Her gün yeni bir vurgunları, soygunları, peşkeşleri açığa çıkıyor, AKP’giller’in ve onlara yandaşlık eden Parababalarının. Alıştırdılar Halkımızı, artık kanıksanır oldu, neredeyse üçüncü sayfa haberleri gibi algılanıyor bu tür haberler. O kadar olağan hale geldi bu anormallikler, artık vurgun, soygun, kamu malı peşkeşi milyar dolarları bulmazsa haber değeri taşımayacak. AKP’giller finale yaklaşırlarken, ne kadar götürebilirsek kâr mantığıyla yaklaşıyorlar. Zaten dünyaya bakışları da daha fazla kâr, daha fazla rant, daha fazla vurgun olunca, Emekçi Halkımıza anormal gelen her şey Halkımızın kanını emen sülüklere çok normal geliyor.
Ama biz İkinci Kurtuluş Savaşçıları, tüyü bitmemiş yetimin hakkını savunmayı, korumayı, halka çektirilen zulümlerin hesabını sormayı görev edinmiş Gerçek Devrimciler, bu yapılanlara alışamayız, kanıksanmasına da izin vermeyiz.
Yıldırım Demirören’e peşkeş çekilen Ziraat Bankasının içinin boşaltılmasına da sessiz kalamazdık, sessiz kalmadık. Tarihe not düşmek, bu suçları da kayıt altına aldırmak için bir kez daha suç duyurusunda bulunduk.
Suç duyurumuz sonrası Partimizin MYK üyesi Adnan Okur Yoldaş’ın yaptığı açıklama aşağıdadır:
***
Değerli Halkımız;
Yine Ziraat Bankası, yine peşkeş, yine yandaş sermayedar Yıldırım Demirören…
Ziraat Bankası ile Yıldırım Demirören arasındaki AKP’giller’e yandaşlık etmekten kaynaklı peşkeş ilişkisinin yeni bir boyutu daha kamuoyuna yansıdı.
Ziraat Bankası, kredi karşılığı aldığı araziyi “en şanslı golfçu” olarak nam salan Yıldırım Demirören’e kiraladı.
Yandaş Demirören, Ziraat Bankasından 300 milyon dolar ve 1 milyar 118 milyon lira tutarında kredi çekiyor. Krediye teminat olarak gösterilen, özel amaçlara tahsis edilen 10 milyon dolar değerinde bir arazi Ziraat Bankasına 320 milyon dolara satılıyor. Teminat olarak gösterilen bu arazinin kredi borcunu ve faizlerini ödemeyen yandaş Yıldırım Demirören’e, aynı arazi Ziraat Bankası tarafından 5 yıllığına, toplamda 15 milyon liraya kiraya veriliyor.
Nasıl sessiz kalınır bu peşkeşe…
Nasıl insanın vicdanı sızlamaz Kamunun kaynaklarının heder edilmesine…
Nasıl isyan edilmez bu kadar pervasızlığa…
Acaba Ziraat Bankası yöneticileri, çektiği tüketici, konut, otomobil kredisini geri ödeyemeyen bir memura, işçiye, köylüye, esnafa aynı pervasızlıkta davranıyor mu?
Asla!
Ödemeyi geciktirmeye gör. İhtarlar, maaşa, ücrete blokeler, mala, mülke icralar. Halkımızın ümüğüne çökerler.
Saygıdeğer Halkımız,
Ziraat Bankası sıradan bir banka değildir. Çiftçilere kolaylık sağlamak ve tarımın gelişmesine yardımcı olmak için kurulan bir Kamu Bankasıdır.
Ziraat Bankasının kaynakları bilerek ve isteyerek, yandaş Parababası Yıldırım Demirören’e peşkeş çekilerek zarar ettirilmektedir.
Ülkemizin en Haksever, en Vatansever Partisi Halkın Kurtuluş Partisi olarak, bu hak yemeye, bu peşkeşe sessiz kalamazdık. Vicdanımız elvermez Halkın parasının hak yiyenlere dağıtılmasına. Bir kez daha bu vurgunu yargıya taşıdık. 10 milyon dolar değerindeki bu arazinin 320 milyon dolara Ziraat Bankasına geri satılmasını 26 Temmuz 2021 tarihinde yargıya taşımış, sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunmuştuk. Ama Savcılık, bu tür suç duyurularında alışkanlık haline getirdikleri SYOK vermişti. Ama biz her yeni çıkan belge ve bilgiler doğrultusunda Tarihe not düşmeye, bu peşkeşleri, vurgunları kayıt altına aldırmaya devam edeceğiz.
