Partimizden, TRT’deki usulsüz atamalarla ilgili AKP’giller hakkında suç duyurusu

Partimiz; Türkiye Radyo Televizyon Kurumu’nun (TRT), “özel hukuka tabi”, yani AKP’giller’e ve Reisine biat etmiş, AKP’giller’den onay almış 245 kişinin sınavsız olarak personel statüsünde işe alınmasını yargıya taşıdı.

AKP’giller’in her hukuksuzluğunu, her kanunsuzluğunu kayıt altına aldırdığımız gibi TRT’deki bu usulsüz, liyakatsız atamaları da Tarihin sayfasına not düştük.

Suç duyurumuz sonrası Partimizin Genel Sekreter Yardımcısı Av. Tacettin Çolak Yoldaş’ın yaptığı açıklama aşağıdadır:

***

Bildiğimiz gibi TRT halkın vergilerinden elde edilen gelirle faaliyetlerini sürdürmektedir. Dolaylı ve dolaysız vergiler TRT’ye gitmektedir. Dolayısıyla TRT’nin iktidarlardan ve siyasetten bağımsız, tarafsız yayın yapması gerekir. Ancak TRT özellikle son 19 yılda AKP’nin borazanlığını yapar hale gelmiştir. Son zamanlarda bunu iyice hızlandırmıştır AKP. Geçtiğimiz günlerde Yönetim Kuruluna usulsüz ve liyakatsız insanları atadıktan sonra, Ekim ayında da 245 insanın “özel hukuka tabi”, diye işe alındığı basında ortaya çıkmıştır.

Bunlar tamamen kanunsuzluktur, TRT’nin bağımsızlığını, tarafsızlığını ortadan kaldırıcı işlemlerdir. 2016 yılında özellikle KPSS ile işe alınanlara da baktığımızda ilk 10’a giren insanların yerine 700 bine, 800 bine giren insanlar mülakat yoluyla, yandaşlar ayıklanarak onlar işe alınmıştır. Dolayısıyla şu anda TRT tamamen AKP borazanlığı yapmaktadır. TRT gibi bir kamu kurumunda görev alanların yapmış olduğu suçtur bunlar.

Dolayısıyla Halkın Kurtuluş Partisi Ankara Cumhuriyet Savcılığına rüşvet, irtikâp, görevi kötüye kullanma, kamu görevinin usulsüz şekilde üstlenilmesi, suçu ve suçluyu bildirmeme şeklindeki suçlar nedeniyle Tayyip Erdoğan başta olmak üzere İletişim Başkanı ve TRT Yönetim Kurulu hakkında suç duyurusunda bulunmuştur.

Şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da Halkın Kurtuluş Partisi tüm kanunsuzluklar ve haksızlıklar karşısında mücadele etmeye devam edecektir.

08 Kasım 2021
HKP Genel Merkezi

Suç Duyurusu Dilekçesini aynen yayımlıyoruz:

ANKARA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA

SUÇ DUYURUSUNDA

BULUNAN : HALKIN KURTULUŞ PARTİSİ GENEL BAŞKANLIĞI

Karanfil Sokak No:24/15 Kızılay/ANKARA

VEKİLLERİ                           : Av. Metin BAYYAR – Av. Ayhan ERKAN – Av. Ali Serdar ÇINGI – Av. Tacettin ÇOLAK – Av. Sait KIRAN – Av. Azime Ayça OKUR – Av. Halil AĞIRGÖL – Av. Pınar AKBİNA – Av. Doğan ERKAN

Korkut Reis Mah. Sezenler Cad. No:4/15 Sıhhiye/ANKARA

ŞÜPHELİLER : 1- Recep Tayyip ERDOĞAN

2- Fahrettin ALTUN (TRT’nin bağlı olduğu Bilişim Daire Başkanı)

3- Mehmet Zahid SOBACI (TRT Genel Müdürü)

4- Ahmet ALBAYRAK (TRT Yönetim Kurulu Başkanı)

5- Oğuz GÖKSU (TRT Yönetim Kurulu Üyesi)

6- Atakan YILMAZ (TRT Yönetim Kurulu Üyesi)

7- Mücahid EKER (TRT Yönetim Kurulu Üyesi)

