, Kaçak Saray’da yoksul halkımızdan zorla gaspedilen paralarla ziyafetler çekip nutuklar atıyor, sağa sola koftiden ayarlar veriyor, ama, elin bakanı, gördüğümüz gibi, hiç şaka yapmıyor. Vatan toprağımız olduğu yüzde 100 tescilli, İngiliz ve Amerikan haritalarında bile bize ait olduğu belirtilen, adı da Türkçe “Eşek Adası” olarak anılan adamızı, Yunan çakallar Tayyipgiller’in yüreksizliğinden, korkaklığından, vatan satıcılığından, hainliğinden ve Amerikan işbirlikçiliğinden cesaret alarak gelip işgal ediyor.

Sadece burayı mı?

Bununla birlikte, 18’i ada statüsündeki 153 toprak parçasından oluşan vatan topraklarımızı.

Adam bir de Türkiye’yle dalga geçiyor. Küfürler ediyor, bizim Hava Savunma Kontrol Görevlimize. Tabiî o küfür, dün de belirttiğimiz gibi, başta Tayyipgiller olmak üzere Türkiye’yedir.

Keyiflerinden de, kuzu çevirip kadeh kaldırıyor alçaklar, Yunan müziği eşliğinde.

Yiyin bakalım. Zira, bu hain iktidarların sonu gelip Gerçek Halk İktidarımız kurulduğu zaman göstereceğiz size, o adalara çıkmanın bedelinin ne olduğunu. Bugün o zavallı kuzucukların közde kızartılmış etlerini indirin bakalım midenize…

Ama asla da unutmayın, bunun bedelini mutlaka ödeyeceğinizi. Zira hesap gününüz geldiğinde görüp yaşayacaklarınız, yiyip içecekleriniz çok acı gelecek size. Unutmayın ki, bu vatana, bu millete, bu halka açılan hiçbir hesap, açık kalmaz. Mutlaka görülür ve kapanır. O hesabı açanlar da bin pişman edilir, yaptıklarına.

Birinci Emperyalist Yağma Savaşı günlerinde olduğu gibi, yine Batılı Emperyalist efendilerinizin gazına geldiniz. Onların kışkırtmasıyla bu çakallıkları yapıyorsunuz. Fakat o gün yaptıklarınızın, sonra hesabının nasıl görüldüğünü de bir düşünün…

O hesap sonrası, akıllı bir Başbakanınız çıktı ortaya: Venizelos.

Emperyalist kışkırtıcı haydutlardan İngiliz Temsilcisine; “Sizin insanları aldatıp kullandığınızı, sonra da sattığınızı herkese söyleyeceğim.”, dedi.

Emperyalist haydut şaşırdı, bunu nasıl yaparsın? diye. Ama yaptı Venizelos. Emperyalistlerin içyüzünü görmüştü. O yüzden, Mustafa Kemal’le ve Türkiye’yle dostluğa yöneldi. Bunun her iki ulusun da çıkarına olduğunu kavradı. İçtenlikli bir dostluk oluştu o günlerde.

Fakat siz, o dostluğun kıymetini bilemediniz. Yeniden emperyalistlerin gazına ve kışkırtmasına geldiniz. Türkiye’ye karşı düşmanlığa giriştiniz. Ege’deki adalarımızı ve onların belirlediği karasularımızı işgal ettiniz.

Tarih de göstermiştir ki, Türkiye’de hainler ve korkaklar, çok uzun süre iktidarda kalamazlar. Bu millet, kolay kandırılır ve geç uyanır. Böyle bir zaafı var. Ama sonunda mutlaka uyanır…

Uyanınca de neler yapabileceğimizi hayal edin bir, düşünün, deriz. O bakımdan, adaları ele geçirdik, üstüne yatar gideriz. Türkiye zaten Tayyipgiller eliyle parçalanmaya ve erime sürecine sokuldu. Bir daha ayağa kalkamaz, diye yanlış hesap yapmayın. Kalkarız ve kalkacağız da ayağa.

İşgalci çakallar, 10 gün kadar önce de aynı adalarımız çevresinde askeri tatbikat yapıp silah şakırdatmışlardı.

