AKP’giller’in Dur Durak Bilmeyen Zamlarını Gebze Kent Meydanı’nda Protesto Ettik

Zamlar Derhal Geri Alınsın!
Halkın Kurtuluş Partisi Kocaeli İl örgütü olarak AKP’giller’in durmak bilmeyen zamlarını yaptığımız basın açıklaması ile protesto ettik.

Halkına düşman, ülkesine düşman bu iktidar zam üstüne zam yaparak halkımızı iyice yoksullaştırarak açlığa mahkum etmiştir. Halkımız pazarda, manavda, markette sadece ölmeyecek kadar onları besleyeek yiyecekleri gramla, taneyle satın alır duruma geldi.

Halkın Kurtuluş Partisi olarak halkımızaın sorunlarına tercüman olmaya devam ediyoruz. Bu gün bir kezdaha “Yapılan Zamlar Geri Alınsın!” dedik.

Gebze Kent Meydanı’nda gerçekleştirdiğimiz basın açıklamasını Gebze İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Murat Kızıltaş Yoldaş’ımız yaptı.

Eylemde sık sık “Zam Zam Zam Ucuzluk Ne Zaman”, “Yapılan Zamlar Geri Alınsın”, “AKP İşsizlik Pahalılık Zam Zulüm Demektir”, “Ücretler Pire Zamlar Deve”,“Gün Gelecek Devran Dönecek AKP Halka Hesap Verecek”, “Halkız Haklıyız Yeneceğiz”, “İşsizliğe Pahalılığa Zama Zulme Son”, “Taksitle Yaşayıp Borçlu Ölüyoruz”, Yaşasın Halkın Kurtuluş Partisi” sloganları coşkulu bir şekilde atıldı.

Gebze Meydanı’nda bulunan halkımızın da ilgiyle izlediği basın açıklamamızın sonunda elektrik ve doğalgaz faturaları yakılarak zamlar protesto edildi.

Eylemde Gebze İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Murat Kızıltaş yoldaşımızın yaptığı açıklama aşağıdadır.

AKP’giller zamlarına, vurgunlarına, talanlarına, soygunlarına devam ediyor!

AKP’giller’in Reisi’nin “Enflasyonu kontrol altına alıp, fahiş fiyat artışlarının önüne geçeceğiz” açıklamasından bugüne kadar zam gelmedik bir kalem kalmadı. 1 Nisan’da şekere yüzde 31, doğalgaza yüzde 35, internete yüzde 67 zam geldi. Emekçi Halkımızı, önümüzdeki günlerde yeni zamlar bekliyor.

AKP’giller; AB-D Emperyalistleri tarafından bir proje olarak iktidara taşındıkları 2002 yılından bugüne ülkemizi hemen hemen her alanda dışarıya bağımlı hale getirmişlerdir. Bugün yaşadığımız hayat pahalılığının bir nedeni de; Laik Cumhuriyet’in Halkımıza kazandırdığı değerleri; Tekel, Telekom, Seka, Petkim, Tedaş, Tüpraş, Sümerbank, Limanlar, Demir-Çelik-Bakır Fabrikaları, Yem Fabrikaları, Şeker Fabrikaları gibi kurumları, Özelleştirme adı altında yerli-yabancı Parababalarına peşkeş çekilmesidir.

Türkiye, tarımda kendi kendine yetebilen 7 ülkeden birisiydi. Ama AKP’giller ile birlikte ülkemiz, neredeyse bütün tarım ürünlerini ithal eden bir ülke haline getirildi. Diğer taraftan mazot, tohum, gübre fiyatlarının aşırı yükselmesi köylülerimizi, çiftçilerimizi üretemez, mahsulünü kaldıramaz duruma getirmiştir. Çiftçiye “Ananı da al git” anlayışının doğal sonucudur yaşadıklarımız ve yaşayacaklarımız.

AKP’giller’in Reisi “Şimdi ben bir şey tavsiye edeceğim. Ben şunu yapıyorum, her akşam yatarken manda yoğurdu. Manda yoğurdu hakikaten kalitedir, çok iyidir. Onun içine şöyle Medine hurması doğrarım, 3 tane veya 5 tane. Ona biraz çay kaşığı kestane balı ve yulaf ezmesi atarım. Bu dörtlüyü karıştırarak yer yatarım, şifa. Tavsiye ederim” konuşmasıyla utanmadan halkımızla dalga geçiyor! AKP’giller ve avanesinde vicdan, merhamet, acıma kalmamıştır.

