Milleti ahmak yerine koyan Kanunsuzlar…

Bir kez daha açıkça ve kesince ilan edelim ki; Türkiye’nin şu an ne yasal bir Cumhurbaşkanı ne Devlet Başkanı ne de Hükümeti, İktidarı vardır.

Hepsi gayrimeşrudur, hukuk ve yasalar dışına düşmüş Amerikan İşbirlikçilerinden derleşiktir ve tepeden tırnağa binbir suça batmış bulunmaktadır!

Her kim ki bunun aksini iddia eder, o da kanunsuzluğu, gayrimeşruluğu, suç ve suçluyu savunmuş olur; dolayısıyla da bu büyük suça ortaklık etmiş olur.

Daha önce de uyardık, dilekçeler verdik YSK’ye, AYM’ye. Suç duyurularında bulunduk mahkemelere, Cumhuriyet Savcılıklarına.

Dedik ki; Tayyip Erdoğan’ın hiçbir biçimde ve hiçbir okuldan alınmış herhangi bir yüksek okul diploması yoktur!

Bu sebeple de Cumhurbaşkanı ya da Devlet Başkanı seçilme yeterliliğine sahip değildir. Yani kanunun öngördüğü şartlara sahip değildir.

Bu sebeple de adaylık başvurusunun geri çevrilmesi ve bu amaca yönelik herhangi bir seçime sokulmaması gerekir.

YSK, tabiî AKP’giller’in bir yan kuruluşu haline dönüştürüldüğü için bizim bu talebimizi geri çevirdi.

16 Nisan Referandumu’nda da büyük bir kanunsuzluğa ve yasa tanımazlığa imza atmıştı YSK.

Aslında daha öncesinde de ABD Ankara Büyükelçisinin bir ziyareti sonrasında benzer bir kanunsuzluğa tevessül ederek Tayyip Erdoğan’ın Milletvekili ve dolayısıyla da Başbakan olmasını sağlamıştı.

Önceden de belirttiğimiz gibi; Tayyip Erdoğan, avanesi ve AKP’giller’i, gayrimeşru bir mücrimler topluluğu olduğu için, onların attığı hiçbir imzanın geçerliliği yoktur.

Yaptıkları her anlaşma, çıkardıkları her sözümona kanun, yayımladıkları her kararname ve yönetmelik hukuk dışıdır ve yok hükmündedir.

Yarın bütün Despotlar gibi, Kaçak Saray’da mukim şahıs da, onun AKP’giller İktidarı da devrilecektir ve bunlar hukuka bağlı, emri sadece hukuktan ve vicdanından alan mahkemeler karşısına çıkarılacaklardır!

İşledikleri tüm suçların tek tek hesabını vereceklerdir!

Bu, birincisidir…

İkincisi de şudur ki; yukarıda da belirttiğimiz gibi, her kim ki onların bu açık ve somut kanunsuzluğuna rağmen onları meşru sayar, onlarla irtibat kurar ve onlarla iş tutarsa, o da yapılan büyük kanunsuzlukta suç ortaklığına girmiş olmaktan dolayı yargılanacaktır, “suç ve suçluyu savunma” ve onlara yardım ve yataklıkta bulunma suçlarından dolayı mahkemeler karşısına çıkarılacaktır!

Halkımıza sözümüzdür!

Er veya geç bu dediklerimiz gerçekleşecektir!

Bunların 81 milyon insanımızdan oluşan halkımızı ahmak yerine koymaları son bulacaktır!

Gelecek o günler… Kesinlikle…

YSK, bildiğimiz gibi, Tayyip Erdoğan’ın 24 Haziran Seçim Tiyatrosu sonucunda Cumhurbaşkanı seçildiğini gösteren bir mazbata yayımladı. Daha doğrusu oluşturdu. İşte o kanunsuzluk belgesi:

Bu belgede imzası bulunan YSK üyeleri, aslında kendi kanunsuzluklarını, hak hukuk tanımazlıklarını, kendi imzalarıyla belgelemiş ve tescillemiş olmaktadırlar.

Yarın hesap günü geldiğinde hiç kem küm edecek, “ben aslında onay vermemiştim” şeklinde kandırmacalara yönelecek bir açık kapı bırakmamıştırlar.

Hepsi de kesinkes bu kanunsuzluğun oluşturduğu suça batmış bulunmaktadırlar…

İhtaren bildirelim ki; her kanunsuzluğun er geç gün gelir, hesabı sorulur!

Ve sorulacaktır da…

Halkız, Haklıyız, Yeneceğiz!

9 Temmuz 2018

Nurullah Ankut

HKP Genel Başkanı