HKP İzmir İl Örgütü Yılın İlk Eyleminde Sefalet Ücretini Protesto Etti.

 

HKP İzmir İl Örgütü Yılın İlk Eyleminde Sefalet Ücretini Protesto Etti

Tayyipgiller tarafından 2018 yılı için belirlenen Asgari Ücret için, HKP İzmir İl Örgütü 2018 yılının birinci gününde eylem yaptı. 1 Ocak Pazartesi günü Karşıyaka Çarşıda bir araya gelen HKP üyeleri, açtıkları pankart ve dövizlerle, attıkları sloganlarla protesto sefalet ücretini protesto ettiler.

Eyleme İzmir halkı yoğun bir ilgi gösterdi. Parabalarının temsilcileri, Sarı Gangster Sendika Türk-İş ve parababalarının sömürü ve soygun düzeninin bekçisi AKPgillerden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu, Asgari Ücreti 1603 tl net olarak açıklamıştı. Bunun böyle olmadığını HKP adına açıklamayı yapan İl Yönetim Kurulu ve İşçi Komitesi üyesi Fahri Kaya şöyle açıkladı:

“AGİ (asgari geçim indirimi)  dahil 1603 Tl. Bekar bir işçi için açıklanan AGİ (asgari geçim indirimi) 152.18 Tl. Geri kalır 1450,82 Tl. Yani asgari ücret aslın da 1450,82 Tl. İşte parababaları düzeninin ve AKP’gillerin  asgari ücret aldatması bu. Her zamanki gibi. Yine yalan, yine kandırmaca, yine atlatmaca, yine alavere-dalavere. TÜİK’in bile bir kişinin  aylık geçim maliyeti olarak açıkladığı rakam yani bir kişinin bir ayda geçimini sağlayabileceği rakam ise 1893,90 Tl. dir. Devlet kurumunun açıkladığı rakamın altında asgari ücret yani sefalet ücreti.

Daha fazla söze gerek var mı?” dedi.

Fahri Kaya daha sonra konuşmasına şöyle devam etti; “Halkın İktidarında asgari ücretin açıklanmasını işçiler ve aileleri dört gözle beklemeyecekler, onları bir heyecan basmayacak, “yüzde kaç olacak artış” diye bir meraklanmaları olmayacak.

Çünkü Halkın İktidarında standart belli. Ne diyor Halkın Kurtuluş Partisi’nin Programı Asgari Ücret için? “ÜCRET: ASGARİ ÜCRET NORMAL GEÇİM ENDEKSİNDEN AŞAĞI DÜŞMEYECEK.”Halkın İktidarı gerçekleşmiş olsaydı, bugün Asgari Ücret 5.500 TL’den aşağı olmayacaktı. Kaldı ki, asgari geçim endeksi de kimi güdümlü devlet kuruluşları ya da sarı sendikaların bugün yaptıkları gibi değil, halkın gerçek ihtiyaçlarının bilimsel metotlarla hesap edilmesiyle ortaya konurdu.

Halkın İktidarı kurulursa olacak bütün bunlar. Halkın İktidarı kurulursa kurtulacağız, toplumun bütün hücrelerine metastaz yapan bu kanser düzeninden.

Peki, Halkın İktidarı kurulamazsa ne olacak?

Şu ana kadar ne olduysa o aynen devam edecek. 2018’de de, 2019’da da ve devam eden yıllarda da…

Sonra İşçi Sınıfımız örgütlendi mi, bir greve çıktı mı, haksızlıklara karşı yürüdü mü hemen OHAL yasakları devreye sokulacak, grevler yasaklanacak, işçilere biber gazlarıyla, plastik mermilerle, gaz bombalarıyla saldırılacak, gözaltına alınacak.

Halkın İktidarı kurulursa olacak bütün bunlar. Halkın İktidarı kurulursa kurtulacağız, toplumun bütün hücrelerine metastaz yapan bu kanser düzeninden.

O zaman yapılacak belli;

An geçirmeden Halkın İktidarını kurma görevi Tarihen omuzlarına yüklenmiş HALKIN KURTULUŞ PARTİSİ saflarında örgütlenmek. HKP saflarında kanser düzenini devam ettirmekle görevli zalimlerin üstüne yürümek, birlikte mücadele etmek. Bu kara günlerden aydınlığa ancak o zaman çıkarız. O zaman gülen İşçi Sınıfımız olur, Emekçi Halkımız olur.” Diyerek açıklamasını bitirdi.

