AKP’giller kamuya ait ne varsa, işçiye, çiftçiye, esnafa, üreticiye, kısacası emekçi halka yarar hangi Kamu Kurumu varsa hepsini kuruttular. Son ayların moda deyimiyle hepsine çöktüler. Gelir mi getiriyor; yerli-yabancı Parabalarının emrine sundular, yandaşlarına peşkeş çektiler. Halka doğru akması gereken akarları kendilerine çevirdiler. Ülkeyi ihale vurguncularının, arpalık vurguncularının, özelleştirme vurguncularının cennetine çevirdiler.
Dünyada kamudan en fazla ihale alan ilk beş şirket arasında yer alan ve “Beşli Çete” diye tabir edilen şirketlere ihale mevzuatına aykırı hareket ederek, karayolu ve demiryolu inşaatlarının ihalelerini sundular. İşte son günlerde gündeme gelen ve Beşli Çete’nin elemanlarından Kalyon İnşaat’a ihale edilen, 6 milyar liralık vurgunun vurulduğu Bandırma–Bursa–Yenişehir–Osmaneli Yüksek Standartlı Demiryolu Projesi İhalesi bu ihalelerden sadece biri. Partimiz bu vurgunu vuranlar ve sorumluları hakkında suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurumuz sonrası Partimiz MYK Üyesi Adnan Okur Yoldaş’ın yaptığı açıklama aşağıdadır:
***
Saygıdeğer Halkımız;
Kamuoyunun gündemine oturan 6 Milyar Liralık İhale vurgunu bir kez daha gösterdi ki AKP; İşsizlik-Pahalılık-Zam-Zulüm-Vurgun-Soygun-Yolsuzluk-Hırsızlık-Hukuksuzluk-Kanunsuzluk-Adaletsizlik demektir.
AKP’giller; Halkımızın bütün değerlerinin yerli-yabancı Parababalarına peşkeş çekilmesi, Kamu İhalelerine fesat karıştırılıp, yandaşların ihya edilmesi demektir.
Gelecek Kuşaklar AKP’giller’in dönemini bu nitelemelerle anacak ve bu dönem ülke tarihinin en karanlık sayfasına bu nitelemelerle yazılacak. Sayfanın en başına da Çıkar Amaçlı Organize Suç Örgütü AKP yazılacak.
Ama Gelecek Kuşaklar bu suç örgütüne karşı mücadele eden Halkın Kurtuluş Partisi’ni de bu ülkenin en Vatansever, en Halksever Partisi olarak anacak. Tarih HKP’yi, AKP’giller karanlığına karşı bıkmadan, usanmadan, korkmadan, bilimin rehberliğinde, inançlı, kararlı mücadeleleriyle umut olan, karanlığı yaran ışık olarak sayfalarına yazacak.
Evet, bugün Bandırma–Bursa–Yenişehir–Osmaneli Yüksek Standartlı Demiryolu Projesi ihalesinin alavere dalavereyle Kalyon İnşaat’a peşkeş çekilerek, Kamunun 6 Milyar Lira tutarında zarara uğratılmasını yargıya taşıdık.
Başta Tayyip Erdoğan olmak üzere, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Eski Bakan Mehmet Cahit Turhan, Altyapı Yatırımları Genel Müdürü Dr. Yalçın Eyigün, Kalyon Grup Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Cemal Kalyoncu ve Kalyon Grup Yönetim Kurulu Üyeleri, Kamu İhale Kurumu Başkanı Hamdi Güleç ve Kamu İhale Kurumu Üyeleri hakkında; “Nitelikli Dolandırıcılık”, İhaleye Fesat Karıştırma”, “Rüşvet”, “Görevi Kötüye Kullanma” ve “Kamu Görevlisinin Suçu Bildirmemesi” suçlarını işledikleri için suç duyurusunda bulunduk.
Halkımıza, AKP’giller’in yarattığı ekonomik krizin faturası havale edilirken, emekçilere yarım simit yiyerek, porsiyonlarını küçülterek krizin faturasını üstlenmesi tavsiye edilirken, yandaş şirketlere milyarların akıtılması insan olanın vicdanlarını yaralıyor. İşte Halkın Kurtuluş Partisi’nin Siyasi Mücadelesi ve Siyasi Mücadelesinin bir parçası olan Hukuk Mücadelesi vicdanlardaki bu yaralara pansuman oluyor.
Şuna inancımız tam: Eninde sonunda AKP’giller’in işledikleri ve HKP’nin kayıt altına aldırdığı bütün suçlarının hesabı; gücünü Hukuktan ve vicdanlarından alan Savcılar-Hakimler tarafından Bağımsız Mahkemelerde sorulacak. Halkımıza ve bu ülkeye verdikleri zararın cezasını çekecek AKP’giller. İşte o zaman vicdanlarda açtıkları yaralar kapanacak.
