Yasa değil, Yüzyılın Felaketi AKP’giller’in Patili Dostlarımıza Yönelik Katliam Fermanı!

Yüzyılın Felaketi AKP’giller’in patili dostlarımıza yönelik katliam fermanına karşı Bursa’da yapılan basın açıklamasına katıldık.

Halkımız 22 yıldır, Yüzyılın Felaketi AKP’giller’in işsizlik, pahalılık, yoksulluk cehenneminde cayır cayır yanmaktadır. Bu yetmiyormuş gibi bu hafta bir felaketle daha yüz yüze kaldık. Bu seferki kurban patili masum canlarımız oldu. Hepimizin yüreğini yakan, insanlığımızdan utandıran olay, vicdan, merhamet yoksunu; insan, hayvan, doğa düşmanı AKP’giller’in sokak hayvanlarıyla ilgili katliam planının ortaya çıkması oldu.

Bilindiği üzere bu yasa tasarısına göre sokak köpekleri toplatılıp barınaklara yerleştirilecek.  Sahiplendirilmeleri için ilan açılacak, 30 gün içinde sahiplenilmeyen köpekler uyutulacak yani öldürülecek. Boşalan yerlere yeni köpekler getirilecek ve sistematik bir şekilde patili canlarımız katledilecek.

İşte bu katliam yasasına karşı bugün Bursa Barosu, Tabip Odası, Bursa Veteriner Hekimleri Odası Nilüfer Üç Fidan Parkı’nda ‘Sokaktayız Yanınızdayız’ sloganıyla basın açıklaması düzenledi.

Hepimizin bildiği üzere Halkın Kurtuluş Partisi, programının ve mücadelesinin temeline sevgiyi koymuş tek partidir. Hayvan hakları mücadelesini de siyasi mücadelesinin bir parçası olarak gören, Genel Başkan’ımız Nurullah Efe Ankut da militan bir hayvanseverdir. Hayvan hakları mücadelesi nedeniyle de pek çok ceza alan Genel Başkan’ımız şu anda da hayvan ve doğa düşmanı komşularının saldırısı nedeni ile yaşanan kavga sonucu ev hapsindedir. Ev hapsini de kıt kanaat geçindiği emekli maaşının tamamını harcadığı, kendi deyimi ile “antidepresanlarım” dediği kedi ve köpekleri ile geçirmektedir.

İşte bu mücadelenin gereği olarak da Bursa’dan Sokak hayvanlarının katline karşı yükselen sese Kurtuluş Partililer olarak destek verdik.

Ortak basın açıklamasını okuyan Bursa Barosu Başkanı Av. Metin Öztosun açıklamasında şunları dile getirdi:

“Sağlıklı hiçbir canlının öldürülmesi ne yasalarımıza ne de vicdanımıza uygundur.  Böyle bir düzenlemeye de sonuna kadar karşı çıkarak mücadele edeceğimizi belirtmek isteriz. 2004 yılında yürürlüğe giren 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu, Yerel Yönetimlere geçici hayvan bakımevi kurma sorumluluğu yüklemiş ancak kanun bütçe ve yer tesisi konusunda net hükümler içermediğinden, zamanla kurumlar arası yaşanan yetki karmaşası giderilmemiş, kanunun uygulanması için kapsamlı ve detaylı yönetmelikler çıkarılmamış ve nihayetinde yetkili kişi ve kurumlar; üzerlerine düşen sorumluluklardan kaçınmıştır. Yasal olarak kurmak zorunda oldukları bakımevlerini kurmayan Yerel Yönetimler, sokakta yaşayan hayvanları kısırlaştırmamış ve popülasyon artışına sebep olmuşlardır.”

Açıklamada Öztosun, temel sorunun kısırlaştırma ve evcil hayvan üretimi olduğunu belirtmiş ve bu ölüm yasasına karşı mücadele edeceklerini de ifade etmiştir.

Hayvansever halkımızın büyük bir hissiyat içinde katılımda bulunduğu eylemde ne yazık ki yine her zamanki gibi meselenin nirengi noktası dile getirilmemiştir. Dolayısıyla;

Sevgili hayvansever halkımız bir de bizi dinleyiniz:

“İnsan katliamlarının, kadın cinayetlerinin, iş cinayetlerinin, hayvan, çevre, doğa katliamlarının, çocuk taciz ve tecavüzlerinin ardı arkası kesilmeden yaşandığı şu kara günlerde, tüm bu kötülüklerin, ahlaksızlıkların hepsinin temeli sınıfsaldır, içinde yaşadığımız Parababaları düzenidir!

Şu anda da bu düzenin bekçiliğini 22 yıldır tepemize çökertilen, halkımıza gün yüzü göstermeyen Ortaçağcı gerici AKP’giller İktidarı yapmaktadır. Tüm diğer katliamların olduğu gibi hayvan katliamlarının da baş müsebbibi onların topluma yaydıkları kendi rezil ve çamur ahlâklarıdır.

Tüm bu sevgisizliğin, acımasızlığın, haksızlıkların, kötülüklerin kaynağı siyasidir, başımıza çöreklenen halk düşmanı siyasi iktidarlardır. Bu nedenle hayvan hakları mücadelesi de siyasidir ve çözümü de insana, hayvana, doğaya dost bir iktidar kurabilmekten geçer.”

26.05.2024
Bursa’dan Kurtuluş Partililer