Bedri Baykam’a saldırı

“SAFINI BELİRLE, YA BENİMLESİN YA DA ANTİEMPERYALİSTSİN,

MUSTAFA KEMALCİSİN, O ZAMAN EN AMANSIZ DÜŞMANIMSIN!”

Tayyipgiller’in yeni hedefi belli oldu. Sanatçılar… Antiemperyalist, Mustafa Kemalci, Ulusal değerlere sahip çıkan, laikliği savunan sanatçılar…

Dünyaca tanınan ressamımız Bedri Baykam, 2 gün önce Beşiktaş Akatlar Kültür Merkezi’nde, heykeltıraş Mehmet Aksoy’un Kars’ta yaptığı (henüz tamamlanamamış olan) “İnsanlık Anıtı” heykelinin Tayyip’çe yıktırılmasıyla ilgili yapılan toplantı sonrası bıçaklandı.

Baykam’ı ve asistanını bıçaklayan Mehmet Çelikel adlı kişi gözaltına alındı.

Bıçaklandığı sırada Baykam’ın yanında olan yakınları saldırının planlı olduğunu belirtiyorlar. Bizce de saldırı tamamen planlı ve örgütlüdür.

Tayyipgiller tarafından, şimdi de Mustafa Kemalci, Ulusal değerlere sahip çıkan, Laikliği savunan sanatçılara gözdağı vermek için planlanmış ve gerçekleştirilmiş bir saldırıdır bu.

Bıçaklama olayından hemen sonra Bedri Baykam caddeye fırlıyor ve can havliyle hastaneye götürülmesi gerektiğini, bıçaklandığını söylüyor. Ancak kimse ona aldırış etmiyor. Önünden geçen, hatta birkaç dakika duran arabalar hiç umursamadan yollarına devam ediyorlar. İşte bu yüzden bu caddenin adı bundan sonra Zeytinoğlu Caddesi değil, Utanç Caddesi olarak değiştirilmelidir. Bunu yapanlar insanlığından yiv sıyırmıştır ve bunlar aynalara rahatça bakamazlar.

Olayın Şeriatçılar-Ortaçağcı gericiler tarafından tezgâhlandığı ve hayata geçirildiği tüm çıplaklığıyla ortadayken, olaydan sonra Mehmet Çelikel’den başka eniştesi ve kardeşi gözaltına alınmıştır sadece.

Halbuki, Tayyipgiller’in en kaşarlanmış, en alçak temsilcilerinden Bülent Arınç’a “suikast” ihbarı var diye, devletin güvenlikle ilgili en gizli belgelerinin yer aldığı Kozmik Oda bile didik didik aranmıştır. Oysaki Bedri Baykam’ın bıçaklanması olayında bütün bilgiler olayın örgütlü olduğunu göstermesine rağmen yalnızca zanlının ağabeyi ve eniştesi, bir şey yapıyor görünmek için gözaltına alınmıştır.

İbrahim Tatlıses’in vurulması olayında neredeyse bütün televizyon kanalları canlı bağlantılar yaparak hastane bahçesini stüdyoya çevirmişler, hemen her gün sağlık durumuyla ilgili, saldırının failleriyle ilgili dakikalarca, saatlerce yayınlar yapılmıştır. Ancak bu olaya baktığımızda, saldırı bir anda gündemin üçüncü dördüncü sıralarına düşmüştür. Buradan da anladığımız gibi Medya da Parababaları Medyasıdır. Parababalarına ve Tayyipgiller’e hizmet etmektedir. Mustafa Kemalcilere, Laiklere gelince suskun kaldığını bir kez daha ispatlamıştır.

Bedri Baykam ve asistanına yapılan bu saldırı, Tayyipgiller’in kışkırtmasıyla yapılan planlı ve örgütlü bir saldırıdır. Bu hainane, canice saldırıyı kınıyoruz. Sanatçı Bedri Baykam’a ve asistanına acil şifalar diliyoruz.

Tayyipgiller’in özlemini duydukları Ortaçağda, sanat da sanatçı da şeytan işiydi. O yüzden sanattan ve sanatçıdan, hele bir de bunlar özlemini duydukları ve halkımızı kerte kerte götürmek için ruhlarını ABD’ye teslim ettikleri Ortaçağ karanlığına karşı çıkan Mustafa Kemalci sanatçılarsa, hepten nefret eder Tayyipgiller. İşte bu yüzden heykeltıraş Mehmet Aksoy tarafından sözde “Ermeni Soykırımı” anıtlarına karşı Kars Kalesi’nin eteğine yapılan İnsanlık Anıtı adlı heykeli gören Tayyip, “ucube” deyiverdi bu heykele. Ve derhal yıkılmasını emretti. Tayyip beğenmediyse tamamdı, o zaman heykel yıkılacaktı. Başka türlüsü olamazdı.

Tayyip’in kızı Devlet Tiyatroları’nda bir oyuna gitti, sakız çiğneyerek izlediği için kendisine tepki gösteren oyuncuyu beğenmedi, haydi Devlet Tiyatroları’nı kapatalım, zaten sırtımızda bir kambur, noktasına getirdiler işi. Bunlar; Tayyipgiller ve şürekâsı, bir şeyi beğenmedi mi, sat, parçala, kapat gitsin.

Hatırlayacağımız gibi, Tayyip Erdoğan 1994’teki İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde İstanbul surlarını yıkmayı planlamıştı.

Marmaray kazıları sırasında çıkan Tarihi eserleri,  “çanak çömlek” diye nitelemişti.

Tüm Sanat Tarihine, geçmiş Uygarlıklara çanak çömlek gözüyle bakan Tayyip’in kızı Sümeyye de, “Genç Osman” gibi Tarihi bir oyunu, sakız çiğneyerek izlemektedir. Böyle bir babanın kızına da bu yakışır!

Tarihle, Sanatla, Sanatçıyla ilgisi olmayan bu insanların yönetimindeki bir ülkede, sanata ve sanatçıya da saldırılar durmak bilmez. Dolayısıyla cinayetler de işlenir…

Mustafa Kemalcilerin, Laiklerin bir kısmını Silivri Zindanı’na tık, bir kısmını Bedri Baykam gibi bıçaklat, kalanlar korkudan gık diyemez zaten. Biz de muradımıza ereriz. Yar-ABD bana bir şeriat devleti…

Ama Tayyipgiller yanılıyor. Antiemperyalist, Antifeodal, Laikliği savunan, Mustafa Kemalci, bu ülkenin onurlu insanları sindirilemez, susturulamaz. Halkımız da er geç Tayyipgiller’in bu vatan ve halk düşmanlığı karşısında uyanacak, örgütlenecek ve harekete geçerek Partisi önderliğinde Demokratik Halk İktidarını kuracaktır. 20.04.2011

 

HALKIN KURTULUŞ PARTİSİ GENEL MERKEZİ