8- Oğuzhan BİLGİN (TRT Yönetim Kurulu Üyesi)

9- Hilal KAPLAN ÖĞÜT (TRT Yönetim Kurulu Üyesi)

10- Meryem İlayda ATLAS ÇETİN (TRT Yönetim Kurulu Üyesi)

11- Veysel KURT (TRT Yönetim Kurulu Üyesi)

12- İsmail BAŞ (İnsan Kaynakları Dairesi Başkanı)

13- Kurum Müfettişleri

14- Suça karıştığı tespit edilecek diğer kişiler

 

SUÇLAR            :

-Nitelikli Dolandırıcılık (TCK m. 158/1- d-e)

-Zimmet (TCK m.247)

-İrtikâp (TCK m. 250)

-Denetim Görevinin İhmali (TCK m. 251)

-Görevi Kötüye Kullanma (TCK m. 257)

-Kamu Görevlisinin Suçu Bildirmemesi (TCK m. 279/1)

-Kamu Görevinin Usulsüz Olarak Üstlenilmesi (TCK m. 262)

 

AÇIKLAMALAR :

1-) Kamu Kurumu olan Türkiye Radyo Televizyon Kurumu’na Özel Hukuka Tabi (ÖHT) personel statüsünde 245 kişi usulsüz olarak işe alınmıştır. Olaya ilişkin detaylı bilgileri içeren haberin internet bağlantı linkini aşağıda belirtiyoruz. https://odatv4.com/guncel/trt-de-neler-oluyor-sinavsiz-girdiler-220818

Ayrıca haber dökümünü dilekçemiz ekinde sunuyoruz.(EK-1)

Haber içeriğine göre Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Atila Sertel; “TRT’de KPSS ve yazılı ile personel alımı en son 2016 yılında yapıldı. O sınavda da pek çok şaibeli sonuçlar ortaya çıkmıştı. KPSS puanı ile ilk 10 arasına giren gençlerimiz mülakatta elenirken, 700’ncü, 800’üncü sırada olan kişiler işe alınmıştı. O tarihlerde bunu Türkiye gündemine taşımıştık. Şimdi ise sınav dahi yapılmadan çok sayıda personel alımı yapılıyor. Örneğin sadece Ekim ayının son haftasında 245 kişinin işe alındığı bilgisini edindim. Bu 245 kişi sınavsız olarak Özel Hukuka Tabi personel statüsünde alındı. Binlerce İletişim Fakültesi mezunu işsizken, TRT’nin açacağı sınavlara girmeyi beklerken TRT yönetimi yüzlerce kişiyi sınavsız olarak işe alıyor. Son olarak başlatılan 245 kişi ile TRT’de Özel Hukuka Tabi Personel sayısının 7 bine ulaştığı ifade ediliyor. Biz bütün bunları soru önergesi olarak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın yanıtlaması istemiyle Meclis’e sunduk. Ancak asıl cevabı vermesi gereken TRT’nin genel müdürü ve yönetimidir. TRT’nin yeni genel müdürü kurumda Özel Hukuka Tabi olarak çalışan personel sayısını ve son dönemde yapılan sınavsız alımları açıklamalıdır.” ifadelerini ve “Sadece Ekim ayının son haftasında Özel Hukuka Tabi personel statüsü adı altında 245 kişinin işe alındığı bilgisini edindim. Özel Hukuka Tabi personelin çoğunun evden çalıştığı ifade edilirken, birçoğunun da hiçbir iş yapmadığı ‘bankamatik memuru’ olarak alındığı vurgulanıyor” ifadelerini kullanmıştır. Bilindiği gibi kamu kurumunda çalışacak personelin Kamu Personeli Seçme Sınavı ile işe alınması esastır. Bazen istisnai durumlarda sözleşmeli personel çalıştırılabildiği bilinmektedir. Anılan olayda devlet kasasından haksız kazanç temini söz konusu olduğundan söz konusu olayın özel hukuk açısından doğurduğu sonuçların yanı sıra ceza hukuku açısından bakıldığında suç oluşturan fiillerdir.