30 Ocak 2021
HKP Genel Merkezi
Suç Duyurusu Dilekçemizi aynen yayımlıyoruz:
ANKARA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA
SUÇ DUYURUSUNDA
BULUNAN : HALKIN KURTULUŞ PARTİSİ GENEL BAŞKANLIĞI
Karanfil Sokak No:24/15 Kızılay/ANKARA
VEKİLLERİ : Av. Metin BAYYAR – Av. Ayhan ERKAN – Av. Ali Serdar ÇINGI – Av. Tacettin ÇOLAK – Av. Sait KIRAN – Av. Azime Ayça OKUR – Av. Halil AĞIRGÖL – Av. Pınar AKBİNA – Av. Doğan ERKAN
Korkut Reis Mah. Sezenler Cad. No:4/15 Sıhhiye/ANKARA
ŞÜPHELİLER : 1. Recep Tayyip Erdoğan
- Adil Karaismailoğlu (Ulaştırma ve Altyapı Bakanı)
- Mehmet Cahit Turhan (Ulaştırma ve Altyapı Eski Bakanı)
- Dr. Yalçın Eyigün (Altyapı Yatırımları Genel Müdürü)
- Orhan Cemal Kalyoncu (Kalyon Grup Yönetim Kurulu Başkanı)
- Kalyon Grup Yönetim Kurulu Üyeleri
- Hamdi Güleç (Kamu İhale Kurumu Başkanı)
- Kamu İhale Kurulu Üyeleri
SUÇ : 1- Nitelikli Dolandırıcılık (TCK 158/1 d-e)
2- İhaleye Fesat Karıştırma (TCK 235)
3- Rüşvet (TCK 252)
4- Görevi Kötüye Kullanma (TCK 257)
5- Kamu Görevlisinin Suçu Bildirmemesi (TCK 279)
SUÇ TARİHİ : 2018 ve sonrası
AÇIKLAMALAR :
- Suç duyurumuzu konu olay; “Bandırma – Bursa – Yenişehir – Osmaneli Yüksek Standartlı Demiryolu Projesi ihalesidir. İlki 3 Nisan 2018’de düzenlenen ve 15 firmanın teklif verdiği ihale 3 milyar 198 milyon TL’lik teklifle sonuçlandı, ancak daha sonra iptal edildi. İkinci ihale ise 21 Ağustos 2020’de yapıldı. İhale, bu kez 9 milyar 449 milyon TL ile sonuçlandı.” (https://www.birgun.net/haber/birgun-yazmisti-kilicdaroglu-nun-belgesini-paylastigi-ihale-yolsuzlugunun-tum-ayrintilari-374868) Kamuoyunun gündemine gelmesinin, kamuoyunda büyük bir tepki doğurmasının nedeni; ilk ihalenin 3 katı tutarındaki bir rakama Kalyon İnşaata verilmesidir.
Bu İhale yolsuzluğu Sayıştay Raporlarına da yansımıştır. Eylül 2021 tarihinde yayımlanan “ULAŞTIRMA VE ALTYAPI BAKANLIĞI 2020 YILI SAYIŞTAY DENETİM RAPORUN”da; Bandırma-Bursa-Yenişehir Osmaneli Yüksek Standartlı Demiryolu Hattı İnşaatı ile Elektromekanik Sistemlerin Temini İhalesi, Gerekli Şartlar Oluşmadığı Halde Pazarlık Usulüyle İhalesi Yapılan İşlerin Listesi tablosunun 4’üncü sırasında yer almaktadır.