Namuslu emekli asker Ümit Yalım’ın kaleme aldığı şu yazıya ve paylaştığı fotoğraflara bakalım bir:

“Yunanistan, askeri hazırlıklarını arttırıyor

“Yunanistan’ın Kelemez, Sömbeki, Semadirek ve Taşoz adalarında, 07-14 Mart 2017 tarihleri arasında seferberlik tatbikatı yapıldı. 1923 Lozan ve 1947 Paris Antlaşmalarına göre gayri askeri statüde olan adalara düzenli askeri birlikler yerleştiren Yunanistan, adalarda bulunan sivil halkı da silahlandırarak milis askerleri olarak yetiştirdi.

“Ege Denizi’nde işgal edilen adalarımızda da Yunan Milis Askerleri gösteri yapıyor, Türkiye’ye meydan okuyor. Yunanistan, düzenli askeri birliklere ilave olarak adalarımıza yerleştirdiği sivilleri de silahlandırdı. Silah, mühimmat ve üniforma ile donatılan sivil halk, Milis Askeri olarak eğitildi. Aydın Hurşit Adası’nda, 30 Mart 2017’de egemenlik ve bayrak gösterisi yapan Yunan Milis Askerleri, Türkiye’ye meydan okudu. Aydın İl sınırları içinde bulunan Hurşit Adası, Yunan işgali altında olan 18 ada arasında bulunuyor. 

“Yunanistan son olarak Midilli Adası’nda, 05-06 Nisan 2017 tarihlerinde iki gün süreli paraşüt tazeleme eğitimi yaptı. Tazeleme eğitimi ile ilgili haber, resim ve görüntüler Yunan Kara Kuvvetleri Komutanlığı resmi internet sitesinde yayımlandı. Yunanistan’ın paraşüt eğitimini ana kıtası yerine Çanakkale, Balıkesir ve İzmir kıyılarına 5 mil uzaklıktaki Midilli Adası’nda yapması çok önemli mesajlar içeriyor.

“Midilli Adası, Lozan Antlaşması’nın 12 ve 13. maddelerine göre gayri askeri statüde. Yunan Hükümeti, Midilli Adası’na askeri birlik yerleştiremez, deniz üssü ve istihkâm tesisi inşa edemez. Ancak Yunanistan, 1960’lı yılların başından itibaren Midilli Adası’nı silahlandırdı. Mevcut durum itibarı ile Midilli Adası’nda, bir Mekanize Piyade Tümeni ve bir Deniz Üssü bulunuyor. Yunanistan adaya bir de paraşüt birliği yerleştirmiş. 

“Yunan paraşüt birlikleri, hedef adalara yapılacak uçarbirlik ve hava indirme harekâtı için eğitiliyor. Paraşüt eğitimlerinde, önce serbest paraşütçüler atlayarak hedef bölgesinin emniyetini sağlıyor. Daha sonra da büyük çaplı askeri birlikler hedef bölgesine otomatik paraşütle atlıyor ve denizden çıkan birliklerle birleşerek hedefi işgal ediyor.

“Midilli Adası’nda icra edilen paraşüt tazeleme eğitiminde, hedef adalara yapılacak harekâtın provasının yapıldığı açıkça görülüyor. 

“Midilli Adası’nın yakınında Gökçeada ve Bozcaada bulunuyor. Yunanistan, Balkan Savaşı sırasında 20 Ekim 1912’de Bozcaada’yı, 30 Ekim 1912’de Gökçeada’yı işgal etti. Türkiye, 1923 Lozan Antlaşması ile her iki adayı yeniden egemenliği altına aldı. Yunanistan, Lozan’da vermek zorunda kaldığı Gökçeada ve Bozcaada’yı geri almak için prova mı yapıyor?

“18 Türk Adası Yunan askerine teslim edildikten sonra Doğu Ege Denizi’nde elimizde sadece Gökçeada ve Bozcaada kaldı. Yunan askerine teslim edilecek adalar arasında Gökçeada ve Bozcaada var mı? Yunanistan, gayri askeri statüdeki Midilli Adası’nda paraşüt eğitimi yaparak Lozan Antlaşması’nı ihlal etti ve Türkiye’ye meydan okudu. Bütün bunlar olup biterken, Başkomutan olduğunu iddia eden Erdoğan ve AKP Hükümeti, Yunanistan’a müzik notası bile vermedi, veremedi.

“Ümit YALIM

“Milli Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri” (http://www.reelpiyasalar.com/yazar/umit-yalim/1338/yunanistan-askeri-hazirliklarini-arttiriyor/)

 

İşgalci namussuzlar işte böylesine pervasızlaşmışlar. Onlar da anlamışlar çünkü; Tayyipgiller’in asla bir tehdit oluşturmadığını.

