AKP’giller’in Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, TBMM Genel Kurulundaki bütçe görüşmeleri sırasında yaptığı konuşmada, “Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2023 yılı itibarıyla geçerli 2 bin 709 tane protokolü var. Bunların içerisinde, sizin ‘tarikat, cemaat’ dediğiniz, bizim ‘STK’ dediğimiz yapılarla toplasanız 10 tane protokolümüz vardır. Onlarla protokol yapmaya da devam edeceğiz. Çünkü onlar çocukların dağa çıkmasını engelliyor” demişti.
Halkın Kurtuluş Partisi olarak; “Anayasanın Başlangıç ilkelerine, 2, 14, 24 42, 81, 106/5 ile 174’üncü maddelerine aykırılık”, “görevi kötüye kullanma”, “Anayasayı ihlal” ve “2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 4, 78, 84, 86, 87 ve 90’ıncı maddelerine aykırılık nedeni ile 101’inci maddesinin uygulama koşullarının oluşması” suçlarını alenen işlemesinden dolayı Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduk. Suç duyurusu dilekçemizde ayrıca AKP’nin kapatılmasını talep ettik.
Suç duyurumuza ilişkin Ankara Adliyesi önünde açıklama yapan Genel Merkez Disiplin Kurulu Başkanımız Av. Ayça Okur Yoldaş’ın yaptığı açıklama aşağıdadır:
***
Sözde Milli, aslında Ümmetçi, Ortaçağcı Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, 17.12.2023 tarihinde Meclis Bütçe Görüşmelerinde şu açıklamayı yapmıştır:
“Milli Eğitim Bakanlığının 2023 yılı itibariyle geçerli 2 bin 709 tane protokolümüz var. Bu protokollerden bin 167 tanesi resmi kurumlarla, 550 tanesi STK’larla, 986 tanesi ise TEMA’dan Kızılay’a bir sürü STK’yla. Bunların içerisinde sizin ‘tarikat, cemaat’ dediğiniz, bizim ‘STK’ dediğimiz yapılarla toplasanız 10 tane protokolümüz vardır. Ben bu protokollerle bize destek olanlara da teşekkür ediyorum. Onlarla protokol yapmaya da devam edeceğiz. Çünkü onlar çocukların dağa çıkmasını engelliyor. Onlardan siz bunun için rahatsızsınız. Ben o STK’larla protokol imzalamaya devam edeceğim. Çocuklarımın dağa çıkmaması için sizin insan kaynağınıza, insan yetiştirmemek için buna devam edeceğim.”
Bu açıklaması ile açıkça Laikliğe, ulusalcılığa, “Anayasanın Başlangıç ilkelerine ve 2, 14, 24 42, 81, 106/5 ile 174’üncü Maddelerine aykırı hareket ettiği, TCK m. 257’de düzenlendiği üzere Görevi Kötüye Kullandığı, TCK m. 309’da düzenlenen Anayasayı ihlal suçu işlediği, 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 4, 78, 84, 86, 87 ve 90’ıncı maddelerine”, aykırı hareket ettiği için suç duyurusunda bulunduk.
Ayrıca onu bakanlık konumuna yerleştiren AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan olup halen görevden almadığı gibi bu açıklamasına dayanak oluşturan fiillere ve açıklamalarına ekranlarda bolca rastlanmaktadır. “Ben şeriatçıyım”, “Hem Laik Hem Müslüman olunmaz. Ya Laik olacaksınız ya Müslüman. Bu ikisi bir arada oldu mu ters mıknatıslanma yapar. Ben Müslüman’ım”, şeklindeki açıklamalarına kolaylıkla ulaşılabilir. Bu yüzden Tayyip Erdoğan’ın partisi AKP’nin “Laikliğe karşı fiillerin odak noktası olması” ve siyasi partinin tüm faaliyetinin Laiklik karşıtı fiillerden oluşması nedeniyle Anayasa 101 uyarınca aynı zamanda AKP’nin de kapatılması için suç duyurusunda bulunduk.
AKP ile palazlandırılıp halkımıza, minicik yavrularımıza musallat edilen tüm tarikat ve cemaatler kapatılmalıdır. Var mı, kaldı mı bu cesarette vatansever bir savcı ya da bu cesur savcı ya da Tarihte kim olacak, bilmiyoruz. Ancak bildiğimiz bir gerçek var ki Mustafa Kemal’in gerçek devamcısı ve Laikliğin gerçek savunucusu, gerçek vatansever Halkın Kurtuluş Partisi, en tarihi ve en kritik momentlerde sorumluluğunun gereğini yerine getirmekten kaçmadı kaçmayacaktır.”
20 Aralık 2023
HKP Genel Merkezi