HKP’li Kadınlar AB-D Emperyalistlerine, Ortaçağcı gericiliğe ve AKP’giller’e karşı 8 Mart’ta alanlardaydı
Bursa
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, gerek İl Örgütümüzün tek başına yaptığıü, gerekse diğer kurumlarla ortak yapılan farklı etkinliklerle Bursa’da da kutlandı.
Birleşik Kamu İş’e bağlı Büro İş, Eğitim İş ve Genel Sağlık İş Sendikalarıyla, Cumhuriyetçi Kadınlar Derneği, Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği, Hasta ve Yakınlarının Hakları Derneği ve Halkın Kurtuluş Partisi’nin oluşturduğu “Bursa Emekçi Kadınlar Birliği Platformu” aracılığıyla ilk olarak CHP Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu ile Birleşik Kamu İş MYK üyesi Semra Pektopal’ın konuşmacı olarak katıldığı “Türkiye’de Kadın Olmak” konulu Panel, Nilüfer Dernekler Yerleşkesinde gerçekleşti.
4 Mart 2017 tarihinde gerçekleşen panelde güncel kadın sorunları ve Anayasa değişikliği konusunda değerlendirmeler yapıldı.
***
Emekçi Kadınlar Günü etkinliğimizin ikincisi Parti İl binamızda gerçekleşti. Kadın temalı sinevizyon gösteriminin ardından sunuma geçildi.
Sunumu yapan Kadın Yoldaş’ımız kısaca Kadın Sorunu’nu tarihsel olarak ele alıp kadının alt edilme sürecini örneklerle anlattı.
Konuşmada Kadının Türkiye’deki sömürülüşü, özellikle Tefeci-Bezirgân Sınıfın kadını nasıl yok saydığı Usta’mız Hikmet Kıvılcımlı’nın “Kadın Sosyal Sınıfımız” adlı makalesinden alıntılarla anlatıldı. Kadına dair istatistikî verilerle zenginleşen sunumda özetle şu bilgiler paylaşıldı:
Dünya Ekonomik Forumu’nun yıllık kadın-erkek eşitliği raporunda Türkiye 142 ülke arasında 130’uncu oldu. Kadınların istihdama katılım oranları gelişmiş ülkelere göre 2.5 kat daha az. Ekonomik aktivitelere katılım oranı açısından Türkiye dünyada 132’nci sırada. Kadına yönelik şiddet artmış durumda. 100 kadından 47’si şiddet görüyor. 2002-2015 yılları arasında 5406 kadın, cinayete kurban gitti.
Konuşma Parti Programımızda yer alan şu sözlerle sona erdi:
“Kadının çifte sömürüsüne son vermenin yolu Kadının sosyal hayatın her alanında en aktif biçimde yer almasını sağlamaktır. Kadın ekonomik ve siyasi hayatta da erkeğe eş görev alacak ve kadın erkek eşitlenecektir. Kadının kurtuluşunun son aşaması da on bin yıldan gelen kökleşmiş kadını aşağılayan kültür ve geleneğin yok olması ile sağlanacaktır.”
Özellikle işçi arkadaşlarımızın yoğun katılımıyla gerçekleşen etkinlik katılımcıların da konuyla ilgili duygu ve düşüncelerini aktarmasıyla sona erdi.
Konuşma sonrası müzik dinletisine geçildi ve kadın yoldaşların hazırladıkları ikram ile son buldu.
***
8 Mart Çarşamba günü ise “Bursa Emekçi Kadınlar Birliği” tarafından açık alanda yapılması planlanan basın açıklaması Bursa Kent Meydanı’nda gerçekleştirildi. Ancak, ne yazık ki, bu eylem öncesinde çoğunluk kurumun tersi düşüncesine rağmen, birlik bileşenlerinden Eğitim-İş Sendikası Bursa Şube Başkanı ve Cumhuriyetçi Kadınlar Derneği Başkanı’nın antidemokratik tavrıyla karşılaştık.
Bu iki kurum temsilcisi ilericiliğe, aydınlığa ve demokratlığa yakışmayacak şekilde, basın açıklamasında kurumları ifade edecek flama ve benzeri materyallerin olmaması yönünde bir dayatmada bulundular. Bu iki yöneticiye tavırlarının doğru olmadığını, tek adam rejiminden kurtulmak isterken kendilerinin tek adam rejimini platform içinde uygulamaya çalıştıklarını belirtmemize rağmen bu geri tavır ne yazık ki devam ettirildi.
