AB-D Emperyalistlerine uşaklık etmeleri sayesinde iktidara getirilen ve 18 yıldır bu uşaklıklarına devam etmeleri karşılığında iktidar koltuğunda oturtulan AKP’giller’in Kuvayimilliye’ye, onun önderleri olan Mustafa Kemal, İsmet İnönü ve silah arkadaşlarına, Tam Bağımsızlığa ve Laik Cumhuriyet’e yönelik saldırıları hız kesmeden devam ediyor.
Koronavirüs salgınının göz göre göre ülkemize doğru yaklaşmakta olduğu günlerde hiçbir tedbir almayarak insanlarımızı ölüme terk eden AKP’giller, başta Kaçak Saray’da mukim Reis’leri olmak üzere her fırsatta virüsü bahane ederek aşağılık iç dünyalarını tekrar tekrar sergilemekten; Antiemperyalist Birinci Ulusal Kurtuluş Savaşı’mızın tüm kazanımlarına, bu savaşla kazandığımız zaferin önderlerine saldırmaktan geri durmuyor. Bu büyük zaferimizin mihenk taşları olan günlerde kutladığımız bayramları yasaklıyor, din alıp satarak meczuplaştırdığı kitlelerin gözünü boyamak için sahnelediği ucuz tiyatrolarda “Dincibaşı”sına Mustafa Kemal, İnönü ve silah arkadaşları için lanetler okutuyor.
AKP’giller son olarak yayımladıkları bir genelgeyle bu kez de her yıl 30 Ağustos’ta kutladığımız Zafer Bayramı’mızı yasaklama cüretini gösteriyor! Bu sinsi ihanetlerine kılıf olarak da Koronavirüs salgınını gösteriyorlar!
AKP’giller’in, soyadıyla namütenasip İçişleri Bakanının imzasıyla 19 Ağustos tarihinde yayımlanan genelgede;
“-30 Ağustos Zafer Bayramımızın 98.yıl dönümü münasebetiyle belirtilen program dışında herhangi bir etkinlik yapılmasına müsaade edilmemesi,
“-Programın yapılacağı alanlarda Belediye Başkan Vekili görevlendirilmesi yapılan il ve ilçeler başta olmak üzere güvenlik tedbirlerinin en üst seviyede alınması” ifadeleri yer alıyor.
Ey ABD, AB ve Siyonist İsrail uşağı AKP’giller!
Bir kez olsun dürüst davranın!
Normal zamanlarda hiçbir tedbir almayıp Halkımızı ölüme terk ettiğiniz Koronavirüs salgınının arkasına gizlenmeyin!
Ulusal onura, Ulusal Kurtuluşa, Tam Bağımsızlığa düşman olduğumuz için yasaklıyoruz 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın kutlanmasını, deyin!
Hepimiz “Keşke Yunan Galip Gelseydi” özlemini bir günah çocuğu gibi karnımızda taşıdığımız için yasaklıyoruz, deyin!
Bizim ruh dünyamızda Tam Bağımsızlığa, özgürlüğe, onura, insancıl değerlere yer olmadığı için, her zerremize uşaklık işlediği için yasaklıyoruz 30 Ağustos’u, deyin!
Deyin ki Halkımız da görsün o aşağılık içyüzünüzü!
Ama ne yaparsanız yapın başaramayacaksınız!
23 Nisan’larda, 19 Mayıs’larda, 30 Ağustos’larda, 29 Ekim’lerde, 10 Kasım’larda Halkımızın Antiemperyalist Birinci Ulusal Kurtuluş Savaşı’mızın coşkusunu yaşamasına, Mustafa Kemal’le, onun mirasıyla buluşmasına engel olmayı başaramayacaksınız!
Buna izin vermeyeceğiz!
Vatanseverliğin, Halkseverliğin, Tam Bağımsızlığın, Antiemperyalist tutumun bu ülke topraklarında biricik temsilcisi olan Halkın Kurtuluş Partisi olarak buna izin vermeyeceğiz!
Bu yılki 30 Ağustos’ta da, onurla kutladığımız diğer günlerde de Antiemperyalist Ulusal Kurtuluş Savaşı’mıza, Mustafa Kemal’e, İsmet İnönü’ye ve Kuvayimilliyeci önderlere sahip çıkmaya ne pahasına olursa olsun devam edeceğiz!
“Anıtkabir’in ilaçlanması”, “Koronavirüs salgını” gibi sinsice yalanlarla engellemeye, unutturmaya çalıştığınız Antiemperyalizm ve Tam Bağımsızlık ilkesini sonuna kadar savunmaya, bu uğurda ne gerekiyorsa yapmaya devam edeceğiz. Çünkü biz Türkiye Devrimi’nin Önderi Hikmet Kıvılcımlı’nın ifadeleriyle “Vatan aşkını söylemekten korkar hale gelmektense ölmek yeğdir!” diyen Gerçek Devrimcileriz.
Hodri meydan!
Halkız, Haklıyız, Yeneceğiz!
22 Ağustos 2020
HKP Genel Merkezi