HKP İzmir İl Örgütü İzmir’in Kurtuluşunun 90’ıncı yılını kutladı
Saat 19.00’da Karşıyaka İZBAN istasyonunda bir araya gelen Halkın Kurtuluş Partisi İzmir İl Örgütü üyeleri, sloganlarla yürüyüş yaparak, çarşı iskele girişine kadar yürüdüler burada parti adına İl Sekreteri Levent Çelik bir Konuşma yaptı. ÇELİK konuşmasında , “İzmir’in Kurtuluşunun sadece emperyalistlere karşı verilmiş olmadığını, aynı zamanda yerli işbirlikçilere karşı da verilmiş bir mücadele olduğunu” söyledi. Eylem sırasında İzmir halkı alkışlarla ve sloganlara katılarak destek verdi. Eylem boyunca sık sık; “Yeni Sevr’e Karşı Yaşasın İkinci Kurtuluş Savaşı’mız”, “Emperyalistler İşbirlikçiler Geldikleri Gibi Gidecekler”,
“Gün Gelecek Devran Dönecek Tayyipgiller Halka Hesap Verecek”, “Kahrolsun ABD-AB Emperyalizmi”, “Suriye Halkı Yalnız Değildir”, “Halkız Haklıyız Kazanacağız” sloganları atıldı.
İzmir İl Örgütünün Yaptığı açıklama ektedir:
9 Eylül Emperyalistlere Karşı Kazanılan Bir Zaferdir
Yeni Zaferler Kazanmak Görevimizdir
Birinci Kurtuluş Savaşı’nın başlamasına neden olan en önemli olaylardan bir tanesi, 15 Mayıs 1919’da İzmir’in işgalidir. Kuvayimilliye’nin örgütlenmesi ve Kurtuluş Savaşı’na tüm ulusumuzun fedakârca ve kararlıca katılımıyla önderliğin bağımsızlıktan ödün vermeyen kararlı tavrı birleşince ZAFER kaçınılmazdı.
Birinci Kurtuluş Savaşı’mızın taçlandırılması da İzmir’den emperyalistlerin denize dökülmesi ile olmuştur.
Yedi düvele karşı başarılı bir Kurtuluş Savaşı veren Türk ve Kürt Halkı, devrimci Sovyet İktidarının desteğiyle 30 Ağustos’ta kazandıkları büyük zaferi an geçirmeksizin sürdürüp 9 Eylül’de emperyalist bozuntularını geldikleri yere göndermişlerdir.
Emperyalistlerin o dönemde yerli işbirlikçileri gericilerdi. Tarihten ders alınmasını gerektiren bu tabloyu iyi görmemiz gerekiyor. Çünkü bugün de topraklarımızda aynı o tablodaki oyun yeniden oynanıyor. Bunu görüp bilince çıkarıp mücadele etmek gerekir. Günümüzde de AB-D Emperyalistleri Yeni Sevr’i dayatmakta, gafiller ve hainler de onlara uşaklık etmektedir. Topraklarımız üç parçaya bölünmek istenmekte ve bunu başarmak için çeşitli oyunlar oynanmakta, AB-D Emperyalistlerinin Haçlı seferine karşı çıkanlar cezalandırılmaktadır.
Ordu “Ergenekon ve Balyoz Davası” operasyonlarıyla zayıflatılmakta, emperyalistlerin oyunlarına karşı çıkan Mustafa Kemalci, yurtsever, antiemperyalist subaylar tasfiye edilmektedir. Bu operasyonlardan bilim insanları, aydınlar da nasibini almakta, ülkede korku imparatorluğu kurulmaktadır.
Emperyalistleri kovduğumuz bu topraklarda emperyalist ajanlar, CIA ve gerici örgütler cirit atmakta, topraklarımızda kurdukları kamplarda Şeriatçı terörist yetiştirip dost Suriye topraklarında katliam yaptırmaktadırlar.
AB-D Emperyalistleri “Büyük Ortadoğu Projesi”ni adım adım yaşama geçirmektedir. Suriye olayı bunun bir parçasıdır. Topraklarımızda Füze Kalkanı kurulmasına izin verenler şimdi de Suriye’yi iç savaşa sürükleyerek “CIA İslamı Sünni Cephe” oluşturmakta sakınca görmüyorlar. Çünkü Pentagon’da planlanan senaryolar yaşama geçirilmekte, “El Kaide, Müslüman Kardeşler” gibi emperyalistlerin çıkarlarına dokunmayan şeriatçı örgütlere kucak açılmaktadır.
Birinci Kurtuluş Savaşı’nda nasıl Ortaçağcı gericiler emperyalistlerin müttefiki oldularsa ve Vahdettin ile birlikte Kuvayimilliyecilere savaş açtılarsa bugün de AB-D Emperyalistlerinin vurucu gücü olarak ihanetlerini sürdürmektedirler. Uşaklıkta sınır tanımamakta ve ideolojilerini yaymak için her tür aracı kullanmakta ve okulları imam hatiplere çevirerek çocuklarımızı müritleştirmek istemektedirler. Çocuklarımızı ve gençlerimizi de emperyalistlere uşaklık edecek anlayışla yetiştirerek gençliğimizin devrimci geleneğini yok etmek istemektedirler.
Birinci Kurtuluş Savaşı’nda emperyalistlere uşaklık yapan Padişah ve şürekâsı nasıl vatana ihanet ettilerse bugün de Tayyipgiller AB-D Emperyalistlerinin Ortadoğu’da koçbaşlığını yaparak vatana ihanet etmektedir.
Ne yaparlarsa yapsınlar sürgit bu böyle gitmez. Halklarımız birleşik bir güç haline gelip emperyalistler ve yerli uşaklarına mutlaka dur diyecektir. Bu toprakların mücadele geleneğinde hainlere dur diyecek yürekli, onurlu insanlar çıkmıştır. Bu gelenek ikinci Kurtuluş Savaşı’yla Partimizin önderliğinde mutlaka zafere ulaşacaktır. Emperyalistler bu topraklardan kovulacak ve işbirlikçi hainler cezalandırılacaktır.
Bu topraklarda 9 Eylül bir gelenektir. Yeni 9 Eylüller gerçek devrimcilerin kararlı, onurlu duruşu ve halklarımızı örgütleyip mücadele etmesiyle başarılacaktır. 9 Eylül 2012
Kurtuluş Partisi
İzmir İl Örgütü