Saat 18.00’da ise açıklamanın yapılacağı alanda platformun diğer üyelerinin flama ve pankartlarını gören bu antidemokratik tavrın temsilcisi birkaç kişi, alanı terk ederek basın açıklamasından çekildiler.
Basın açıklaması ise daha coşkulu, siyasi ve sınıfsal anlamına uygun şekilde Büro İş, Genel Sağlık İş, Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği, Hasta ve Yakınlarının Hakları Derneği ile Halkın Kurtuluş Partisi’nin katılımıyla gerçekleştirildi.
Basın açıklamasını ise kurumlar adına Büro İş Bursa Şube Sekreteri Zübeyde Aydın okudu.
Bir gün önce yaşanan trafik kazasında yaşamlarını yitiren 7 kadın işçinin anılmasıyla başlayan basın açıklamasında, ülkemizin bir karanlığa doğru götürüldüğü, laikliğin tamamen ortadan kaldırıldığı, kadınların katmerli şekilde bu sömürü düzeninde ezildiği belirtildi.
Ayrıca Cumhuriyet’in ve Kurtuluş Savaşı’nın nerdeyse tüm kazanımlarının yitirildiği ifade edilirken, emperyalizme ve sömürüye karşı tek kurtuluşun kadınların ve erkeklerin örgütlü mücadelesi olduğu vurgulandı.
Basın açıklaması “Yaşasın 8 Mart”, “Kahrolsun Şeriat”, “Kadın Erkek El Ele, Örgütlü Mücadeleye” şeklinde atılan sloganlarla sona erdirildi.
Yaşasın 8 Mart!
Yaşasın Kadınların Devrimci Mücadelesi!
Her 8 Mart’ta olduğu gibi bu yıl da Kurtuluş Partili Kadınlar alanlarda 8 Mart’ı kızıllaştırdılar.
Ankara’da Yüksel Caddesi’nde Benazir Bayyar Yoldaş’ın okuduğu basın açıklamamız ile önce, 8 Mart’ı “eşit işe eşit ücret” talebi yüzünden diri diri yakılarak yaratan ABD’li 129 kadın işçiye selam durduk.
Daha sonra “Şeriat Ortaçağ’dır”, “Kadın Erkek El Ele, Örgütlü Mücadeleye” ve “Laiklik Kadının Özgürlüğüdür” sloganları ile devam ettiğimiz eylemimizde, kadını bugün köleleştiren sömürü düzenini ve iktidarın Ortaçağcı gerici politikalarını bir kez daha ortaya koyduk.
Son olarak ise bugün tacize ve tecavüze uğrayan, katledilen, psikolojik ve fiziksel şiddete uğrayan, iş hayatında ikinci sınıf insan muamelesi gören, kendisine çizilen sınırların dışına asla çıkmaması gerektiğine inandırılmaya çalışılan, şeriat özlemini ve laikliğe düşmanlığını her fırsatta açıkça dile getiren iktidarın politikaları altında ezilen ülkemiz kadınlarını, Halkın Kurtuluş Partisi’nde örgütlü mücadeleye çağırdık.
Ankaralı Kadınların yaptığımız basın açıklamasını dinledikten sonra alkışları eşliğinde eylemimizi sonlandırdık.
8 Mart Kızıldır, Kızıl Kalacak!
Türban Özgürlük Değil Esarettir!
***
İzmir’de 8 Mart dünya emekçi kadınlar gününde kurtuluş partili kadınlar olarak bildirilerimiz ve taleplerimizle alanlardaydık.
Kurtuluş Partili Kadınlar olarak 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ile ilgi Karşıyaka Çarşı’da bildirilerimizi dağıttık ve basın açıklaması yaptık.
Yoğun bir şekilde yağan yağmura rağmen çifte sömürüye karşı tepkimizi haykırdık.
“Büyük Ortadoğu Projesi (BOP)’a, Ortaçağcı gericiliğe, çifte sömürüye, kadına şiddete karşı çıktık. Ülkemizde kadın sorunu ve çözüm önerilerimizi paylaştık. Ortaçağcı gericiliğe karşı laiklik özgürlüktür, diye haykırdık. Ülkemizde AKP iktidarında iyice artan kadın cinayetlerini nedenlerinin ortaya koyduk.
Mustafa Kemal Önderliğinde kazanılan Ulusal Kurtuluş Savaşı sonunda yenilen Ortaçağcı gericilik, yeni anayasa değişikliğiyle yeniden iktidar olmaya çalışıyor. Başkanlığa hayır, Laiklik özgürlüktür, diye haykırdık.
İzmirli kadınları mücadelemize çağırdık ve hep birlikte uyanıp birleşip mücadele etme sözü verdik.
Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!