Kadın düşmanı Ortaçağcı AKP’giller’in kanunsuz bir şekilde, tek taraflı olarak İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesinin Danıştay tarafından “hukuka uygun” bulunmasını İstanbul, İzmir ve Ankara’da protesto ettik.
Türkiye; Kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesinde, suçluların cezalandırılmasında önemli bir reform ve mevzi olan, tam adı “Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi” olan İstanbul Sözleşmesi’nden, tepeden tırnağa suça batmış kriminal bir örgüt olan AKP’giller’in Reisinin aldığı bir kararla hukuksuz bir şekilde çekilmişti. Yapılan tüm itirazlara rağmen Danıştay bu hukuksuzluğu “hukuka uygun” buldu ve Türkiye İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmış oldu.
AKP’giller’in hukuk bürolarına dönüşen Yargı, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararını hukuka uygun bularak Ortaçağcı Faşist Din Devletine gidişin önünü daha da açmıştır. İstanbul Sözleşmesi’nden çekilen AKP’giller’in bu hukuksuzluğunu, laiklik ve kadın düşmanlıklarını Kurtuluş Partili Kadınlar olarak protesto eylemlerimizle teşhir ettik ve bundan sonra da teşhir etmeye devam edeceğiz.
Kurtuluş Partililer olarak bir gece yarısı kararnamesiyle “İstanbul Sözleşmesi’ni” fesheden AKP’giller’in Reisine ve bunu hukuka uygun bulan Danıştaya karşı tek vücut haykırdık:
İstanbul Sözleşmesi’nin Feshi Hukuksuzluktur, Laiklik ve Kadın Düşmanlığıdır!
İstanbul
İstanbul’dan Kurtuluş Partili Kadınlar olarak 4 Ocak Çarşamba günü İstanbul Kadıköy’de yaptığımız eylemimiz HKP Merkezi Kadın Çocuk Komitesi üyesi Yoldaş’ımız Safiye Arslan’ın yaptığı açış konuşmasıyla başladı.
Arslan konuşmasında; AKP’giller hedef 2023 dediler ve 2023’te halkımıza ölümlerden ölüm beğendireceklerini gösterdiler. Sefalet Ücreti olan yeni Asgari Ücret, emekli ve memur maaşlarına yapılan sefalet zammı 2023’ün ilk icraatlarından oldu.
Kadın düşmanlığında da 2023 yılında hız kesmiyor AKP’giller. Danıştay İstanbul Sözleşmesi’nin feshini hukuka uygun bularak AKP’nin hukuk bürosu gibi çalıştığını bir kez daha göstermiştir. İşte bugün Danıştayın yaptığı hukuksuzluğu protesto etmek için burada toplandık, dedi.
Açış konuşmasının ardından yapılan HKP Merkezi Kadın Komitesi’nin hazırlamış olduğu basın açıklamasını HKP İstanbul İl Kadın Komitesi Üyesi Yoldaş’ımız Ayla Şahbaz okudu.
İzmir
İzmir’de 5 Ocak Perşembe günü akşam 18.00’da Karşıyaka Çarşı Girişi’nde bir araya gelen Kurtuluş Partililer olarak sloganlarla Danıştayın bu hukuksuz kararını protesto ettik. Burada basın açıklaması HKP Merkezi Kadın Çocuk Komitesi üyesi Yoldaş’ımız Prof. Dr. Özler Çakır tarafından yapıldı.
Yoldaş’ımız 2023 yılına yoksulluk, işsizlik, pahalılık, iş cinayetleri ve kadın katliamları ile girildiğini, 2023’ün daha ilk haftasında İzmir Aliağa’da iş cinayeti ve Kütahya’da bir kadının katledildiğini söyledi.
Ülkemizin ABD-AB Emperyalizminin Büyük Ortadoğu hain planı çerçevesinde 21 yıldır ülkenin başına çöreklendirilen ve Tefeci-Bezirgân Sermayenin iktidardaki siyasi temsilcisi olan Ortaçağcı gerici AKP’giller eliyle yangın yerine çevrildiğini belirterek, bundan en çok da çocukların ve kadınların etkilendiğini ifade etti. Özler Çakır Yoldaş’ımız konuşmasının devamında basın açıklamasını okudu.
Prof. Dr. Özler Çakır yoldaşımız konuşmasından sonra sözü Partimiz Genel Sekreter Yardımcımız ve İzmir İl Başkanımız Av. Tacettin Çolak’a verdi.
Tacettin Çolak Yoldaş’ımız konuşmasına eylemimizi izleyen, sloganlara katılan özellikle kadınlara cesaretlerinden dolayı teşekkür etti ve cesaretin bulaşıcı olduğunu cesaret vatanının kazanılması ile birlikte zaten sorunların da birer birer çözüleceğini belirtti.