Ve Sayıştay Denetçisinin konu ile ilgili raporu şu şekildedir:
“Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü (AYGM) Demiryolları Yapım Dairesi Başkanlığı tarafından Bandırma-Bursa-Yenişehir-Osmaneli Yüksek Standartlı Demiryolu Hattı İnşaatı ile Elektromekanik Sistemlerin Temini yapım işi, Mersin-Adana-Osmaniye-Gaziantep Yüksek Standartlı Demiryolu Hattı İnşaatı İşi ile Elektromekanik Sistemlerin Temini yapım işi ve söz konusu iş için alınan Kontrollük, Danışmalık ve Mühendislik Hizmetleri hizmet alımı işi 4734 sayılı Kanun’un 21’inci maddesinin (b) bendine göre pazarlık usulüyle ihale edilerek sözleşmeye bağlanmıştır. İşlerin ihale onay belgeleri incelendiğinde, sadece ilgili yapım işinin Kanun’un 21’inci maddesinin (b) bendine göre pazarlık usulüyle yapılmasının zorunluluk arz ettiğinin belirtildiği görülmüştür. Kanun’da öngörülen hangi şartlara dayanılarak istisnai pazarlık usulünün tercih edildiğine ilişkin ek bir gerekçelendirme yapılmamış ve temel ihale usulleri ile ihale edilen diğer benzer yapım işlerinden yapım tekniği açısından nasıl bir farklılık gösterdiği de belirtilmemiştir. Sadece Kanun maddesinin aynen yazılmasının gerekçe olarak kabul edilemeyeceği, ilgili maddedeki hangi şartların hangi gerekçelerle sağlandığının bilgisinin de yer alması gerektiği ve anılan gerekçelerin yeterli olmadığı düşünüldüğünden, söz konusu işlerin pazarlık usulü ile ihale edilmesinin mümkün bulunmadığı değerlendirilmektedir.”
(https://www.sayistay.gov.tr/reports/download/3571-ulastirma-ve-altyapi-bakanligi)
- Ayrıntılarına Sayıştay’ın (https://www.sayistay.gov.tr/reports/download/3571-ulastirma-ve-altyapi-bakanligi) adresinden ulaşılabilecek raporun medyaya yansıması da şu şekilde olmuştur:
“BirGün’ün Sayıştay raporlarındaki tespitlerden yararlanarak yazdığı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da belgelerini açıkladığı Bandırma-Bursa-Yenişehir-Osmaneli Yüksek Standartlı Demiryolu Hattı İnşaatı ile Elektromekanik Sistemlerin Temini yapım işinin verildiği Kalyon İnşaat’ın bakanlığa bonkör davrandığı ortaya çıktı. Şirket, şantiyede değil Ankara’da kullanılan lüks araçların da aralarında bulunduğu çok sayıda araç, büro malzemeleri hediye etti, bürokratların ‘layıkıyla ağırlandığı’ yurtiçi ve yurtdışı geziler organize etti.
“Sayıştay’ın Ulaştırma Bakanlığı’nın 2020 yılı denetim raporunda yer alan tespitlere göre, bakanlık Kalyon İnşaat’tan ihale ile ilgili olmayan çok sayıda mal ve hizmet aldı.
“Denetçiler, tartışmalı ihalenin sözleşmesinde ‘işin gerektirdiği ihtiyacı ve kapsamını aşacak şekilde birçok otomobil ve ofis gerecini temin etmeyi gerektiren hükümler’ bulunduğunu tespit etti.
“Buna göre, sadece bu ihale için şirketten alınan otomobiller ile ofis gereçleri şöyle:
“‘5’i lüks 20 araç 4 minibüs, 90 masaüstü bilgisayar, 50 dizüstü bilgisayar, 60 tablet, 70 hatlı cep telefonu, 40 hatlı dijital telefon, 13 televizyon, 8 projeksiyon, 35 yazıcı, 4 cilt makinası, 6 evrak imha makinası, 4 kesintisiz güç kaynağı, 4 dijital fotoğraf makinası.’ Raporda, bu araçlar ile malzemelerin Bakanlık merkez teşkilatınca kullanıldığı ve ihale edilen işin hayata geçmesi ile ilgisi olmadığı bilgisine de yer verildi. Mevzuatın bu tür alımları yasakladığı belirtilerek, ‘Kamu idarelerinin genel ve sürekli ihtiyaçlarının nasıl temin edileceği ilgili mevzuatımızda düzenlenmiştir. Yapım işi ve mal alımı sözleşmelerinin bu düzenlemeleri ikame edecek veya etkisiz hale getirecek şekilde kullanılması mümkün değildir’ denildi.
“Bakanlık ile şirket arasındaki ilişkiler sadece mal alımı ile sınırlı kalmadı, personel istihdamına ilişkin hükümlere de sözleşmede yer verildi. Denetçiler, işin kapsamını aşacak şekilde çok sayıda ve farklı niteliklerde 61 personel istihdam edildiğini tespit etti.
“Bakanlığın bu kişilere ödeme yapmadığı savunmasını haklı bulmayan Sayıştay, şirketlerin bunu maliyete eklediğini, ‘ücretsiz’ istihdamın hayatın olağan akışına aykırı olduğunu ifade etti.
