Devrim Şehitleri Kubilay ile Bekçi Hasan ve Şevki unutulmadı
Ortaçağcı irticacılar, seksen dokuz yıl önce bugün Menemen’de genç Cumhuriyete isyan hareketi başlattılar. “Şeriat isteriz” naralarıyla Menemen sokaklarında dolaşan bu gericilerin karşısına ilk dikilen Teğmen Kubilay ile bekçiler Hasan ve Şevki isyancılarla askeri kurallar gereği değil de insancıl duygularla diyalog kurunca, insanlıktan çıkmış bu canavarlar tarafından katledildiler.
Halkı Kurtuluş Partisi (HKP); her yıl olduğu gibi bu yıl da sağanak yağmur ve soğuğa rağmen, Menemen’de Kubilay Anmasında yerini aldı.
Menemen İZBAN İstasyonu önünde oluşturduğumuz kortejimizle, Mustafa Kemal’in “Bağımsızlık Benim Karakterimdir” sözü ile “Devrim Şehidi Teğmen Kubilay Ölümsüzdür”, “Emperyalistler İşbirlikçiler Geldikleri Gibi Gidecekler” yazılı pankartlarımız ve bayraklarımızla, Kubilay Anıtı’na doğru yürüyüşe geçildi.
Yürüyüş boyunca; “Devrim Şehidi Kubilay Onurumuzdur”, “Devrim Şehitleri Ölümsüzdür”, “Emperyalistler İşbirlikçiler Geldikleri Gibi Gidecekler” “Yeni Sevr’e karşı yaşasın ikinci kurtuluş savaşımız”, “AKP işsizlik pahalılık zam zulüm demektir” sloganlarıyla, Anıt girişine gelindi.
Burada HKP Genel Sekreter Yardımcı ve İzmir İl Başkanı Av. Tacettin Çolak tarafından bir konuşma yapıldı.
Çolak; 89 yıl önce gericiler tarafından katledilen Kubilay ve arkadaşlarını anarak başladığı konuşmasında, içinde yaşadığımız günlerde de özellikle Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde şeriatçı eğitimin yerleştirilmesini, anaokullarındaki küçük beyinlerin gerici-sapık tarikatlarca yıkanmasını, ders kitaplarından Menemen katliamının çıkartılmasını teşhir etti.
Çorum, Sivas, Maraş katliamlarını hunharca gerçekleştiren bu gericilerin şimdi de Alevi yurttaşların evlerini işaretlemeye başladığını anlatan Çolak; sözde Mustafa Kemal’in askerleri tarafından Mustafa Kemal’in Bağımsızlık Benim Karakterimdir sözünün Anıtkabir’e alınmadığına da dikkat çekti.
Kubilay Anmalarına makam araçlarıyla gelip dönen belediye başkanlarını da eleştiren Çolak, konuşmasının sonunda; AKP iktidarının tüm kurum ve kuruluşları olduğu gibi Ordu’yu da çürüttüğünü, topluma şeriat kurallarını dayattığını, ama meydanın o kadar da boş olmadığını Laiklik ve Bağımsızlık ilkeleri ile mücadele eden Halkın Kurtuluş Partisini bu oyunu bozacağını vurguladı, halkımızı HKP saflarında mücadele etmeye çağırdı.
23.12.2019
HKP İzmir İl Örgütü
Okunan Açıklama:
DEVRİM ŞEHİDİ KUBİLAY ÖLÜMSÜZDÜR.
UNUTMADIK, UNUTTURMAYACAĞIZ.
Devrim Şehidi Öğretmen Kubilay’ı; bekçiler Hasan ve Şevki’yi Ortaçağcı gericiler tarafından katledilişinin 89. yıldönümünde saygıyla anıyoruz.
Cumhuriyet Devrimlerinin koruyucusu, Laik Demokratik Türkiye’nin yılmaz savunucusu Kubilay, “Şeriat İsteriz” naralarıyla Menemen sokaklarında boy gösteren Gericilere meydanın boş olmadığını göstermek için canını ortaya koymaktan çekinmedi. Mustafa Kemal’in “Sözkonusu Olan Vatansa Gerisi Teferruattır” sözünü eyleme geçirerek gözü dönmüş şeriatçılara karşı koydu.
