1 Mayıs Alanı Yasaklanamaz

1_mayis_izmie1 Mayıs Alanı Vatanımızdır, Yasaklanamaz!
1 Mayıs 2015’te de Taksim’de, 1 Mayıs Alanı’ndayız!

Tayyipgiller’in Valisi ferman buyurmuş: “Toplantı ve gösteri yapılabilecek yerler belli. Taksim bunlardan biri değil”.

1 Mayıs 1886 yılında 8 saatlik iş günü mücadelesinde önderlik yaptıkları için idam edilen dört yiğit işçi önderinden August Spies: “Bizi asarak işçi hareketini, milyonları, yoksulluk içinde çalışan milyonlarca işçiyi kendisine çeken bir hareketi yok edeceğinize inanıyorsanız, durmayın bizi asın! Burada bir kıvılcımı yok edeceksiniz, ama orada, önünüzde ve arkanızda her yerde başka kıvılcımlar çıkacaktır. Bu, içten içe yanan bir ateş. Bu ateşi söndüremezsiniz.” diye haykırıyordu katillerinin yüzüne.

Bedence ortadan kaldırırsak insanlığın kurtuluşu için canını ortaya koyanları, bitiririz, yok ederiz sandılar insanlığın kurtuluş mücadelesini. Yok edemediler, bitiremediler devrimcileri, gerçek insanları. Bir giden devrimci, tohum oldu binleri getirdi ardından.

Bir kıvılcımı yok edince sandılar ki ateş doğmaz, dünyanın her tarafında çaktı kıvılcımlar. O kıvılcımlar büyütüyor içten içe yana gün geçtikçe büyüyen, okyanuslardaki bütün suların söndüremeyeceği ateşi. Gün gelecek her gün, her saat devrimcilerin çaktıkları kıvılcımlarla büyüyen ateşin sıcaklığında eriyip yok olacaklar, insanlığı cehennem ateşine mahkûm eden AB-D Emperyalistleri ve onların işbirlikçileri.

Hele söz konusu vatansa hiçbir zorba, hiçbir yasak, hiçbir zor durduramaz, vatan savunmasına bedenini çekinmeden koyan Devrimcileri, Yurtseverleri. Hele bu vatan toprağı üzerinde canlarımız katledilmişse, bu vatan toprağını kazanmak için bedeller ödenmişse, ne yasanız, ne yasağınız, ne TOMA’nız, ne gazınız, ne bombanız hiçbiri kâr etmez. Hepsi vız gelir; “Söz konusu vatansa gerisi teferruattır” sözünü pusula edinenlere. Hiçbir zor yolundan döndüremez; “Vatan aşkını söylemekten ve gereğini yapmaktan korkar hale gelmektense ölmek yeğdir” diyen Devrimcileri.

O yüzdendir ki; Tayyipgiller’in Valisinin yasağını tanımıyoruz.

1 Mayıs Alanı Vatandır, diye mücadele ettik yıllarca. Kazandık da vatanımızı. Biz vatanımızdan vazgeçmeyiz, vazgeçemeyiz. Vatandan vazgeçmek insanlığımızdan vazgeçmektir. Ama biz yemin ettik insan olarak geldiğimiz bu dünyada ömrümüzü insan olarak tamamlamaya. Yeminimizden hiçbir güç döndüremez bizi.

1 Mayıs Alanı Devrimdir, dedik ve Devrim için mücadele ettik yıllarca. Mümkün müdür halklarımızın tek kurtuluşu olan Halkın İktidarına götürecek Devrimden vazgeçmek. Nerde kalır insan olmak, nerde kalır insanlığının hakkını vermek?

Kanları yerde kalmaz mı 1 Mayıs Şehitlerinin Devrimden vazgeçersek.

Devrimci olmanın gereğini yerine getirmez isek; Spartaküs’lerin, Kawa’larınŞeyh Bedrettin’lerin; Pir Sultan Abdal’ların, Bilimsel Sosyalizmin kurucusu ve geliştiricileri Marks-Engels-Lenin-Kıvılcımlı’nın; Antiemperyalist Kurtuluş savaşımızın önderi Mustafa Kemal’in, ABD Emperyalizmini yenilgiye uğratan Vietnam’ın Ho Amcası Ho Şi Minh’in; Kahraman Gerilla Che Guevara’nın; Denizler’in, Mahirler’in, Gezi Şehitlerimizin kemikleri sızlamaz mı? Taksim’den vazgeçersek nasıl bağırabilir, yazabiliriz; “Sizlere sözümüz Devrim yapacağız” diye. Lal olmaz mı dilimiz, tutulmaz mı elimiz kolumuz 1 Mayıs Alanından vazgeçersek.

Taksim Şehitlerimize sözümüzdür, kazanacağız, dedik. Biz bir söz verdik mi dönmeyiz. Hele bir de şehitlere verilen bir söz ise, o sözün gereği neyse yerine getirmek için esirgemeyiz gözümüzü budaktan. Sonu nereye varacak düşünmeyiz.

O sözler ki kalbimizin üstünde

Dolu bir tabanca gibi

Ölüp ölesiye taşırız

O sözler ki bir kere çıkmıştır ağzımızdan

Uğrunda asılırız.

Sonunu düşünmeyen kahramanlardır devrimciler. Ve şehitlerimize verdiğimiz Vatanı Kazanma sözünün gereğini yerine getirilip Taksim Vatanı kazanılacaktır.

Tayyipgiller’in Valisine, Diktatör heveslisi önderlerine sesleniyoruz:

“Ey Vali, Taksim Yasaklanamaz. Taksim’de Yasaklarınız işlemez. Halklarımızın Vatanına girmesine engel olamazsınız. Olamadınız! Olamayacaksınız!”

Cevahirini kaybeden yürek çirkef tutarmış kötülükten. Çürür böylesi bir yürek ve etrafa sadece kötülük saçar. AB-D Emperyalistlerinin tüm dünyada halklarına karşı, ülkemizdeki işbirlikçileri Tayyipgiller’in yıllardır halklarımıza yaptığı, kötülük saçmaktır. Bu kötülük eninde sonunda defedilecektir bu topraklardan.

Şehitlerimize sözümüzdür: Vatanımızı elimizden almaya kalkan, halklar arasına düşmanlık tohumları eken, halklarımızı işsizlik-pahalılık-zam-zulüm cehennemine mahkûm eden AB-D Emperyalistlerini, yerli işbirlikçileri Tayyipgiller’i tarihin çöplüğüne gönderecek, Onları eninde sonunda çelik bilezikle, nemli koğuşlarla tanıştıracağız. 18.03.2015

HALKIN KURTULUŞ PARTİSİ
GENEL MERKEZİ