“LAYIKIYLA AĞIRLAMA
“Diğer pazarlıkla ihale edilen işlerde olduğu gibi bu işte de bürokratların yurtiçi ve yurtdışı gezilerde layıkıyla ağırlanmasını şart koşan hükümler de yer aldı. Yurtdışında 300 adam/gün, yurtiçinde de 250 adam/gün hesabıyla bakanlık personelinin yurtiçi ve yurtdışında teknik inceleme gezilerine götürülmesi şart koşuldu. Bu kişilerin ulaşım, konaklama ve yemek gibi ihtiyaçlarının karşılanacağı ‘layıkıyla ağırlanacakları’ sözleşmeye yazıldı.
***
“Pazarlıkla yapılamaz
“Denetim raporunda ayrıca, bu ihalenin pazarlıkla yapılmasının mümkün olmadığı vurgulandı. Bakanlığın işin ivedi olarak yapılması zorunluluğundan söz ettiği bildirilerek, şunlar ifade edildi: “İmalatların bitirilmek üzere olduğu ve bekleyemeyeceği bilgisi sadece İdarenin bir öngörüsü olup, hâlihazırda bitmemiş olan imalatların açık ihale usulü ile yapılması yerine pazarlık usulü yapılması arasında geçecek süre kadar beklenilemeyeceğine ilişkin teknik bir rapor da sunulmamıştır. Kaldı ki söz konusu yapım işlerinin büyük bir bölümü TCDD tarafından daha önce ihale edilerek yapımına başlanıldığı halde tasfiye edilerek Altyapı Genel Müdürlüğü (AYGM) tarafından tekrar ihale edilmiştir. Dolayısıyla, tasfiye sürecinde ve yapılmayan imalatların belirlenerek AYGM tarafından yeniden ihale edilmesi süreçlerinde geçen süreler idarenin planı ve bilgisi dahilindedir.” (https://www.birgun.net/haber/aldikca-costu-costukca-verdi-374979)
SUÇ NİTELEMELERİ :
- İki ihale arasındaki 6 milyar lira tutarındaki farkı ve sonrasında ihaleyi alan Kalyon İnşaatın ihale tutarı kadar vergiden muaf tutulması, Sayıştay Raporlarına da yansıyan Pazarlık Usulü ile Ayrıcalıklı ve Kamu İhalelerinde Kamuoyuna yansıdığı üzere kayrılan Kalyon İnşaata verilmesi; bütün şüphelilerin TCK 158/1 d-e maddelerine göre “Nitelikli Dolandırıcılık” suçlarını işleyerek kamuyu zarara uğrattıkları kanaatini oluşturmuştur.
- Sayıştay Raporlarına da yansıdığı üzere, ihaleye fesat karıştırıldığı, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunuve 2886 sayılı Devlet İhale Kanununa aykırı davranılmasından anlaşılmaktadır. “Kamu kurumu veya kuruluşları adına yapılan mal veya hizmet alım veya satımlarına ya da kiralamalara ilişkin ihaleler ile yapım ihalelerine fesat karıştır”mak suçlarını işleyenlerin TCK 235 hükümlerine göre cezalandırılmaları gerektiği düzenlenmiştir.
- Sayıştay Raporuna ve dolayısıyla Kamuoyuna yansıyan İhaleyi düzenleyen Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına, Kalyon İnşaat Yetkilileri tarafından verilen “hediyeler” TCK 252’de tanımlanan Rüşvet suçuna işaret etmektedir.
- Oluşan 6 milyar liralık kamu zararı nedeniyle İhalenin Devlet tarafında yer alan şüpheliler açısından TCK 257’de tanımlanan “Görevi Kötüye Kullanma” suçunun oluştuğu görülmekle soruşturma açılması gerekmekle Kamuoyunun vicdanının rahatlatılmalı, kamu zararı giderilmelidir.
- Sayıştay Denetçileri gerekli tespitleri yaparak kanuna aykırılıkları raporlarına yansıtmıştır. Bu durumdan bilgisi olan Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Bürokratları hakkında, bu ihaledeki yolsuzlukları, ihale mevzuatına aykırılıkları gerekli makamlara bildirmemekle, TCK 279’da tanımlanan “Kamu görevlisinin suçu bildirmemesi” suçu doğrultusunda soruşturma açılması talep olunur.
SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıkladığımız ve Cumhuriyet Savcılığınca re’sen araştırılacak sebeplerle, şüphelilerin eylemlerine uyan suçlardan yargılanıp cezalandırılması amacıyla haklarında gerekli soruşturmanın yürütülerek Kamu Davası açılmasını Müvekkil Parti adına vekâleten arz ve talep ediyoruz. 30.01.2022
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNAN
HALKIN KURTULUŞ PARTİSİ GENEL BAŞKANLIĞI VEKİLLERİ
Av. Metin BAYYAR – Av. Sait KIRAN – Av. Azime Ayça OKUR – Av. Doğan ERKAN
