Oktay Ekinci’yi kaybettik
Bu bayram gününde ne yazık ki acı bir haberle sarsıldık. Mimarlar Odası eski başkanı ve Cumhuriyet Gazetesi yazarı Oktay Ekinci’yi kaybettik.
Oktay Ekinci, namuslu, yurtsever, antiemperyalist, Mustafa Kemalci bir aydındı. Yüksek mimar olan Ekinci, Parababalarının çevre, şehircilik ve doğa katliamlarına karşı yaptığı çalışmalarıyla bilinirdi. “Çevremiz de Demokrasi Bekliyor”, “İnsan Hakları ve Çevre”, “Bütün Yönleriyle Taksim Camisi Belgeseli”, “Şeriatın Kravatlı Başkanı”, “Yüzyılın Direnişçisi Küba Devrimi ve Tarih Bilinci” gibi Parababaları düzenini eleştiren kitaplarıyla birlikte Cumhuriyet Gazetesi’ndeki köşe yazıları, insanlarımızda halkçı bir çevre ve şehircilik bilincinin oluşmasına yardımcı oldu.
Mimarlık, Tarih, şehircilik alanlarında yaptığı çalışmalar sonucunda aldığı diğer ödüller yanında; 2001 yılında, Mimarlık mirasının önemi için kamuoyu bilincine katkısı nedeniyle ICCROM’un (Uluslararası Kültürel Varlıkların Restorasyonu ve Korunması Çalışmaları Merkezi) dünya basınından örnek gösterdiği yazarlarla birlikte “Onur Ödülü”nü, 2002 yılında Mimarlık sanatının tarihsel kaynaklarının korunmasındaki çabaları nedeniyle de Türk Sanat Kurumu’nun “Yılın Sanatçıları” ödül programı kapsamında “Sanat Onur Ödülü”nü aldı.
Oktay Ekinci, kendi mesleğini, halkçı bir aydının yapması gerektiği gibi icra etti. Mesleğini büyük bir duyarlılıkla yaparken kendisini ne içinde yaşadığı toplumdan, ne de dünyadan soyutlamadı. Örneğin “Şeriatın Kravatlı Başkanı” adlı kitabında Tayyipgiller’in Ortaçağcılıkla doğa katliamlarını bir araya getirerek güzelim İstanbul’da nasıl vurgunlar ve talanlar gerçekleştirdiğini gözler önüne serdi:
“İstanbul Büyükşehir Belediyesini 1994 yılı Mart ayından bu yana yöneten Recep Tayyip Erdoğan, sadece kapatılan Refah Partisi içinde değil, belli bir ‘liberal’ kesim arasında da ‘başarılı bir yönetici’ olarak görüldü. Oysa Erdoğan’ın özellikle kentsel değerler üzerinde izlediği politika ve uygulamalara bir plancı ve mimar gözüyle bakıldığı zaman, bu ‘kravatlı’ başkanın aslında yine sadece siyasal hedefleri doğrultusunda kararlar ürettiği kolayca gözlemlenebiliyor. Yani kısaca İstanbul, yağmanın yanı sıra, bu kez de şeriat için kentsel değerlerini yitiriyor…”
“Yüzyılın Direnişçisi Küba Devrimi ve Tarih Bilinci” adlı kitabında da Küba’nın emperyalizme karşı verdiği mücadeleyi şöyle anlatıyordu:
“Bugün özgürlük adına savaş veren Küba’yı ve insanların yalnız bırakmamak, yaşadığımız yüzyılın belki de en büyük ‘insanlık erdemi’ olacak. Hele ki üçüncü bin yılın şafağının binbir türlü gerilim içinde söktüğü şu zamanda…”
Kısacası Oktay Ekinci, bilimini gerçekten halkın hizmetine sunmuş değerli bir bilim insanı, yazar, gazeteciydi. Halkın Kurtuluş Partisi olarak halkımıza, ailesine ve yakınlarına başsağlığı diliyoruz. 15.10.2013
Halkın Kurtuluş Partisi
Genel Merkezi