Marmara Üniversitesine sorular sorduk, Tayyip Erdoğan’ın “diplomaları” ile ilgili. Yanıt; “talebin kişisel veriler kapsamında olduğu ve reşit kişinin rızası dışında üçüncü kişilerle paylaşılamayacağı…” Dolayısıyla ret…
Bu ret kararına karşı, bir üst başvuru yolu olarak, adlarının başında “Prof.” olan “büyük büyük” insanların olduğu Bilgi Edinme Değerlendirme Kuruluna başvurduk; sonuç, oybirliğiyle Ret… Gerekçe, “özel hayatın gizliliği”.
Biz Halkın Kurtuluş Partisi olarak söyleyip geçmeyiz, sonuna kadar takibini de yaparız, gidilecek yere kadar da gider, sonlandırmadan peşini bırakmayız. Artık sonunda masa mı devrilir, ev mi yıkılır, göreceğiz. Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulunun verdiği cevabın Anayasaya, uluslararası sözleşmelere, kamu düzenine; yetki, şekil, sebep, konu, maksat yönlerinden usul ve esastan aykırı olması nedeniyle ve “İleride telafisi imkânsız zararlara neden olacağı” gerekçesiyle yürütmenin durdurulması ve iptal talebi ile Ankara İdare Mahkemesinde dava açtık.
Açtığımız dava sonrası Partimizin MYK Üyesi Av. Pınar Akbina Yoldaş’ın yaptığı açıklama aşağıdadır:
***
Değerli Halkımız;
Halkın Kurtuluş Partisi, masayı devirecek asıl soru olan “Diploma Nerede?” sorusunu ısrarla sormaya devam ediyor. Bildiğimiz gibi Cumhurbaşkanlığı makamında oturan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Noterler Birliğinin 23 Mayıs 2019 tarihli kararına göre bir yüksek öğrenim diploması yok. Çünkü bu karara göre, İstanbul 15’nci Noterliğinin Kâtibi Emine Seven tarafından Recep Tayyip Erdoğan’ın diplomasının aslı değil fotokopisi onaylanmıştır. Bu nedenle Emine Seven’e disiplin cezası verilmiştir. Bu kararla diploma aslı olmadan onay işlemi yaptırılarak sahte bir evraka resmiyet kazandırıldığı alenen ortaya çıkmıştır.
İşte biz bu karara da dayanarak Bilgi Edinme Yasası çerçevesinde Recep Tayyip Erdoğan’ın diploması için birçok kuruma başvuruda bulunduk. Bu kurumlar arasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Marmara Üniversitesi de bulunmaktadır. İstanbul Büyükşehir Belediyesine yaptığımız başvuru, bu konunun özel hayatın gizliliği kapsamında olduğu gerekçesiyle reddedildi. Buna karşı açtığımız dava da en son Ankara 9’uncu İdare Mahkemesi tarafından Halkın Kurtuluş Partisi’nin dava açma ehliyeti olmadığı gerekçesiyle reddedildi.
Bugün yine Marmara Üniversitesine yaptığımız başvuru konusunda yeni bir dava açmış bulunmaktayız. Marmara Üniversitesi de aynı gerekçeyle başvurumuzu reddetmiştir. Bilgi Edinme Değerlendirme Kuruluna yaptığımız itiraz da aynı gerekçeyle reddedilmiştir. Biz dava dilekçemizde açıkça şunu sorduk:
“Bugün 85 milyonu temsil ettiği iddia edilen Cumhurbaşkanı’nın diploması nasıl bir kişisel veri olabilir?, nasıl özel hayatın gizliliği kapsamında olabilir?”
Halkın Kurtuluş Partisi gibi son üç seçime Türkiye’nin 81 ilinde 550 milletvekili ile katılmış bir partinin, Türkiye’nin en vatansever, en halksever, en doğasever partisinin nasıl dava açma ehliyeti olmaz?
İşte bugün bu soruları ve birçok soruyu sorduğumuz dava dilekçemizi göndererek davamızı açmış bulunmaktayız. Yürütmenin durdurulması ve iptal talebiyle davamızı açmış bulunmaktayız. Ve şunu söylemek istiyoruz: Biz bu davaları açmaya, suç duyuruları yapmaya devam edeceğiz. Çünkü biliyoruz ki, AKP’giller tepeden tırnağa suça batmış bir kriminal suç örgütüdür. Eninde sonunda yargılanacaklardır.
10 Kasım 2021
HKP Genel Merkezi