Tayyipgiller, ABD’nin hizmetinde ihanet projelerinde rol alıp Müslüman Halka kan ağlatmayı bilirler ancak. Sadece ona güçleri yeter…

Yunan çakalları, buralardan maden de çıkarıyor, önce de söylediğimiz gibi. Yani askeri harcamalarının giderini fazlasıyla karşılıyor, gaspettiği madenlerimizi işleterek.

Bunun da haberini görelim isterseniz:

Türkiye’nin madenlerini böyle götürüyorlar

“Ümit Yalım, Yunanistan’ın Türk madenlerini çaldığını öne sürdü.

“Milli Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri Ümit Yalım, Ege’deki adalara ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Milli Güvenlik Kurulu’nun iki gün önceki “Ege Denizi’nde oldubittilere kesinlikle izin verilmeyeceği” şeklinde açıklamayı “hiçbir şey ifade etmiyor” diyerek eleştiren Ümit Yalım, Yunanistan’ın Türk madenlerini çaldığını öne sürdü.

“Muğla İl sınırları içinde bulunan Sakarcılar Adası’ndaki ulusal madenlerimiz Yunanistan tarafından alenen çalınıyor.” diyen Ümit Yalım, şöyle devam ediyor:

“Muğla Sakarcılar Adası, işgal altında olan 18 ada arasında bulunuyor. Datça Yarımadası’nın tam karşısında bulunan Sakarcılar Adası, 1923 Lozan Antlaşması ile İtalya’ya verilmedi, 1947 Paris Antlaşması ile Yunanistan’a devredilmedi. Sakarcılar Adası, İstanköy Adası’na 5 mil, İncirli Adası’na 2,5 mil mesafede olup anılan adalara bağlı ya da bitişik adacık değildir. 5 Km. uzunluğundaki Muğla Sakarcılar Adası, 2004 Yılından beri tam 13 yıldır Yunan işgali altında.

“Muğla Sakarcılar Adası’nda perlit ve ponza madeni var. İnşaat sektöründe ve tarımda kullanılan madenler tam 13 yıldır Yunanistan tarafından çalınıyor. Hem de Tayyip Erdoğan ve AKP Hükümetlerinin gözünün önünde. Yunanistan, adanın kuzeydoğusuna ve güneyine açtığı iki adet maden ocağını harıl harıl işletiyor.

“Madenler, adaya getirilen iş makinaları ve taşıyıcı bantlar ile adanın iskele bölgesine taşınıyor. Adadaki iskelelerden gemilere yüklenen perlit ve ponza madeni Yunanistan’a götürülerek pazarlanıyor. Yunanistan, maden hırsızlığı yaparak sırtımızdan para kazanıyor. Türkiye’nin kasasına girmesi gereken para Yunanistan’ın kasasına giriyor.” (http://odatv.com/turkiyenin-madenlerini-boyle-goturuyorlar-3103171200.html)

İnsan bu haberleri okuyunca, öfkeden ve hırstan ve üzüntüden kahroluyor, değil mi, arkadaşlar?

Bu haberi de yazıp paylaşan, resimleri tedarikleyen, dikkat edersek hep namuslu emekli asker Ümit Yalım’dır.

Kendi kendimize soruyoruz, gayriihtiyarî:

Bir Ümit Yalım’la biz miyiz, vatan topraklarının böylesine göz göre göre elden çıkışına, Tayyipgiller İktidarının haince peşkeşine tepki gösteren, karşı çıkan?

Bir biz miyiz, vatan toprağını, milletin namusunu, onurunu dert edinen?

Ne olduk böyle yahu?..

Bu millet nasıl bu hale getirildi, bu durumlara düşürüldü?

Bir atın bile yaptığını 15 yıldan bu yana bir türlü yapamadı. Hâlâ da milletin yarısı bu hainlerin peşinden gider.

Bu, kaderin ne İblisçe bir oyunudur böyle?..

Her ihanetin bir sonu olacak elbette. Bu hainler için de, işgalci çakallar için de ve bunları oynatan ABD-AB Emperyalist haydutları için de bir son olacak…

Biz asla umutsuzluğa düşmeyiz. Asla vazgeçmeyiz. Namus bellediğimiz yoldan asla ayrılmayız. “Ya Özgür Vatan, ya Ölüm”dür şiarımız. Sonunda mutlaka yeneceğiz!

Halkız, Haklıyız, Yeneceğiz!

22 Nisan 2017

Nurullah Ankut
HKP Genel Başkanı