Maraş Katliamı 34’üncü yıldönümünde İzmir Yamanlar’da lanetlendi
12 Eylül Faşist Darbesine giden yoldaki en insanlık dışı katliamlardan olan Maraş Katliamı’nı yaptığımız yürüyüş ve basın açıklamasıyla lanetledik.
Halkın Kurtuluş Partisi, İPSD, SEV-DER, Yamanlar Spor Kulübü olarak yaptığımız anmaya, 24 Aralık Pazartesi günü Saat 18.00’da İPSD önünde toplanarak başladık. Burada oluşturulan kortejle yürüyüşe geçtik. Meşaleli yürüyüşümüzde, Maraş Katliamı’nı protesto eden dövizler ve parti bayrakları taşıdık. İPSD’nin önünden başlayan yürüyüşümüz, Yamanlar Mahallesi’nin ara sokaklarında devam etti, Kubilay Caddesi’ne çıkılarak, oradan da açıklamanın yapılacağı yere kadar yürüyüşe devam edildi. Yürüyüş boyunca Maraş Katliamı’nı lanetleyen konuşmalar yapıldı, sloganlar atıldı.
Açıklamanın yapılacağı yerde, Partimiz Bayraklı İlçe Başkanı Yusuf Gençer tarafından Maraş Katliamı’nı lanetleyen parti açıklaması okundu. Katılanların sloganlarla destek verdiği açıklamada Yusuf Gençer, “Bu katliamı CIA güdümündeki Kontrgerilla planladı, uygulayan da Kontrgerilla’nın Özel Örgütü MHP’li faşistler oldu” dedi.
Yürüyüş ve açıklama sırasında sık sık “Maraş’ın Katili Kontrgerilla”, “Maraş’ı Unutma Unutturma”, “Kahrolsun MİT-CİA-Kontrgerilla”, “Kahrolsun ABD-AB Emperyalizmi”, “Kahrolsun Faşizm Yaşasın Sosyalizm”, “Gün Gelecek Devran Dönecek Katiller Halka Hesap Verecek” sloganları atıldı.
Açıklamanın bitmesinin ardından SEV-DER’de Maraş Katliamı ile ilgili düzenlenen sinevizyon gösterimi ve söyleşiye geçildi.
Buradaki sinevizyon gösteriminin ardından SEV-DER İzmir Şubesi Başkanı Fahri Kaya, Maraş Katliamı’nı örneklerle ve günümüzle karşılaştırmalar yaparak anlattı.
Halktan söz alanların olduğu etkinlik, kısa bir müzik dinletisiyle sona erdi. 24.12.2012
İzmir’den Kurtuluş Partililer
Okunan Açıklama:
Maraş Katliamı’nı Unutmadık Unutturmayacağız!
Bugün İnsanlık Tarihinin en karanlık sayfalarından biri olan Maraş Katliamı’nın başlangıcının 34’üncü yıldönümü; insanlığın gözü önünde günlerce süren katliamda 100’ün üzerinde insan canice katledildi. Olaylar kontrol altına alındığında Maraş kan gölüne dönmüştü.
Uygulayan, Kontrgerillanın Özel Örgütü MHP.
Uygulama emrini veren ve katliamı planlayan CIA ve MİT güdümündeki Kontrgerilla.
İnsanlığa karşı en büyük suçları işleyen Kontrgerilla’nın yaratıcısı ABD ve AB Emperyalistleridir.
İnsanlıktan nasibini almamış bu güruh tarafından emir komuta zinciri içerisinde gerçekleştirildi Maraş Katliamı. Çoluk çocuk, ihtiyar genç, kadın erkek demediler, yüzden fazla insanı hunharca katlettiler. Vahşette sınır tanımadılar, ağaçlarda, katlettikleri insanlarımızı sallandırdılar, hamile kadınların karınlarını deştiler, anne karnındaki çocukları bile kurşunladılar, bıçakladılar…
Çünkü yetmemişti 12 Mart Faşizmi. 27 Mayıs Politik Devrimi’nin halklarımıza getirdiği kazanımları ortadan kaldırmak, halklarımızın uyanışına son vermek ve Sosyalizmi insanlarımızın bilincinden yok etmek için yeni bir faşizm gerekliydi. 12 Eylül Faşizmine giden yolda 5 bin masum insanımızı katlettiler, Çorum’da, Sivas’ta, Kahramanmaraş’ta gerçekleştirdikleri katliamlarla halkı sindirip, terörize ettiler.
Kontrgerilla’nın özel örgütü ve vurucu gücü faşist MHP’nin militanı Ökkeş Kenger (Şendiller) tarafından Çiçek sinemasına atılan bombayla başlattılar katliamı.
İlerici, yurtsever, devrimci avına çıkan ağzı salyalı faşistler; evlerin duvarına koydukları üç hilal işaretleriyle, özellikle de Alevi insanlarımızı hedef seçmişlerdir. Çünkü Sosyalizme en fazla güç ve kan veren kesimlerdendi Aleviler.