Namuslu gazetecilerin ortaya çıkardığı yeni belge ve bilgi doğrultusunda, Recep Tayyip ERDOĞAN, Berat ALBAYRAK, Lütfü ELVAN, Ziraat Bankasının Eski ve Yeni Genel Müdürü, 2018-2021 yılları arasında görev yapan Ziraat Bankası Müdür Yardımcıları, Ziraat Bankası Yönetim Kurulu Üyeleri ve Yıldırım Demirören hakkında,
“Nitelikli Dolandırıcılık”,
“İrtikap”,
“Görevi Kötüye Kullanma”,
“Kamu Görevlisinin Suçu Bildirmemesi” suçlarını işledikleri için suç duyurusunda bulunduk.
Kamunun menfaatini ve kamusal değerleri korumak adına ortaya yeni çıkan iddialar doğrultusunda suç duyurusunda bulunmayı görev bildik.
Az da olsa vicdanı olan ve az da olsa hukuk nosyonu olan Savcılar kalmışsa, bu suç duyurumuz ihbar kabul edilir, soruşturma başlatılır. Umarız kalmıştır.
1 Kasım 2021
HKP Genel Merkezi
Suç duyurusu dilekçesini aynen yayımlıyoruz:
İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA
İHBAR EDEN : HALKIN KURTULUŞ PARTİSİ GENEL BAŞKANLIĞI
Karanfil Sokak No:24/15 Kızılay/ANKARA
VEKİLLERİ : Av. Metin BAYYAR – Av. Ayhan ERKAN – Av. Ali Serdar ÇINGI – Av. Tacettin ÇOLAK – Av. Sait KIRAN – Av. Azime Ayça OKUR- Av. Halil AĞIRGÖL – Av. Pınar AKBİNA – Av. Doğan ERKAN
Atatürk Bulvarı Emlak Bankası Blokları B Blok No. 146 Kat:3 Daire 11
Fatih/ İSTANBUL
İHBAR OLUNANLAR : 1- Recep Tayyip ERDOĞAN
2- Berat ALBAYRAK (Hazine ve Maliye Eski Bakanı)
3- Lütfü ELVAN (Hazine ve Maliye Bakanı)
4- Alpaslan ÇAKAR (Ziraat Bankası Genel Müdürü)
5- Hüseyin AYDIN (Ziraat Bankası Eski Genel Müdürü)
6- 2018-2021 yılları arasında görev yapan Ziraat Bankası Genel Müdür Yardımcıları
7- 2018-2021 yılları arasında görev yapan Ziraat Bankası Yönetim Kurulu Üyeleri
8- Yıldırım DEMİRÖREN (İş Adamı, Sanayici)
9- Suça karıştığı tespit edilecek diğer kişiler
SUÇ : 1- Nitelikli Dolandırıcılık (TCK m. 158)
2- İrtikâp (TCK m. 250)
3- Görevi Kötüye Kullanma (TCK m. 257)
4- Kamu Görevlisinin Suçu Bildirmemesi (TCK m. 279)
ÖĞRENME TARİHİ :28 Ekim 2021
AÇIKLAMALAR :
Daha önce aynı konuyla ilgili suç duyurusunda bulunmuştuk. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı 2021/9007 ihbar numaralı bu suç duyurumuza 2021/3212 karar numarası ile SYOK verilmiş olup bu karara tarafımızca itiraz edilmiştir. Ancak 28.10.2021 tarihli aşağıda linkini verdiğimiz haberde aynı olay ile ilgili iddiamızı ispatlar yeni deliller ortaya çıkmıştır. İşbu dilekçemiz yeni ortaya çıkan deliller doğrultusunda soruşturma yapılmasını gerekli kılar durumdadır.
Şöyle ki:
“En şanslı golfçü… Ziraat Bankası, kredi karşılığı aldığı araziyi yine Demirören’e kiraladı
“Ziraat Bankası ile Demirören Holding arasındaki kredi skandalının yeni bir boyutu ortaya çıktı. Demirören’in kamu bankasından çektiği 300 milyon dolar ve 1 milyar 118 milyon lira krediye karşılık ipotek ettirdiği araziler, Ziraat Bankası tarafından eski sahibi Demirören’e kiralandı.