Kamu kurum ve kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle ve Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak, sınavsız, liyakatsiz ve keyfi bir şekilde işe alındığı söylenen kişilere herhangi bir çalışma karşılığı olmaksızın düzenli olarak maaş verilmesini sağlayarak; devletin bütçe, kaynak ve imkânlarını haksız olarak yandaşlarına gelir kapısı yaratmak amacıyla kullanan ve kullandırtan veya kullanılmasına göz yuman; Fahrettin ALTUN (İletişim Başkanı), Mehmet Zahid SOBACI (TRT Genel Müdürü), Ahmet ALBAYRAK (TRT Yönetim Kurulu Başkanı), Oğuz Göksu (TRT Yönetim Kurulu Üyesi), Atakan YILMAZ (TRT Yönetim Kurulu Üyesi), Mücahid EKER (TRT Yönetim Kurulu Üyesi), Oğuzhan BİLGİN (TRT Yönetim Kurulu Üyesi), Hilal KAPLAN ÖĞÜT (TRT Yönetim Kurulu Üyesi), Meryem İlayda ATLAS ÇETİN (TRT Yönetim Kurulu Üyesi), Veysel KURT (TRT Yönetim Kurulu Üyesi), İsmail BAŞ (İnsan Kaynakları Daire Başkanı) isimli şüpheliler, Nitelikli Dolandırıcılık (TCK m. 158),Zimmet (TCK m. 247), İrtikâp (TCK m. 250) Denetim görevinin ihmali (TCK m. 251), Görevi Kötüye Kullanma (TCK m. 257) Kamu Görevlisinin Suçu Bildirmemesi (TCK m. 279/1) suçlarını işlemektedirler.

Hukuksuz olarak işe alınarak bir çalışma karşılığı olmaksızın devlet bütçesinden haksız olarak maaş alan kişiler de, yukarıda belirtilen şüphelilerle birlikte bu suçları işlemektedirler. Ayrıca bu kişiler kamu görevinin usulsüz olarak üstlenilmesi (TCK m. 262) suçunu da işlemektedirler. İşe alınan bu kişiler tarafımızca tespit edilememiştir savcılığınızca tespitini talep ederiz. Ayrıca bu kişilere ödenen maaşlar hukuka aykırı olarak elde edildiğinden, bu gelirlerin tamamının hazineye irat kaydedilmek üzere müsadere altına alınması gerekmektedir. Ayrıca kurum tarafından bu kişilere sağlanan bütün imkânların da sonlandırılması gerekmektedir.

2-) Bir Kamu Kurumu olan TRT’de meydana geldiği iddia edilen olayın bütün üst yönetiminin ve de bağlı olduğu siyasi iradenin bilgisi dışında gerçekleşmesi mümkün değildir. Dolayısıyla şüphelilerden Kamu Görevlisi olanlar TCK 250 (1) ve (2)de tanımlanan “İrtikâp” suçunu işlemişlerdir ve:

“İrtikap Madde 250- (1) (Değişik: 2/7/2012-6352/86 md.) (1) Görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlanmasına veya bu yolda vaatte bulunulmasına bir kimseyi icbar eden kamu görevlisi, beş yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Kamu görevlisinin haksız tutum ve davranışları karşısında, kişinin haklı bir işinin gereği gibi, hiç veya en azından vaktinde görülmeyeceği endişesiyle, kendisini mecbur hissederek, kamu görevlisine veya yönlendireceği kişiye menfaat temin etmiş olması halinde, icbarın varlığı kabul edilir.

“(2) Görevinin sağladığı güveni kötüye kullanmak suretiyle gerçekleştirdiği hileli davranışlarla, kendisine veya başkasına yarar sağlanmasına veya bu yolda vaatte bulunulmasına bir kimseyi ikna eden kamu görevlisi, üç yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” hükümleri gereğince cezalandırılmaları gerekmektedir.

3-) Ayrıca kamu görevlisi olan şüpheliler ile atama kararlarını gerçekleştiren ve ortaya çıkan usulsüz ve hukuka aykırı işlemlere rağmen ilgilileri görevden almayan Cumhurbaşkanı ve İletişim Başkanı da TCK’nin 257. maddesinde tanımlanan “Görevi Kötüye Kullanma” suçunu işlemektedirler. Dolayısıyla Şüphelilerin bu eylemlerine uyan:

“Görevi kötüye kullanma Madde 257- (1) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” hükümleri gereğince cezalandırılmaları gerekmektedir.