Eylem sırasında sık sık “Sefalet Ücreti Değil, İnsanca Yaşam Ücreti”, “İşsizliğe Pahalılığa Zama Zulme Son”, “AKP İşsizlik Pahalılık Zam zulüm Demektir”, “İşçilerin Birliği Sermayeyi Yenecek”, “Zam Zam Zam Ucuzluk Ne Zaman”, “Örgütsüz Halk Köle Halktır”, “Örgütlü Halk Yenilmez”, “Sefalet Ücreti İstemiyoruz” sloganları atıldı.

Eylem Parababalarının sömürü ve soygun düzenine karşı, Ortaçağcı gericiliğe karşı halkımızın HKP saflarında örgütlü mücadele çağrısıyla sonlandırıldı.

Okunan Açıklama:

Asgari Ücret değil, İnsanca Yaşanacak Ücret!

Asgari Ücret ortaoyununu Halkın İktidarı bozar

İnsan onuruna yakışır bir ücreti Halkın İktidarı sağlar!

 

Değerli Halkımız,

Değerli Basın Emekçileri

Her yıl olduğu gibi 2018 yılı içinde, Parababalarının İktidarının temsilcileri, Parababalarının Örgütü TİSK’in temsilcileri ve sarı gangster TÜRK-İŞ’in temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Komisyonunun oyalamaca, kandırmaca, uyutmaca, yutturmaca ve yedirmece oyunlarından sonra belirlediği sözüm ona asgari ücret açıklandı.

AGİ (asgari geçim indirimi)  dahil 1603 Tl. Bekar bir işçi için açıklanan AGİ (asgari geçim indirimi) 152.18 Tl. Geri kalır 1450,82 Tl. Yani asgari ücret aslın da 1450,82 Tl. İşte parababaları düzeninin ve AKP’gillerin  asgari ücret aldatması bu. Her zamanki gibi. Yine yalan, yine kandırmaca, yine atlatmaca, yine alavere-dalavere. TÜİK’in bile bir kişinin geçimini sağlaması için açıkladığı rakam ise 1893,90 Tl.dir. Devlet kurumunun açıkladığı rakamın altında asgari ücret yani sefalet ücreti.

Daha fazla söze gerek varmı?

Halkın İktidarında asgari ücretin açıklanmasını işçiler ve aileleri dört gözle beklemeyecekler, onları bir heyecan basmayacak, “yüzde kaç olacak artış” diye bir meraklanmaları olmayacak.

Çünkü Halkın İktidarında standart belli. Ne diyor Halkın Kurtuluş Partisi’nin Programı Asgari Ücret için? “ÜCRET: ASGARİ ÜCRET NORMAL GEÇİM ENDEKSİNDEN AŞAĞI DÜŞMEYECEK.”

Halkın İktidarı gerçekleşmiş olsaydı, bugün Asgari Ücret 5.500 TL’den aşağı olmayacaktı. Kaldı ki, asgari geçim endeksi de kimi güdümlü devlet kuruluşları ya da sarı sendikaların bugün yaptıkları gibi değil, halkın gerçek ihtiyaçlarının bilimsel metotlarla hesap edilmesiyle ortaya konurdu.

Hangi kaynaktan vereceksin, diye soracaklar. Ülkemizi it dalamış sürü gibi soyup soğana çeviren, talan eden, sayıları da toplamda 2 bin 500-3 bini geçmeyen, Milli Gelirin yarısından fazlasını iç eden Parababalarının ve ortağı Tefeci-Bezirgânların düzenine son verildiği zaman, işte o zaman 9 şiddetinde bir depremde ortaya çıkan enerji gibi kaynak ortaya çıkar. Bütün kaynakları kurutan da, Emekçi Halkımıza koklatmayan da, Emekçileri Sefalet ücretine mahkûm eden de, ABD ve AB Emperyalistlerine çalışan, bu yerli satılmış güruhudur. Bu güruh alaşağı edildiği zaman, Emekçiler sefalet ücretine mahkûm olmaktan kurtulur, insanca yaşayacakları bir ücrete kavuşurlar.

Halkın İktidarı kurulduğu zaman Asgari Ücret bir haber değeri taşımayacak. Çünkü insanı merkezine koyan, sırtını Emekçi Halka yaslayan, Halksever, Yurtsever bir iktidarın emekçilerine insanca yaşanacak bir ücretin altında bir ücret vermesi düşünülemeyecek. Emekçi Halkımız bilecek ve diyecek ki, Halkın İktidarı Halkın ürettiğini halka eşit dağıtır.