“Parasını Demirören’den alamayan Ziraat Bankası’nın söz konusu golf sahalarını beş yıl süreli toplam 15 milyon liraya Demirören’e kiraladığı öğrenildi. Arazilerin tapusuna şerh konuldu.”
Yukarıda linki verilen haberde görüleceği üzere, krediye teminat olarak gösterilen özel amaçlara tahsis edilen 10 milyon dolar değerinde bir arazi Ziraat Bankasına 320 milyon dolara satılıyor. Teminat olarak gösterilen bu arazinin kredi borcunu ve faizlerini ödemeyen şüpheli Yıldırım Demirören’e, aynı arazi Ziraat Bankası tarafından 5 yıllığına toplamda 15 milyon liraya kiraya veriliyor.
Bu işlerin döndüğü banka sıradan bir banka değildir. Bir Kamu Bankasıdır. Kamu bankası bilerek ve isteyerek, bir sermayedar menfaati lehine, zarar ettirilmektedir.
SUÇ NİTELEMELERİ:
1.Basına ve Kamuoyuna yansıyan iddialar, bir Kamu Bankası olan Ziraat Bankasının kaynaklarının bir sermayedar lehine nasıl zarar ettirildiğini göstermektedir. Dolayısıyla şüphelilerin “Nitelikli Dolandırıcılık” TCK m. 158 (d), (e) ve (j) hükümleri gereğince cezalandırılmaları gerekmektedir.
2.Yukarıda linkin haberi incelendiğinde görülecektir ki; eylemler zincirinin son halkası olan kiralama olayı sadece bir banka bürokratının onayıyla karar verilecek bir tutar, satın alma olayı değildir. Bankanın bütün üst yönetiminin ve de bağlı olduğu siyasi iradenin bilgisi dışında iddia edilen kiralama olayın gerçekleşmesi mümkün değildir. Dolayısıyla şüphelilerden özellikle Kamu Görevlileri “İrtikâp” suçunu işlemişlerdir ve TCK m. 250 (1) ve (2) hükümleri gereğince cezalandırılmaları gerekmektedir.
3.Ayrıca şüphelilerden kamu görevlileri ile Ziraat Bankasının bağlı olduğu eski-yeni Hazine ve Maliye Bakanları ve Bakanlığın Bağlı olduğu Cumhurbaşkanı “Görevi Kötüye Kullanma” suçunu işlemişlerdir. Dolayısıyla Şüphelilerin TCK m. 257 (1) ve (2) hükümleri gereğince cezalandırılmaları gerekmektedir.
4.Böylesine yüksek tutarlı bir krediden, ödenmeyen kredi borçlarına yönelik çok yüksek tutarlar ödenerek alınan araziden, bütün bunlar yetmiyormuş gibi kredi borcunu ödemeyen borçluya aynı arazinin kiralanmasından Ziraat Bankası üst yönetiminin, Yönetim Kurulu Üyelerinin bilgisinin olması gerektiği aşikârdır. Ve olayın gerçekleştiği anda ve sonrasında yönetim kadrosunda bulunan bütün yöneticiler aynı zamanda “Kamu Görevlisinin Suçu Bildirmemesi” suçunu işlemişlerdir. Dolayısıyla anılan şüphelilerin TCK m. 279 hükümleri gereğince cezalandırılmaları gerekmektedir.
Kamunun menfaatini ve kamusal değerleri korumak adına ortaya yeni çıkan iddialar doğrultusunda işbu ihbarda bulunmayı görev bildik.
SONUÇ VE İSTEM :Yukarıda açıkladığımız ve Cumhuriyet savcılığınca re’sen araştırılacak sebeplerle, dosyasına bu yeni delillerin de eklenmesiyle ihbar olunanlar hakkında soruşturma açılarak, ihbar olunanların eylemlerine uyan Türk Ceza Kanunu, m. 158/1 d-e-j, m. 250, m. 257, m. 279 (1) ve ilgili diğer kanunlarda belirtilen suçlarından yargılanıp cezalandırılması amacıyla hakkında gerekli soruşturmanın yürütülerek Kamu Davası açılmasını müvekkil Parti adına talep ediyoruz. 01.11.2021
İHBARDA BULUNAN
HALKIN KURTULUŞ PARTİSİ GENEL BAŞKANLIĞI VEKİLLERİ
Av. Ayhan ERKAN – Av. Ali Serdar ÇINGI – Av. Pınar AKBİNA