4-) Yine yukarıda ayrıntılıca anlatıldığı üzere bu olaydan TRT’nin üst yönetiminin ve Yönetim Kurulu Üyelerinin ve Genel müdürünün bilgisinin olması gerektiği aşikârdır. Ve olayın gerçekleştiği anda ve sonrasında yönetim kadrosunda bulunan bütün yöneticiler aynı zamanda TCK 279’da tanımlanan “Kamu Görevlisinin Suçu Bildirmemesi” suçunu işlemişlerdir. Dolayısıyla anılan şüpheliler:

“Kamu görevlisinin suçu bildirmemesi

“Madde 279- (1) Kamu adına soruşturma ve kovuşturmayı gerektiren bir suçun işlendiğini göreviyle bağlantılı olarak öğrenip de yetkili makamlara bildirimde bulunmayı ihmal eden veya bu hususta gecikme gösteren kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” hükümleri gereğince cezalandırılmaları gerekmektedir. Kamunun menfaatini ve kamusal değerleri korumak adına işbu suç duyurusunu yapmayı görev bildik. Cumhuriyet savcılığı da öyle görmelidir.

Müvekkil Parti; en başından itibaren, özerkliği ve tarafsızlığı Anayasada hükme bağlanan Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu’nun, Recep Tayyip ERDOĞAN’ın usulsüz atamalarının neticesinde, AKP’nin siyaset propagandasını yapan bir kurum haline getirilmemesi, medyanın bağımsızlığının ortadan kaldırılmaması ve yandaşlarla doldurulan bir kurum haline getirilmemesi gerektiğini belirtmiş ve suç duyurumuzun konusuna benzer yolsuzlukların meydana geleceğini ilk günden tahlil ve tahmin etmiştir. Ayrıca hukuka aykırı olarak gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı atama kararının; yetki, şekil, sebep, konu, amaç yönlerinden hukuka aykırı olduğunu belirterek yürütmenin durdurulması ve iptal edilmesi istemiyle Cumhurbaşkanlığı hakkında da Danıştay’da dava açmıştır. Anılan Cumhurbaşkanlığı atama kararını da dilekçemiz ekinde sunuyoruz. (EK-2)

Halkın Kurtuluş Partisi; yaşamın her alanında usulsüz, kanunsuz işlemlerle kamu mallarının yeyim ettirilmesine, haksız kazanç sağlanmasına ve sağlattırılmasına, dolayısıyla tüyü bitmemiş yetimin hakkının yedirilmesine karşı amansız bir mücadele yürütmektedir. TRT’de yaşanan usulsüzlüklere, yolsuzluklara ve kamu malı aşırmalarına karşı verilen hukuki çabalar da bu mücadelenin bir parçasıdır. Cumhuriyeti ve onun kurumlarını koruma görevi ile yükümlü olan Cumhuriyet Savcılarının da CMK m. 160’da tanımlanan görevlerini yerine getirerek TRT’de yaşanan bu kanunsuzluklara karşı işlem başlatmaları gerekmektedir.

SONUÇ VE İSTEM   : Yukarıda açıkladığımız ve Cumhuriyet savcılığınca resen araştırılacak sebeplerle, şüphelilerin eylemlerine uyan Türk Ceza Kanunu, m. 158/1 d-e, 247, 250, 251, 257, 262, 279 ve ilgili diğer kanunlarda belirtilen suçlarından dolayı yargılanıp cezalandırılması amacıyla hakkında gerekli soruşturmanın yürütülerek Kamu Davası açılmasını, hukuka aykırı olarak elde edilen bu gelirlerin tamamının devlet hazinesine irat kaydedilmek üzere müsadere altına alınmasını, müvekkil Parti adına talep ediyoruz. 08.11.2021

SUÇ DUYURUSUNDA BULUNAN
HALKIN KURTULUŞ PARTİSİ GENEL BAŞKANLIĞI VEKİLİ
Av. Tacettin Çolak

DİLEKÇE EKLERİ :

  • Haber Dökümü
  • Resmi Gazete (Atama Kararları)
  • Vekaletname