İstanbul Sözleşmesi ile ilgili olarak da bu sözleşmenin AKP iktidarı tarafından Avrupa Birliği’ne, dünyaya şirin gözükmek için bir aldatmaca ile imzalanan bir sözleşme olduğunu, sonrasında da Ortaçağcı tarikat ve cemaatlerden beslendiği için onların baskılarına dayanamayarak İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede hukuksuzca Meclisin aldığı kararı yok saydıklarını ve sözleşmeden çıktıklarını belirtti.
Dünyada bir hukukun işlediğini aslında bu hukukun Türkiye’de de olduğunu, bir kanun hangi yöntemle kabul edilip uygulanmışsa, aynı yöntemle de geri alınacağını yani Meclisin bir kanunla uygun bulduğu bir sözleşmenin ancak Meclis tarafından çıkartılan yeni bir kanunla yürürlükten kaldırılacağını belirterek hukuki ve yasal durumu anlattı.
Tacettin Çolak Yoldaş’ımızın konuşmasının ardından eylemimiz sloganlarla sona erdi.
Ankara
Ankara’da eylemimiz 5 Ocak Perşembe günü akşam 18.30’da HKP Genel Merkezi önünde gerçekleşti. Burada basın açıklamasını HKP Ankara İl Yöneticisi ve Kadın Çocuk Komitesi Üyesi yoldaşımız Reycan Çakır okudu.
Aynı gün can Yoldaş’ımız Türkan Bayyar kanser illetine yenik düşerek bedence aramızdan ayrıldı. Aynı zamanda O’nun anısına ve mücadelesine saygıyla da bu eylemimizi gerçekleştirdik.
Yaptığımız eylemlerimizde, “Danıştayın İstanbul Sözleşmesi Kararı Ortaçağcı Faşist Din Devletine Gidişin Adımıdır” yazılı ozalit ve “İstanbul Sözleşmesi Davamızın Arkasındayız”, “Kadının Kurtuluşu İşçi Sınıfının Kurtuluşundan Bağımsız Değildir” “Gün Gelecek Devran Dönecek AKP Halka Hesap Verecek”, “Kadın Erkek El Ele Kurtuluş Partisine”, “Şeriat Ortaçağdır” dövizleri açıldı.
Kurtuluş Partililer basın açıklamaları sırasında sık sık “Kadına Yönelik Şiddete Hayır”, “İstanbul Sözleşmesi’nin Feshi Hukuksuzluktur”, “Kadının Kurtuluşu Sosyalizmde”, “Şeriat Ortaçağdır” “Ne Şeriat Ne Feminizm, Kadının Kurtuluşu Sosyalizmde”, “Laiklik Yoksa Özgürlük Yoktur”, “Laiklik Kadının Özgürlüğüdür”, “Yaşasın Halkın Kurtuluş Partisi”, ”Halkız Haklıyız Yeneceğiz” sloganlarını attılar.
***
Eylemlerimizde okunan basın açıklamasının tam metni aşağıdadır:
İstanbul Sözleşmesi’nin feshini hukuka uygun bulmak hukuksuzluktur! Kadın düşmanlığıdır!
Değerli Halkımız;
Hepimizin İstanbul Sözleşmesi olarak bildiği ‘Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi’ni ilk imzalayan ülke Türkiye olmuştu. Her fırsatta bununla övünen AKP’giller’in Reis’i bir gecede 20 Mart 2021 tarihinde yasalara, anayasaya, hukuka aykırı bir şekilde İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararı almıştı.
Bu hukuksuzlukla ilgili olarak Danıştay’da ilk dava açan partimiz olmuştu. 2 Ocak 2023 günü Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu AKP’giller’in Reis’inin bir gecede aldığı kararı ‘hukuka uygun’ olduğu yönünde karar verdi. Gerekçesini henüz bilemiyoruz. Açıklanmadı.
Böylelikle AKP’giller’in hukuk bürolarına dönüşen yargı, ne yazık ki bir hukuksuzluğa daha imza attı. Böylece Türkiye İstanbul Sözleşmesi’nden resmen ayrıldı.
Kadın düşmanı Ortaçağcı AKP’giller’in kanunsuz bir şekilde, tek taraflı olarak İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesinin Danıştay tarafından “hukuka uygun” bulunması ülkemizde yargı bağımsızlığının olmadığını bir kez daha ortaya koymuştur.
AKP’giller’in emir erine dönüşen Danıştayın bu kararı kabul edilemez!
