Kadın Düşmanı AKP’giller, Kadına Yönelik Saldırılarını
Bu Kez de Futbol Sahasına Taşıdılar!
Tribünlere Oynadılar!
Kadın düşmanı Ortaçağcı gerici AKP’giller iktidarı, kadına yönelik saldırılarına her gün bir yenisini eklemeye devam ediyor. En son olarak, bu düşmanlığı Sivasspor-Fenerbahçe maçında tribünlere oynayarak sergilediler. Maç öncesi futbolcular sahaya; “Doğal olan normal doğum, Tıbbi olarak zorunlu olmadıkça sezaryen sağlıklı değildir”, pankartıyla çıktılar.
Doğumun nasıl olacağı politik değil sağlıkla ilgili bir karardır. Her kişi ve yaşanan doğum sürecine göre doktorun önerisi ve hastanın da onayı ile karar verilecek bir durumdur. Sezaryen hem bebeğin hem annenin hayatını kurtaran bir ameliyattır. Asıl olan anne ve bebeğin sağlığını korumaktır. Bu duruma göre değişir. Kimi zaman normal yani vajinal doğum, kimi zaman sezaryenle doğum gerekir.
Tabiî bilindiği gibi bu konu, AKP’giller iktidarının “Aile Yılı” projesi kapsamında gündem ettiği bir konudur.
Anormal olan bir futbol maçında bu konunun tartışılmasıdır. Kadın doğum hekimleri bilimsel bir toplantıda bu konuyu tartışabilir. Riskler, sezaryen gerekçeleri, sonuçları gibi. Ama bu konu futbol takımının ve futbol seyircisinin gündemi değildir.
Asıl anormal olan, bir futbol maçına kadınların nasıl doğum yapacağına ilişkin pankart açtıran akıl dışı, bilim dışı düşünce yapısıdır!
Asıl anormal olan kadın ve çocuk sağlığını, yaşamını hiçe sayan halk düşmanı sağlık politikalarıdır.
Asıl anormal olan Sağlık Bakanı’nın; “ne var bunda maça kadınlar da geliyor”, diyerek kadınlara yönelik saldırılarını futbol sahalarına, tribünlere taşımasıdır.
Kadına şiddetin her geçen gün arttığı, kadınların kız çocuklarının can güvenliğinin tehlikede olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Halkımızın İşsizlik-Pahalılık cehenneminde kıvrandığı, ekonomik nedenlerle ailelerin dağıldığı, gençlerin geleceklerini yitirdikleri, iş bulamadıkları için evlenmeyi bile akıllarından geçiremedikleri vurgun ve talan düzenini yaşıyoruz. Bebelerimizin, AKP’giller’in Sağlık Bakanlığının halk düşmanı sağlık politikalarının ürünü olan Yeni Doğan çeteleri tarafından katledildiği günleri yaşıyoruz.
TÜİK’in verilerine göre 2001 yılında 2,38 olan doğurganlık hızının yani bir kadının yaşamı boyunca dünyaya getirdiği ortalama çocuk sayısının, 2023 yılında 1,51’e düştüğü, kadınlarımızın doğurganlığının yukarıda dile getirdiğimiz nedenlerden dolayı nüfusun yenilenme düzeyi olan 2,10’un altında kaldığı, buna karşın ülkemizdeki Suriyeli kadınların doğum oranının çeşitli kaynaklara göre 5,3 olduğu bir dönemde yaşıyoruz.
Yani bu durum, Genel Başkanımız Nurullah Efe’nin de ısrarla vurguladığı gibi, vatan satıcı AKP’giller’in ülkemizin demografik yapısını değiştirme, Türkiye’de Türk’ü azınlığa düşürme hainliklerinin en temel göstergesidir. 13-15 milyon arası BOP askerinin, işgalcinin ülkemize “mülteci”, “muhacir”, “göçmen” adı altında hain Yeni Sevr Planı çerçevesinde sokulmasının bir sonucudur.
Bizler Kurtuluş Partili Kadınlar olarak;
Kadınlarımıza ve bebelerimize yönelik tüm bu kötülüklerin, saldırıların akıl dışı, bilim dışı sağlık politikalarının müsebbibi olan “Yüzyılın Felaketi” AKP’giller iktidarına karşı mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz. Kadınlarımızın ve çocuklarımızın sağlıklarının bilimin ışığında güvence altına alındığı hür, güçlü, mutlu bir ülkeyi eninde sonunda kuracağız.
16.04.2025
Kurtuluş Partili Kadınlar