AKP’giller’in Reisinin, “Bizim kuyruklarımız yokluk değil, varlık kuyrukları” açıklamasından bugüne halkımız ucuz et, ucuz yağ, ucuz ekmek, ucuz bakliyat, ucuz şeker, benzin kuyruklarına mahkûm edilmiştir. Halkımızın tenceresinde aş değil, dert pişiyor! Artık her gün yeni zam haberleriyle uyanıyoruz. AKP’giller iktidarı kasalarını, küplerini, mülklerini doldurmaya devam ederken halkımızı açlığa, yoksulluğa, sefalete mahkûm etmektedir.

Can dayanmaz ve gittikçe de artan hayat pahalılığı karşısında Emekçi Halkımız cehennemi yaşıyor. Neredeyse bütün çalışanlarımız Asgari Ücrete yani sefalet ücretine mahkûm edilmiş durumda. Ve Yerli-Yabancı Parababaları açısından ülkemiz tam bir ucuz işgücü cenneti. Asgari ücretin bile altında maaş alan milyonlarca emekli ise bu hayat pahalılığı karşısında kaderine, yani ölüme terk edilmiş durumdadır.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’nun Ar-Ge birimi KAMU-AR’ın verilerine göre, 2022 Mart’ta açlık sınırı 5 bin 738 TL olurken, yoksulluk sınırı 17 bin 349 TL’ye yükseldi.

Önceki yıllarda Asgari Ücret Tespit Komisyonu görüşmeleri sırasında mikrofon açık unutulunca, “Uzasa işi karıştıracağız, kapattım böyle” diyerek milyonlarca işçiyi satan Türk-İş, Sarı Gangster Sendika anlayışını, yani işçi düşmanlığını devam ettiriyor. Artan hayat pahalılığı karşısında güneşi görmüş kar gibi eriyen Asgari Ücrette bir iyileşme için AKP’giller’den çağrı bekliyor.

Ne diyor Sarı TÜRK-İŞ’in Sarı Genel Başkanı Ergün Atalay: “Haziran ayı olur mu olmaz mı? Yasada böyle bir yönetmelik yok. Ülkeyi yönetenler yapabilirler mi? Yaparlar. Biz de zevkle, keyifle o masaya Haziran ayında çağırırlarsa otururuz.

Bir sendika, bir konfederasyon can dayanmaz hayat pahalılığına karşı alanlara inmezse, eylem yapmazsa ne yapar. Söz konusu CIA’nın kurdurduğu TÜRK-İŞ olursa bir şey yapmaz. Çünkü TÜRK-İŞ’in görevi eylem yapmak, sokağa çıkmak değil, İşçi Sınıfının Devrimci Potansiyelini yok etmektir. Ve yüz binlerce lira maaş alan Sendika Ağaları, sefalet ücretine mahkûm edilen işçimizin yaşadığı sıkıntıları göremez, anlayamaz, bilemez.

AKP’giller ekonomiyi çökerttikleri gibi, güzelim ormanlarımızı, dağlarımızı, ovalarımızı da rant ekonomisine teslim ediyorlar, yerli yabancı Parababalarına peşkeş çekiyorlar. Zeytinliklerimiz madenciliğe açılıyor, yani katlediliyor.

Peki, ne yapılmalıdır?

-Yılın daha dördüncü ayında enflasyon karşısında eriyen asgari ücret, memur ve emekli maaşları yeniden belirlenmelidir.

-En düşük Asgari Ücret dört kişilik bir ailenin Asgari Geçim Endeksinin altında olmamalı ve enflasyon karşısında güncellenmelidir.

-Başta gıda ürünleri olmak üzere elektrik, doğalgaz, su, akaryakıt, ulaşım gibi temel ihtiyaçlara yapılan zamlar geri alınmalıdır, vergiler sıfırlanmalıdır.

AKP’giller iktidarı 20 yılda ülkemizi İşsizlik-Pahalılık-Zam-Zulüm Cehennemine dönüştürmüştür. Bu cehennemden kurtulmanın yolu ise Halkın Kurtuluş Partisi önderliğinde kurulacak Demokratik Halk İktidarındadır. Bir daha biz uyarmıştık dememek için; gelin, örgütlenelim, güzel günler kendi ellerimizdedir.

Halka Kazık, Yandaşa Kıyak!

Tencerede Aş Değil, Dert Pişiyor!

AKP Sebep, Zamlar Sonuç!

Evlerde Yangın, Sarayda Saltanat!

03.04.2022
HKP Kocaeli İl Örgütü

Print Friendly, PDF & Email