Şu çok iyi bilinmelidir ki İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararının ‘hukuka uygun’ bulunması demek;
AKP’giller’in Reis’inin tek başına aldığı kararlarla ülkenin kaderini belirlemesinin önünü tamamen açmak demektir!
Recep Tayyip Erdoğan’a TBMM’yi ilga, Lozan’dan, Montrö Sözleşmesi’nden, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nden çekilebilme yetkisi vermek demektir.
Kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddetin önünün tamamen açılması demektir!
Kısacası Ortaçağcı Faşist Din Devleti’ne giden yola büyük bir taş daha döşemek demektir!
İstanbul Sözleşmesi’ni istemeyen AKP’giller, tarikatlar, cemaatler şunu çok iyi biliyorlardı ki
İstanbul Sözleşmesi varsa; rahatça küçücük kız çocukları ile evlenemeyeceklerdi, gerici vakıflarda, tarikatlarda, Kur’an Kurslarında, derneklerde çocuklara rahatça tecavüz edemeyeceklerdi, kadınları istedikleri gibi dövemeyecek, taciz edemeyecek, öldüremeyeceklerdi. İşte bu yüzden İstanbul Sözleşmesi’ni tek adam rejimi eliyle bir gecede feshettiler ve devamında kendi hukuk bürolarına dönüştürdükleri yargı bu hukuksuzluğu onadı.
Kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesinde, suçluların cezalandırılmasında önemli bir etkisi bulunan İstanbul Sözleşmesi bir nebze de olsa kadınlarımıza nefes aldırıyordu.
Bakın 2022 verilerine göre toplam 334 kadın erkekler tarafından katledildi. Ayrıca 245 kadının ölümü şüpheli bulundu. Rakamlar bu kadar korkunçken, geçtiğimiz haftalarda Hiranur Vakfı’nın kurucularından Yusuf Ziya Gümüşel’in kızını 6 yaşında evlendirdiği, yıllarca devam eden bu işkencede, mağdur kızcağızın birkaç defa şikâyetçi olduğu ancak sonuç alamadığı ortaya çıktı. Olayın sosyal medyaya düşmesi sonrası toplumda yaşanan infial ve tepkiler sonucunda zanlılar tutuklanabildi. Yine geçtiğimiz günlerde Manisa’da Necati Akpınar, dini nikâhla yaşadığı kadını öldürdüğü iddiası ile tutuklandı. Basında, şahsın daha önce evlendiği iki karısını da öldürdüğü için ceza aldığı ama her nasılsa tahliye olduğu haberleri yer aldı. Ve serbest kalan bu cani, bir kadını daha hayattan koparttı. Bu ve benzeri o kadar çok olay yaşanmaktadır ki ülkemizde, saymakla bitiremeyiz.
Her gün bir yenisi eklenen kadına yönelik şiddetten ve katliamlardan; ülkemizi Ortaçağcı Faşist-Din Devleti’ne götürmek isteyen kanlı, pislik ellerine kadınlarımızın saçlarını dolayan Amerikancı AKP’giller İktidarı kadar, onların yollarını açan, onlara her türlü desteği veren Amerikancı Muhalefet de sorumludur.
Kurtuluş Partili Kadınlar olarak haykırıyoruz: Kadın düşmanı AKP’giller’e de getirmek istedikleri şeriat yargısına da HAYIR diyoruz!
Bizler AKP’giller’in ve onların yandaşlarının her türlü haksız ve hukuksuz uygulama ve kararlarına karşı mücadelemizi sürdüreceğiz.
Kadınları, Ortaçağ karanlığına götürmek isteyen AKP’giller’in kadın düşmanı politikalarını teşhir etmeye devam edeceğiz.
Kadınlarımızın kurtuluş mücadelesinde İstanbul Sözleşmesi bile yetersizken, kadınlarımızı daha da geriye, Ortaçağ’ın dehlizlerine götürme çabasına karşı, İşçi Sınıfı Bilimi ile bilinçlenen biz kadınlar, “İstanbul Sözleşmesi Yetmez; Devrim Olmadan Kadın Sorunu Çözülmez!” şiarıyla çifte sömürüden, Ortaçağcı gericilikten, emperyalist düzenden kurtulana dek erkek yoldaşlarımızla birlikte, el ele savaşmaya devam edeceğiz!
Danıştayın Kararı Hukuksuzdur!
Laiklik Kadının Özgürlüğüdür!
Şeriat Ortaçağ’dır!
Kadın Erkek El Ele Kurtuluş Partisi’ne!
Kadının Kurtuluşu İşçi Sınıfının Kurtuluşundan Bağımsız Değildir!
5 Ocak 2023
Kurtuluş Partili Kadınlar