PARABABALARI DÜZENİ ÖĞRETMENLERİMİZİ ÖLDÜRMEYE DEVAM EDİYOR

 

 PARABABALARI DÜZENİ ÖĞRETMENLERİMİZİ ÖLDÜRMEYE DEVAM EDİYOR
 
Fidan gibi bir genç öğretmen daha düştü toprağa. Hikâyesi yine aynı. Parababaları zevk ü sefa içinde yaşarken, ataması yapılmayan 350 bin öğretmenden biri olan Ali Kürklü de yaşadığı ağır bunalıma daha fazla dayanamayarak başına sıktığı kurşunla göçüp gitti. Tıpkı kendisinden önceki 21 genç meslektaşının yaptığı gibi…

 

Ne hayalleri vardı kim bilir… Ne idealleri vardı… Belki kendisini genç nesilleri eğitmeye adayacaktı. Belki binbir güçlüklerle kendisini okutan ailesine karşı sorumluluğunu yerine getirmeye çalışıyordu. Okulunu bitirdikten sonra aileye yük olmak zor gelmişti belki. Belki de kim bilir; bir sevdiği vardı, işsizlik, pahalılık, zam, zulüm cehennemi onu evlenmekten alıkoyuyordu.

 

 
Ama bu kadar kolay mıydı gitmek Ali Hoca’m? 16 yıllık emeğinin karşılığı başına sıktığın tek kurşun mu olacaktı?
Evet, bu hikâye, işsizlik felaketini kılcal damarlarına dek yaşayan Ataması Yapılmayan Öğretmenlerimizin ortak hikâyesi. 22 genç öğretmenimiz, ataması yapılmadığı için kendi yaşamlarına son verdi. Tayyipgiller, bir taraftan çıkardıkları Torba Yasa ile çalışmakta olan öğretmenlerimizin tüm haklarını gasp ederken diğer taraftan da yüzbinlerce öğretmen açığı olmasına rağmen öğretmenlerimizin atamalarını yapmayarak, onları işsizliğe, yoksulluğa, bunalıma ve en nihayetinde de ölüme sürüklüyor.
Öğretmenlerimiz, mezun olduktan sonra hiçbir geçerliliği, seçiciliği olmayan KPSS sınavına girmek zorunda bırakılıyor. Bu ucube sınavın bizzat kendisi adaletsizlik iken, bir de bu adaletsizliğin içerisinde Ortaçağcıların kopya gerizleri patlayıveriyor. İntihar ederek hayatına son veren Ali Öğretmen, iptal edilen KPSS sınavında atanabilecek puanı almışken, iptalden sonra yapılan ikinci sınavda daha düşük bir puan alıyor. Dolayısıyla ataması yine yapılmıyor. Ve o acıklı son; Ali Öğretmen bu haksızlığa dayanamayarak yaşamına son veriyor.
Gencecik öğretmenlerimizin intiharları göstermektedir ki Parababaları düzeni insanlarımızı artık dolaylı yoldan değil direkt olarak öldürüyor. Ülkemizde öğretmen intiharları artık münferit olaylar olmaktan çıkmış, toplumsal bir kangren haline dönüşmüştür. Elbette ki bu gencecik öğretmenlerimizin katlinin sorumlusu başta Tayyipgiller gelmek üzere gelmiş geçmiş tüm Parababaları iktidarlarıdır.
Türkiye’nin her köklü sorununda olduğu gibi ataması yapılmayan öğretmenlerimizin yaşadığı bu felaketi de gerçek bir Demokratik Halk Devrimi ortadan kaldıracaktır. Bu anlamda bizi bu hale getiren düzene karşı kinimizi bayraklaştırıp, Kurtuluş Partisi saflarında örgütlenip, Demokratik Halk Devrimini gerçekleştireceğiz. Oradan da insanlığın gözbebeği Sosyalist düzeni kuracağız. Mevcut düzen zaten bizi yok etmek için elinden geleni yaparken biz kendimizi var edeceğiz. Rahmetli Attila İlhan’ın söylediği gibi;
Ölüm kadar çabuksa eğer yaşamak
Hiç doğmamayı isterdim ama
Bir kere doğmuşum ölmek yasak
 
Gün Parababaları düzeni ile hesaplaşma, gün halkımızla beraber kendimizi var etme günüdür.
 
Kahrolsun Öğretmenlerimizi Öldüren Parababaları Düzeni!
Koşulsuz, Sınavsız Tüm Öğretmenler Atansın!
Yaşasın Demokratik Halk İktidarı Mücadelemiz!
Yaşasın Sosyalizm!
 
Kurtuluş Partili
Kamu Emekçileri
 
 
Print Friendly, PDF & Email