Halkın İktidarında, İşçi Sınıfımızın alınteri bir avuç vurguncuya gitmeyecek.

Halkın İktidarında yatırımlar, hizmetler, kalitesizliğin, sömürünün, kolaycılığın, vurgunun adı olan aracılara, taşeronlara havale edilmeyecek. “Pahalı devletin yerine, insanlarımıza iş bulmayı, pahalılık yangınını söndürmeyi birinci görev bilen ucuz devlet geçir”ilecek. “Özelleştirme adı altında yerli-yabancı Parababalarına yeyim ettirilen kamu malları sömürgenlerin elinden geri al”ınacak.

Halkın İktidarında sendikasız bir işçi kalmayacak. Asgari Ücret İşçi Sınıfımızın örgütü sendikaların katılımıyla, göstermelik değil, gerçekten söz sahibi olacağı komisyonlarda belirlenecek.

Halkın İktidarı kurulursa olacak bütün bunlar. Halkın İktidarı kurulursa kurtulacağız, toplumun bütün hücrelerine metastaz yapan bu kanser düzeninden.

Peki, Halkın İktidarı kurulamazsa ne olacak?

Şu ana kadar ne olduysa o aynen devam edecek. 2018’de de, 2019’da da ve devam eden yıllarda da…

Sonra İşçi Sınıfımız örgütlendi mi, bir greve çıktı mı, haksızlıklara karşı yürüdü mü hemen OHAL yasakları devreye sokulacak, grevler yasaklanacak, işçilere biber gazlarıyla, plastik mermilerle, gaz bombalarıyla saldırılacak, gözaltına alınacak.

Yasa çıkartmak zul gelecek. Taslak yasa hazırla mecliste görüş imzaya sun, resmi gazetede yayınla kim uğraşacak, AKPgillerin Reisi emir verecek hınk deyiciler hemen hazırlayacaklar ağızdan çıkan sözlere göre bir KHK.

KHK ile örülecek bütün Orta Çağcı Gerici Devletin yolları. KHK ile düzenlenecek taşeron aldatmacası, kandırmacısı. Kaldırdık dedikleri taşeron aslında devam edecek, devam ediyor. AKP’giller diyorlar 900 bin taşeron işçisini kadroya aldık. Küçücük Reisi diyor 450 bin taşeron işçisi kadroya alınacak.

Ama gerçekte sayı daha az. Sınav diyorlar, güvenlik soruşturması diyorlar, emekli olmayacak diyorlar. Sayı daha da azalıyor. Üstelik işçiye diyorlar ki seni kadroya alacağız ama bir şartımız var. Taşeron olarak çalışmalarına ilişkin daha önceden işverenlerine karşı açtığın davalardan ve/veya icra takiplerinden vaz geçeceksin. En son çalıştığın işverenlerinden geçmişe yönelik herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunmayacaksın ve bu haklardan feragat ettiğine dair yazılı sulh sözleşmesi yapmayı kabul edeceksin.

Yani geçmişteki iş sözleşmelerinden doğan fazla çalışma, genel tatil ücreti, yıllık izin alacağı ve hatta kıdem ve ihbar tazminatı gibi geriye dönük hiçbir hak iddia edemeyeceksin, bütün alacaklarının üstüne bir bardak soğuk su içeceksin. Sadece sana kamuda sürekli işçi kadrosu vereceğiz. Sen yine sefalet ücretine mahkum yaşayacaksın. İşçi Sınıfı cephesinde değişen hiç bir şey olmayacak.

Değişmeyen tek şey olacak, AKP iktidarı için insan hakları diye bir kavramın olmayışıdır, hukukun olmayışıdır, Anayasanın olmayışıdır, kanunların olmayışıdır. Yalnızca rantlarını korumaktır.

Kısacası bu kanser düzeni devam ettiği sürece, ağlayan Emekçi Halkımız olacak, gülen Parababaları ve onlara hizmette kusur etmeyenler.

O zaman yapılacak belli;

An geçirmeden Halkın İktidarını kurma görevi Tarihen omuzlarına yüklenmiş HALKIN KURTULUŞ PARTİSİ saflarında örgütlenmek. HKP saflarında kanser düzenini devam ettirmekle görevli zalimlerin üstüne yürümek, birlikte mücadele etmek. Bu kara günlerden aydınlığa ancak o zaman çıkarız. O zaman gülen İşçi Sınıfımız olur, Emekçi Halkımız olur.

Halkız, Haklıyız, Yeneceğiz!
Kahrolsun Parababaları Düzeni!

01.01.2018
HKP İzmir İl Örgütü