Maraş’tan Çorum’a, İstanbul Üniversitesi’nden 7 TİP’li genç devrimcinin katledilmesine, Balgat’a, 1 Mayıs 1977’ye, Gazi, Ümraniye ve Sivas’a kadar, daha adını sayamadığımız onlarca katliamı bu örgüt gerçekleştirdi. Yurtsever, antiemperyalist savcılardan aydınlara kadar yüzlerce insanı katletti bu canavarlar.
Nerede onlardan hesap soran?
Mahirler’i, Denizler’i kim katletti? Kim astırdı?
Kontrgerilla’nın üzerine gitmek isteyen, onurlu, yürekli, mert, laik, Yurtsever Savcı Doğan Öz’ü kim katletti?
Türkeş’lerden, Demirel’lerden, Evren’lerden, Özal’lardan, Çiller’lerden, Ağar’lardan, bilcümle devlet yöneticilerine, genelkurmay başkanlarına kadar gerçek Ergenekoncular değil mi?
Kim bunlardan hesap soruyor?..
Binlerce Kürt kardeşimizi kim katletti? Kim yerinden yurdundan etti?
Mehmet Ağar: “Bin operasyon yaptım. Yine yaparım” dedi.
Kim bu Kontrgerilla şefinden hesap soruyor?
Halklarımızı sahte “Ergenekon-Balyoz” davalarıyla aldatmak, kandırmak; böylece yurtsever, antiemperyalist, laik güçleri yıldırmak, sindirmek, tasfiye etmek istiyorlar. Gün onların günü… Onlar gülüyorlar ve bayram ediyorlar şimdi. Tıpkı Sevr’de güldükleri ve bayram ettikleri gibi. Ama bu devran böyle devam etmez. Birinci Milli Kurtuluş’ta olduğu gibi, AB-D Emperyalistlerinin ve yerli ortaklarının iğrenç hevesleri kursaklarında bırakılacaktır…
AB-D Emperyalistleri ve yerli satılmışlar cephesi Suriye ve Ortadoğu’da sürekli olarak katliamlar gerçekleştiriyorlar. AB-D uşağı Tayipgiller’le kaynaşmış durumda bulunan çapulcular ordusu (Özgür Suriye Ordusu), bu planda tetikçilik rolünü üstlenmiş durumdadır. Bunun için ülkemiz topraklarına Patriot füzeleri yerleştirmektedirler. Bilindiği gibi daha önce de Malatya Kürecik’e radar üssü kurmuşlardı. Tüm bu askeri hazırlıkların amacı Ortadoğu’da milyonlarca insanın kanının döküleceği anlamına gelmektedir. Yani emperyalistlerin tarihi katliamlar tarihidir. Onlar için İnsanın, insanî değerlerin hiçbir önemi yoktur.
Bu kan emicilerin siyasi genetik şifreleri, insanlığın çektiği acılar, yokluklar üzerine kurulu. Onların siyasi genetik şifreleri, Dehak’lar, Muaviye’ler, Yezit’ler, tarafından oluşturuldu.
Bizim siyasi genetik şifremiz, insan sevgisi üzerine kurulu. Bizim siyasi genetik şifremiz, Hacı Bektaş’lar, Spartaküs’ler, Kawa’lar, Şeyh Bedrettin’ler, Pir Sultan’lar, Nesimi’ler, Hikmet Kıvılcımlı’lar, Deniz Gezmişler, Mahir Çayanlar tarafından oluşturuldu.
O yüzden biz kazanmak zorundayız. İnsanlık tarihi kanıtlamıştır ki, Halklar Yenilmez! Zafer her zaman, insanlığın kurtuluşu için mücadele edenlerin olmuştur. İnsanlığın kurtuluşu için kendilerini feda eden devrimciler de, hep insanlığın gönlünde, bilincinde yaşamaya devam etmektedirler.
Kaybedenler ve kaybedecek olanlar da insanlığa çektirdikleri acılarla beslenen sömürgenlerdir. Onlar yok olmaya mahkûmdur. Bugün için bu sömürgenler AB-D Emperyalistleri ve yerli ortaklarıdır. İnsanlık eninde sonunda bu kan emici keneleri ortadan kaldıracaktır.
Yeni Maraş’lar, Sivas’lar yaşamak istemiyorsak; bu topraklarda, tıpkı Birinci Ulusal Kurtuluş Savaşı’mızda olduğu gibi, Halkımızla, onun bir parçası olan Bilim İnsanlarımızla, Aydınlarımızla, Ordu Gençliği’mizle ve bin yıldan beri birlikte yaşadığımız Kürt kardeşlerimizle omuz omuza vererek, AB-D uşağı hainler cephesini yenilgiye uğratmak zorundayız. Uğratacağız! 24.12.2012
Halkın Kurtuluş Partisi
Genel Merkezi