Rüşvetin belgesini saklayan Kılıçdaroğlu hakkında suç duyurusunda bulunduk

Çünkü yok Halkın Kurtuluş Partisi’nden başka gerçek muhalefet eden. Yok başka yolsuzlukların, hırsızlıkların, kamu malı aşırmaların, katliamların peşine düşen.

Biz tarihi bir görev yapıyoruz. Gelecek kuşaklara; halka karşı yapılan bütün haksızlıkların peşine düşen, devrimci sorumluluğun gereğini yerine getiren bir mücadele bırakıyoruz.

Gelecek kuşaklar; zalimleri, zalimleri koruyan kollayanları, muhalefet yapıyorum adı altında destek verenleri yargılarken, sorgularken bir de delil aramak zorunda kalmasınlar, bu zahmete katlanmasınlar diyedir çabamız.

CHP’ye umut bağlamış içtenlikli insanlarımızın umutlarını kırmak, onları Mustafa Kemalci özünden uzaklaştırmakla görevlendirilen Soroscu Kılıçdaroğlu hakkında Halkın Kurtuluş Partisi olarak suç duyurusunda bulunduk.

10 Kasım’da CHP Grup Toplantısı’nda yapmış olduğu konuşmada Kılıçdaroğlu, Tayyip için “rüşvet aldı”, diyor. Korkudan dava açamıyor. Çünkü “belgesi var”, diyor, ama orada kalıyor. Daha ilerisi yok!

Video oynatıcı

00:00
01:52

Nasıl bir ana “muhalefet” şaşırmamak elde değil.

Peki sende rüşvetin belgesi var da sen ne yapıyorsun? Tayyip korkudan dava açamıyorsa sen neden suç duyurusunda bulunmuyorsun veya bulunamıyorsun?

Halka açık et bu belgeyi.

Kamuoyu öğrensin.

Sen yapamıyorsan suç duyurusunu, bize bırak HKP olarak biz yapalım.

Genel Başkan’ımız Nurullah Ankut ne olduğunu ortaya koymuş CHP’nin başına tüneyenlerin:

“CHP’ye umut bağlamış içtenlikli insanlarımıza…

“Sorosçu, TESEV’ci, gönüllü AB-D hizmetkârı CHP Yönetimi muhatabımız değildir. Çünkü onlar düzelmez. Onlar için eleştirinin diyalektiği öldürücüdür. Halkımızın dediği gibi, onları Allah ıslah edebilir ancak. Onlar, yanlışlarından da ders çıkarmıyorlar hiç. CHP’ye yaşattıkları art arda hezimetler de umurlarında olmuyor. Onların öz-saygıları, özgüvenleri, çapları düşük düzeyde olduğu için CHP’nin tepesinde bulunmak onlara yetiyor da artıyor bile. CHP’yi iktidar yapalım, Türkiye’ye yön verelim, ülkenin ufkunu açalım, sıçratalım memleketimizi teknikçe, ekonomice, diye bir dertleri yok. Zaten, bir teoriye, ideolojiye, bilgi birikimine, donanıma, net bir siyasi bilince sahip filan da değiller. Konuşmalarını dikkatlice dinlemeye katlanırsanız bir süreliğine, onların aslında hiçbir şey söylememek için laf ettiklerini anlarsınız. Amiyane söyleyişle “laf salatası” onlarınki. Ve bir süreden sonra tahammülünüz biter, dinleyemezsiniz artık o boş konuşmaları.” (CHP’ye Umut Bağlamış İçtenlikli İnsanlarımıza, s. 31)

AKP’giller’in bu kadar pervasızlaşmasının, bu kadar köpeksiz köyde değneksiz dolaşmalarının nedenidir Y-CHP.

AB-D Emperyalistleri nasıl dizayn ediyorlarsa iktidarları, Sorosdaroğlu ile birlikte muhalefeti de dizayn ediyorlar.

Halkın Kurtuluş Partisi olarak, halkın malını yağmalayanların, halkımızı katledenlerin ve bütün bunlara göz yumanların peşini bırakmayacağız, hesabını soracağız. Bizde zamanaşımı olmaz!

13.11.2020

HKP Genel Merkezi

Yaptığımız Suç Duyurusu aşağıdadır:

ANKARA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA

SUÇ DUYURUSUNDA

BULUNAN :HALKIN KURTULUŞ PARTİSİ GENEL BAŞKANLIĞI

Karanfil Sokak No:24/15 Kızılay/ANKARA

VEKİLLERİ                                    :Av. Metin BAYYAR – Av. Ayhan ERKAN-Av. Ali Serdar ÇINGI – Av. Tacettin ÇOLAK – Av. Sait KIRAN-Av. Azime Ayça OKUR -Av. Halil AĞIRGÖL-Av. Pınar AKBİNA KARAMAN – Av. Doğan ERKAN

Kocatepe Mah. Meşrutiyet Cad. Hatay Sk. No: 4/9

Kızılay/Çankaya/Ankara

ŞÜPHELİLER : KEMAL KILIÇDAROĞLU (CHP GENEL BAŞKANI,

MİLLETVEKİLİ)

SUÇLAR :1.TCK 257’de düzenlenen Görevi Kötüye Kullanma Suçu

2.TCK m.279’da düzenlenen Kamu Görevlisinin Suçu Bildirmemesi suçu

3.TCK 281’de düzenlenen suç ve delillerinin yok etme, gizleme veya değiştirme suçu

AÇIKLAMALAR :

A-OLAY :

Hakkında suç ihbarında bulunduğumuz kişi, Milletvekili ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde grubu olan 5 partiden biri olan Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’dur.