Günümüzde Ortaçağcı gericiler, IŞID kafalılar cirit atmakta.
Milli Eğitim Bakanlığı gerici Ensar Vakfı ve diğer vakıflarla protokol yaparak şeriatçı eğitimi anaokullarına taşıdı. Artık din eğitimi devlet eliyle anaokullarında veriliyor. Küçük yavrularımıza tuvalet duaları öğretiliyor. Beyinleri sapık gerici tarikatlarca yıkanıyor.
MEB, vakıf ve dernek görünümlü dinci yapılarla işbirliğine devam ediyor. Bakanlık son olarak Sebilürreşad Tarih Eğitim Kültür ve Medeniyet Derneği ile protokol imzaladı. Artık vakıf yöneticileri okullarda gerici düşüncelerini çocuklara anlatabilecekler.
Son olarak 20 Aralık 2019 Sözcü gazetesindeki haber AKP’gillerin Milli Eğitim Bakanının ve tarikatların Kubilay’ın yaşatılmasından nasıl korktuğunun göstergesidir.
“… Menemen Olayı’nın anlatıldığı 8 ve 11. sınıf “T.C. İnkilap Tarihi ve Atatürkçülük” ders kitaplarında yer alan bazı ifadeler bu yılki ders kitaplarından çıkarıldı”
Gün geçmiyor, Kuran kurslarında, vakıf yurtlarında cinsel taciz ve tecavüz vakası duyulmasın.
Kirli emellerine kızlarımızı ve oğlanlarımızı alet etmesinler.
Gericiler Alevilerin ev duvarlarına çarpı işaretleri koyarak Alevi yurttaşlarımızı tedirgin etmekte.
Çorum, Sivas, Maraş Katliamını halkımıza hatırlatmakta ve tehdit etmektedirler.
Diğer taraftan Mustafa Kemal’in “Bağımsızlık Benim Karakterimdir” sözünü taşıyan Laikliğin teminatı HKP’liler Anıt Kabir’e sokulmamaktadır.
Bu engellemeyi sözde “Mustafa Kemal’in askerleri” yapmakta.
Şeriatçı örgütlerin her geçen gün saldırılarını arttırdığı ülkemizde, Laikliğin ve Bağımsızlığın savunucularına yasak konulmakta. Kubilay Öğretmen’in kemikleri sızlamaktadır. 1930’ların ordusunun 2019’da geldiği nokta budur. Ortaçağcılar amaçlarına ulaştılar, yazık ki…
Ergenekon ve Balyoz operasyonlarıyla ordu bu hale getirilmiştir.
NATO’cu ve gericiler bugün için kazanmışlardır. Ama bu sürgit devam etmeyecektir. Mutlaka Laiklik ve Bağımsızlık savunucuları bir araya gelecek ve birer Kubilay gibi mücadeleye katılacaklar. Bağımsız Demokratik Laik Türkiye savunucuları mutlaka Halkın İktidarını kuracaklar.
AKP’giller görevlerini yapmakta. Ülkemizi var güçleriyle karanlığa sürüklemekteler. Yeraltı ve yerüstü servetlerimizi yerli-yabancı parababalarına peşkeş çekmekteler.
Türkiye toprakları rantçıların ve gerici vakıfların Cenneti olmuştur.
AKP’gillerin Reisi bunun için Din Şûrası’nın kapanış konuşmasındaki şu cümlelerle toplumu laiklikten uzaklaştırma çabalarını itiraf ediyor; “… bir Müslüman dinini hayatın şartlarına göre değil, hayatını inancının esaslarına göre uyarlamakla mükelleftir. Din kişinin hayatına nüfuz etmezse, kişi zamanla yapıp ettiklerini dinleştirme yanlışına düşer. Bunun için İslam bize göre değil, biz İslam’a göre hareket edeceğiz.”
Ama unutmasın, meydan o kadar boş değil. HKP var ve LAİKLİK ve BAĞIMSIZLIK ilkelerinden ödün vermeden savaşıyor. Ergeç Halkımız, HKP etrafında birleşecek ve karanlık gidişe dur diyecektir. Gün Derlenme, Gün Birleşme, Gün Mücadele, gün Kubilay olma günüdür. 23.12.2019
HKP Genel Merkezi