Parsel parsel yok ettiler Atatürk Orman Çiftliği’ni, kalanını otoparka dönüştürüyorlar… Bu talan için Partimiz suç duyurusunda bulundu!

AKP’giller’in dertleri belli. Mustafa Kemal’in izini tozunu bu ülkenin, bu halkın hafızasından silmek. Mustafa Kemal ve Silah Arkadaşlarıyla simgeleşen ne varsa yok ediyorlar. Pervasızca, acımasızca, insafsızca, vicdansızca saldırıyorlar…

Mustafa Kemal’le simgeleşen doğa harikasıydı Atatürk Orman Çiftliği. Doğa harikalığı, bataklıktan ormana, tarımsal ve zirai üretim yapılan bir toprağa dönüştürülmesinden geliyor. Ankara’nın, Ankaralıların nefes aldığı bir oksijen kaynağıydı AOÇ. Mustafa Kemal’in çabasıyla, takibiyle, bağışıyla doğa harikası oldu. Ama AKP’giller ve Reisi Mustafa Kemal düşmanıydı, insan, hayvan, bitki, doğa düşmanıydı. Ve AOÇ’de Mustafa Kemal vardı, insan vardı, hayvan, bitki, doğa vardı. Saldırılmalı, yok edilmeli, betonlaştırılıp, rant alanına dönüştürülmeliydi.

Halkçı Ozanımız Mahsuni Şerif’in dediği gibi:

Parsel parsel eylemişler dünyayı

Bir dikili taştan gayrı nem kaldı…

O kadar acımasızlar, o kadar vicdansızlar ki AOÇ’den geriye bir dikili taş bile bırakmıyorlar. Önce Kaçak Saray, ardından ABD Büyükelçiliği, şimdi de Otopark…

İhale açmış AOÇ Müdürlüğü. Otopark yapılacakmış çiftlik adına kalan ne varsa. Bu tarım ve zirai amaçlarla kullanılması için AOÇ’yi kuran Mustafa Kemal’in hatırasına ihanettir, Ankara’ya, Ankaralılara ihanettir, doğaya, insana, hayvana, bitkiye ihanettir. Ama AKP’giller ve Reisi alışkınlar, doğaları gereği bu ihanetleri yapmaya.

Partimiz AOÇ’nin talan edilmesine daha önceden yaptığı suç duyurularına bir yenisini daha ekledi. AOÇ’nin otopark yapılarak ranta açılmasına karşı da suç duyurusunda bulundu.

Suç duyurusu sonrası Partimizin Avukatı, Ankara İl Başkanı Sait Kıran Yoldaşı’n yaptığı açıklama aşağıdadır:

***

AKP’giller’in vurgun, talan ve soygun hırsları dinmek bilmiyor. Mustafa Kemal’in halkımıza bağışladığı AOÇ’yi (Atatürk Orman Çiftliği’ni) parsel parsel yok eden AKP’giller, en son yeni bir ihaleyle yaklaşık 74.000 m² alanı da yandaşlarına peşkeş çekmek hazırlığı içerisindeler.

Bilindiği gibi AOÇ Mustafa Kemal Atatürk tarafından 11 Haziran 1937 tarihli bir tezkereyle şartlı bağış yapılmıştır. Bu şartlı bağışa göre; AOÇ üzerindeki bütün zirai işletmeler, donanımlarıyla birlikte bir zirai üretim birimi olarak korunması ve işlevliğinin devamı şartıyla hazineye devredilmiştir. Bağış senedinde Mustafa Kemal ayrıca çiftlikte arazi ıslahı ve düzenlemesi yapılması, çevrenin güzelleştirilmesi, halka gezecek, eğlenecek ve dinlenecek sağlıklı yerler sağlanması, halka nefis ve katıksız gıda maddesi üretilmesi ve temini amacını gütmüştür. Ne yazık ki Parababaları iktidarları Mustafa Kemal’in bu açık, halksever, halkçı tutumunu göz ardı etmişler ve AOÇ’yi parça parça parsellemişlerdir.

Özellikle son 19 yıllık AKP İktidarı döneminde bu aynı zamanda ideolojik bir saldırıya dönüşmüş, bir yandan yandaşlarına peşkeş çekerken, bir yandan da Mustafa Kemal’in Cumhuriyetimize kazandırdığı bütün değerleri yok ettikleri gibi AOÇ’yi de ideolojik amaçla yok etme hedefi gütmüşlerdir.

En son 74.000 m² alan yine yandaşlara peşkeş çekilecektir. Hem de açıkça son Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 2016’ya 4419 esas sayılı kararı ile AOÇ’de yapılan Kaçak Saray’ın kaçak olduğu tescil edilmişken; aynı zamanda ABD Emperyalizmine peşkeş çekilen, ABD Büyükelçiliği yapılmak için peşkeş çekilen alanın da AOÇ’den peşkeş çekilmesinin yasadışı olduğu ortaya çıkmışken; bu yeni vurgun ve talan çalışması, AKP’giller’in yasa, hukuk tanımazlığını, Cumhuriyet’e ve Mustafa Kemal’in anısına saygısızlıklarında pervasız davrandıklarını göstermektedir.

Halkın Kurtuluş Partisi olarak bugüne kadar AKP’giller’in yaptığı bütün vurgun, talan ve yasadışılıklarına karşı mücadele ettiğimiz gibi AOÇ’nin yeni talanına karşı da Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduk. Normalde Cumhuriyet Başsavcılıklarının Cumhuriyetin temel değerlerinin yok edilmesine ve yasalara açıkça aykırı bu davranışlara karşı kendiliğinden davranışa geçerek soruşturma yürütmeleri ve ilgililerin cezalandırılması için kamu davası açmaları gerekmektedir. Ne yazık ki AKP’giller’in hukuk bürolarına dönüşmüş yargıdan bunu beklemek; ölü gözünden yaş beklemeye dönüşmüş durumdadır.

Ama biz Halkın Kurtuluş Partisi olarak yine de hem Tarihe not düşmek, hem de ilgilileri ve ilgililer hakkında gerekli soruşturmayı yapmayan kişilerin suçlarını kayıt altına almak anlamında bu suç duyurularında bulunuyoruz, bulunmaya devam ediyoruz. İnanıyoruz ki er geç bu ülkede gerçek demokrasi tesis edilecek ve bu kişiler bağımsız mahkemelerde, emri sadece yasalardan ve vicdanından alan bağımsız mahkemelerde yargılanacak ve hak ettikleri cezaya çarptırılacaktır.

Halkın Kurtuluş Partisi bu uğurda mücadeleye devam ediyor, etmeye devam edecek.

Halkız, Haklıyız, Yeneceğiz!

16 Şubat 2021

HKP Genel Merkezi