Kemal Kılıçdaroğlu, 10 Kasım 2020 tarihli Meclis Grup Toplantısında yaptığı konuşmanın aşağıda tapesi ve linki de verildiği üzere 16. Dakikadan itibaren dinlenildiğinde AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın rüşvet aldığını ve buna dair ellerinde belgenin olduğunu, Tayyip Erdoğan’ın bunu bildiğini ve mahkemeye vermediğini beyan etmiştir. Şöyle ki;

https://www.youtube.com/watch?v=XgQV1GFD4KQ&t=854s

“…

“Devleti arpalığa dönüştüren de Erdoğan’dır. Bir daha söylüyorum, Devleti arpalığa dönüştüren yandaşları için arpalığa dönüştüren Erdoğan’dır. Rüşvet alanları Büyükelçi atayan, birden fazla maaş almasını sağlayan yine Erdoğan’dır. Bunları söylüyorum. Hakaret. Neresi hakaret? Rüşvet aldın diyorum, dava bile korkudan açamıyor. Çünkü belgesini hâkime göstericez. Korkudan bunu bile yapmıyor.”

B-İHLAL EDİLEN DAYANAK MEVZUAT:

1 .TCK m. 279’da düzenlenen Kamu Görevlisinin Suçu Bildirmemesi

“Kamu adına soruşturma ve kovuşturmayı gerektiren bir suçun işlendiğini göreviyle bağlantılı olarak öğrenip de yetkili makamlara bildirimde bulunmayı ihmal eden veya bu hususta gecikme gösteren kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” şeklinde düzenlenen madde uyarınca hakkında suç ihbarında bulunduğumuz Kemal Kılıçdaroğlu iddiaların üzerine gitmeyerek sorunun açıklığa kavuşturulmasına engel olması nedeniyle cezalandırılmalıdır.

2 .TCK m. 281’de düzenlenen Suç Delillerini Yok Etme, Gizleme veya Değiştirme

“Gerçeğin meydana çıkmasını engellemek amacıyla, bir suçun delillerini yok eden, silen, gizleyen, değiştiren veya bozan kişi, altı aydan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Kendi işlediği veya işlenişine iştirak ettiği suçla ilgili olarak kişiye bu fıkra hükmüne göre ceza verilmez.

“Bu suçun kamu görevlisi tarafından göreviyle bağlantılı olarak işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.” hükmü uyarınca;

Kemal Kılıçdaroğlu’nun; elindeki suç delili evrakları savcılığa vermediğini, konuşmasında açıkça söylemiştir. Milletvekilliği görevinin kamu görevi olduğunda şüphe yoktur. Bu nedenle suç delilini gizleme suçunu işlediği açıktır.

  1. TCK m. 257’de düzenlenen Görevi Kötüye Kullanma Suçu:

Kemal Kılıçdaroğlu, iddia ettiği ve elinde belgesi bulunduğunu söylemesine rağmen konunun açıklığa kavuşması için suç duyurusunda bulunmak, belgeleri kamuoyu ve mahkemelerle, savcılıkla paylaşmak yerine işi propaganda faaliyetine dönüştürmüştür. Böylelikle “görevi kötüye kullanma suçunu” işlemiştir. Maddenin 2’inci fıkrası Kemal Kılıçdaroğlu hakkında uygulanmalıdır:

“… görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”

C-İDDİAMIZ:

Hakkında suç ihbarında bulunduğumuz kişi, TBMM’deki ana muhalefet partisi lideri olarak tanınmaktadır. Ancak gerçek muhalefetin yapması gerekeni yapmamakta, elindeki bilgi ve belgeleri ilgili makamlarla paylaşmamaktadır. İktidarın koruyuculuğunu yapmaktadır. Bu nedenle kamuya zarar veren bu suçlardan yargılanması gerekir.

SONUÇ ve İSTEM : Yukarıda açıkladığımız ve Cumhuriyet savcılığınca re’sen araştırılacak sebeplerle, ihbar edilenin eylemlerine uyan Türk Ceza Kanununda belirtilen suçlardan yargılanıp cezalandırılması amacıyla hakkında gerekli soruşturmanın yürütülmesini müvekkil Parti adına talep ediyoruz. 13.11.2020

Suç Duyurusunda Bulunan Halkın Kurtuluş Partisi Genel Başkanlığı

Vekilleri

Av. Metin Bayyar-Av. Sait Kıran-Av. Azime Ayça Okur-Av. Doğan Erkan