Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, İstifa Et!

AKP’giller’in yeni Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, ne menem kadın ve çocuk hakları ihlalleri ile dolu icraatlar yürüteceğini Bakanlığının daha ilk haftasında, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda kameralar karşısında, tüm Türkiye’nin gözleri önünde kanıtlamıştır.

Basında geniş bir biçimde yer aldığı üzere, Bakanlık koltuğunu Bayram nedeniyle 10 yaşındaki bir yavrumuza devrederken, o yavrumuzun kimliğini ve koruma altında olduğunu hiçbir yasal, hukuksal,  insani ve vicdani sorumluluk duymadan, görevini kötüye kullanarak, özel hayatın gizliliği hakkını hiçe sayarak ifşa etmiştir.  Bu süreçte, hiç utanmadan sıkılmadan şu ifadeleri de kullanmıştır: “Tabii Ramazan olduğu için bir şey ikram edemedik. Biraz önce sözleştik biz; Ramazan’dan sonra koruma evinde kaldığı beş arkadaşıyla birlikte bize misafir olarak gelecek.  Çikolata ve çay hakkımızı o zaman kullanacağız.” (https://www.sozcu.com.tr/2021/gundem/bakan-yanikin-sozleri-sosyal-medyada-tepki-cekti-6393510/ ).

İnsanlıktan nasibini almamış Dördüncü Tür Yaratıklar olan, din alıp din satan AKP’giller’in Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına oturttukları yeni Bakandan farklı bir davranış beklemek mümkün mü?

Elbette Hayır!

Öncelikle bu durum Derya Yanık’ın oturduğu, daha doğrusu oturtulduğu koltuğun ve temsil ettiği Bakanlığın görev ve sorumluluğundan bihaber olduğunu göstermektedir.

Mesleği avukatlık olan, Bakan yapılmış ama ne aileyle ne sosyal hizmetlerle ilgisi olmayan bu kişi, devlet koruması altındaki bir çocuğun kişisel bilgilerini, özel hayatını, mahremiyetini ve gizlilik hakkını ihlal etmiştir. Dolayısıyla da suç işlemiştir.

Ya çocuğumuzun zaten yaralı olan ruhunda bir kez daha, hem de tüm kameraların karşısında, kanırtılan-kanatılan yaraları?

Ya Laik Cumhuriyet’imizin kurucusu Mustafa Kemal’in çocuklarımıza armağan ettiği bayram gününün; yüreğinde en ufak bir çocuk sevgisi taşımadığı her halinden belli olan, tek amacının çocuğumuzu siyasi şovuna malzeme yapmak olduğu açıkça görülen, 10 yaşındaki bir yavruya Ramazan ayı olduğu için çikolata ikram etmediğini üstüne basa basa söyleyerek o ortamı bile din bezirgânlığına alet eden, insanlıktan nasibini almamış bu Dördüncü Tür Yaratıklar tarafından çocuğumuza zehir edilişi?

Bunların hiçbiri umurlarında değil!

Biz bunları tanıyoruz! Bunlar Tarihteki en gerici, en asalak sermaye sınıfı olan Tefeci-Bezirgân Sermayenin günümüzdeki siyasi temsilcileri.

Bunlar, ezdikleri-sömürdükleri işçi-köylü-yoksul insanlarımızı din bezirgânlığı yaparak “Allah’la Aldatanlar!”

Bunlar, “Bir seferden bir şey olmaz” diyerek çocuklarımıza tecavüzü meşrulaştıran, onları Ortaçağcı Gericiliğin dipsiz kuyularında kâbuslara gark edenler!

Bizler,

Cesaret Vatanına sahip Kurtuluş Partili Kadınlar;

Çocuklarımıza şeker de yiyebilecekleri güzel bir dünya kurmak için,

Çocuklarımızın her gününün bayram şenliğinde geçeceği bir yaşam için,

Halkın Demokratik İktidarı için,

İkinci Kurtuluş Mücadelemizi sürdüreceğiz ve zaferle taçlandıracağız!

O gün geldiğinde çocuklarımıza karşı işlediğiniz suçların hesabını da soracağız!

25 Nisan 2021

Kurtuluş Partili Kadınlar

Print Friendly, PDF & Email