Geçtiğimiz günlerde Partimizin mahkeme kararını ortaya koyarak kanıtlamış olduğu Hamza Yerlikaya’nın Lise Diplomasının sahte olduğuna dair mahkeme kararının olduğu haberler, Hamza Yerlikaya’nın başvurusu üzerine; hem resmi parti sayfalarımızda hem de sosyal medya sitelerimizden Hamza Yerlikaya’nın kişilik haklarını ihlal gerekçesi ile Bakırköy 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 28 Aralık 2020 tarih ve 2020/6242 sayılı kararı ile erişime engellendi.

Bakırköy Sulh Ceza Hâkimi ısmarlama karar vermiştir. Bu kararı veren hâkimin hukuk diplomasından şüphe edilir. Çünkü bu kararla Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesinin suçun sübutu yönünden yaptığı tespitler ortadan kaldırılmak istenmektedir.

Hamza Yerlikaya’nın sahte diploma kullandığını tespit eden Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesinin üç yargıcı, birinci sınıfa ayrılmış deneyimli yargıçlardır. Oysa bu Ağır Ceza Mahkemesi Kararını aklınca geçersiz kılmak isteyen Sulh Ceza Yargıcı ise sicili 212 binlerde olan deneyimsiz birisidir.

Ağır Ceza Mahkemesi kararında geçen ve yargılama sırasında çıkartılan 4616 sayılı “Rahşan Affı” kapsamındaki “ceza tayinine yer olmadığına” dair hükmü bile yanlış yorumlayarak ısmarlama karar veren Bakırköy 1. Sulh Ceza Yargıcına hatırlatmak isteriz:

“Erteleme süresinin iyi halli geçirilmesi halinde mahkûmiyetin vaki olmamış sayılacağı”nı karara yazmakla hukuki cehaletini ortaya koymuşsun. Zira Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi, Hamza Yerlikaya’nın sahte lise diplomasını bilerek kullandığını tespit etmiştir. Hamza da bu sahte diplomayı kullanarak üniversitelere kayıt yaptırmıştır. Bu suçu işlediği sabit olan birisinin sadece yargılama sırasında çıkartılan bir af yasasından yararlanması ya da ceza verilmeyerek yargılamanın durdurulması onun sahtecilik eylemini ortadan kaldırır mı?

Resmi evrakta sahtecilik yüz kızartıcı bir suçtur. Dolayısıyla bu suçu işleyenlerin affa uğramış olsalar dahi milletvekili olmaları mümkün değildir.

Bir de “unutulma hakkı” diyorsunuz.

Devrimcilerin, sosyalistlerin on yıllar önceki polis kayıtlarını mahkeme dosyalarına koyarken, kendinizin pisliklerine sıra gelince bu hakkı hatırlıyorsunuz.

Bakırköy Sulh Ceza Hâkimi, sansür kararının gerekçeleri arasına; “yirmi beş yıl önce gerçekleşmiş bir olayın ve 19 yıl önce verilmiş bir kararın güncelliğinin kalmadığını” yazarak da açıkça siyasi bir karar vermiştir. Bir yargıcın böyle bir gerekçeye sığınması bile karar verirken ne kadar zorlandığını ve ısmarlama karar verdiğini açıkça göstermektedir.

Bu kararla yargının AKP’nin hukuk bürolarına dönüştürüldüğünü bir kez daha görmüş olduk.

Bu konuyla ilgili haberlerin erişimi sadece partimizin sayfasına ve sosyal medya hesaplarına yönelik değil, bu haberi paylaşan diğer 125 URL’ye yönelik olarak da engellenmiştir.

Halkın Kurtuluş Partisi olarak başından beri takipçisi olduğumuz ve bu hukuksuzluğun resmi belgelerini de kamuoyu önüne koyduğumuz bu süreçte, yapılan tüm engellemelere rağmen sahte diploması ile hak etmediği koltukta oturan Hamza Yerlikaya’ya ve tüm bu hukuksuz süreci koruyup kollayanlara karşı hem hukuki hem de siyasi mücadelemiz devam edecektir.

28.12.2020

Halkın Kurtuluş Partisi
Genel Merkezi