CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA
İSTANBUL
Suç İhbarında Bulunan :
Halkın Kurtuluş Partisi Genel Başkanlığı Karanfil Sk. No:24/15 Kızılay/ANKARA
V e k i l l e r i
1- Av. Orhan ÖZER,
2- Av. Metin BAYYAR
3- Av.Sait KIRAN
4- AV. Doğan ERKAN.
5- Azime Ayça ALPEL
6- Av. Ayhan ERKAN
7- Av. Pınar AKBİNA
8- Av. A. Serdar ÇINGI.
9- Av. Tacettin ÇOLAK
10- Av. Halil AĞIRGÖL
Atatürk Bulvarı Emlak Bankası Blokları B Blok K:4 D:16
Fatih/İstanbul
S a n ı k l a r…………..: 1- Recep Tayyip ERDOĞAN- Cumhurbaşkanı
2- Bilal ERDOĞAN (Türgev yöneticisi, Cumhurbaşkanı oğlu)
3- Esra Albayrak- (Türgev yöneticisi ve Cumhurbaşkanı Kızı)
4- İstanbul ve diğer suç yeri Valileri ve İl Genel Meclisi üyeleri,
5- Belediye Başkanları
S u ç………………….: Görevi kötüye kullanma (TCK.257/1,2) , görevinden kaynaklı kişi ve kurum kayırma (ayırımcılık- TCK.122/1-a), bilerek ve isteyerek kamu zararına sebep olmak ( İrtikap- TCK. 250/1), Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak nitelikli dolandırıcılığa neden olmak ( TCK. 158/1-d-e)
Suç Tarihi…………….: 06 Haziran 2013
A ç ı k l a m a l a r :
1- O L A Y :
Son dönemde Türkiye’de TÜRGEV ile birlikte vakıf anlayışı değişmiş ve resmi kurumlar ve belediyeler kamu mallarını TÜRGEV’e tahsis yarışına girmişlerdir. Bu konu ile basında sık sık haberler çıkmaktadır ve en son Antalya’da aynı durumun yaşanmasından dolayı 13 Temmuz 2015’te, CHP Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, İçişleri Bakanı’nın cevaplaması istemiyle TBMM’de soru önergesi vererek Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı’na (TÜRGEV) yaptığı tahsisleri sormuştur.
( http://www.zaman.com.tr/politika_turgeve-yapilan-tahsisler-meclise-tasindi_2305310.html)
Basında çıkan bazı haberler de şunlardır:
http://www.rotahaber.com/gundem/devlet-mallari-turgev-e-devrediliyor-h 528631.html
http://www.akdenizgercek.com/haber_detay.asp?haberID=11422
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/272593/Fener_e_yok_Bilal_e_bedava.html
Bu konuda basında en son çıkan haber olan, Yurt Gazetesi’nin 21.08.2015 tarihli sayısında Esin Gedik köşe yazısında: (http://www.yurtgazetesi.com.tr/memleketin-tapusunu-turgeve-verip-kurtulalim-makale,10795.html)
“Ülke gündemine 25 Aralık yolsuzluk soruşturmasıyla girdi TÜRGEV ama biz gazeteciler kurulduğu günden beri bu ‘vakıf’la ilgili gelişmeleri yakından izliyoruz. Biliyorsunuz Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kızı Esra Albayrak ve oğlu Bilal Erdoğan’ın yönetiminde olduğu Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV), başdöndürücü bir şekilde büyüyor. Ülkede anahtarı TÜRGEV’e verilmeyen kamu arazisi kalmasa kimse şaşırmayacak… Artık durum öyle bir hale geldi ki Zeytinburnu’ndaki tüm kamu binaları belediye başkanının keyfiyle TÜRGEV’e verilebilir, çünkü belediye meclisi başkanı bu konuda yetkili kıldı.
Arama motorunu açıp “TÜRGEV, kamu binaları” yazdım, yüzlerce sayfa açıldı. Hepsini okumaya kalksanız günlerce bilgisayarın başından kalkamazsınız.
25 Aralık soruşturması sırasında Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, TÜRGEV’e ait 143 gayrimenkul olduğunu açıklamıştı. Türkiye’de geçmişi yüz yıl öncesine dayanan vakıfların bile bu kadar çok gayrimenkulü yokken TÜRGEV’in hızla büyümesinin altında Milli Emlak ve diğer kamu arazilerinin kanuna, etiğe sığmayacak yöntemlerle devrediliyor olması yatıyor.
İşte kamunun TÜRGEV’e yaptığı kıyaklar, afedersiniz tahsisler…
– AKP’li Fatih Belediyesi, 25 yıllığına bedelsiz olarak Mevlanakapı Kız Öğrenci Yurdu arsası,
– Fatih’teki Hırkai Şerif Camii’nin yanındaki Muhafızlık Konağı,
– Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne ait iki öğrenci yurdu,
– Tekirdağ Üniversitesi’nin kullandığı Milli Emlak’a ait arazi,
– Tokat Gazi Osman Paşa Üniversitesi kampüsündeki kamu arazisi,
– Üsküdar’ın Ünalan mahallesinde bulunan TCDD’ye ait arazi,
– İstanbul Ataşehir’de TMSF’ye ait arazi,
– Şanlıurfa Harran Üniversitesi Osmanbey Yerleşkesi yakınında Hazine’ye ait arazi,
– Emlak’a ait otel yapmak için İstanbul Fatih ilçe sınırları içerisindeki Şehzadebaşı arazisi,
– Esenyurt’ta çok sayıda taşınmaz,
– Zeytinburnu’nda yarısı Hazine’ye yarısı vakfa ait 89 dönüm arazi,
– Bursa’da Milli Emlak’a ait Hazine arazisi,
– Kütahya’da Enerji Bakanlığı’na ait yaklaşık 50 dönüm arazi ve 209 adet daire,
– Adıyaman Gölbaşı’nda Milli Emlak’a ait arazi,
– Çanakkale’de 18 Mart Üniversitesi’nin kullandığı öğrenci yurdu da olan 18 bin 438 metrekarelik arazi.
Üniversite arazileri, TÜRGEV’e veriliyor.
Bu sıraladıklarım yolsuzluk soruşturması sırasında hazırlanan fezlekeye yansıyanlar, bir de daha sonrası var. Zeytinburnu’nda geçici kaymakamlık binası olarak kullanılan bina geçtiğimiz ay TÜRGEV’e devredildi. Hatta Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın’a, diğer kamu binalarını da vakıflara tahsis etme yetkisi verildi. Muhalefetin itirazları her zaman olduğu gibi bir işe yaramadı. Bir başka kamu kıyağı yine İstanbul’da yaşandı. Tuzla’da daha önce üniversitelere verilmeyen, Formula-1 pistinin yanındaki 167 dönümlük değerli arazi, TÜRGEV’e verildi. Bu binayı daha önce Yeditepe ve İstanbul Ticaret Üniversitesi istemiş, kamu ‘hayır’ yanıtı vermişti. Bir diğer haber de Gaziantep’ten. Gaziantep Şahinbey Belediyesi, biri 17 bin 500 metrekare diğeri ise 6 bin 500 metrekarelik iki arsayı TÜRGEV’e tahsis ettiğini açıklamak zorunda kaldı.
Sakarya Üniversitesi Esentepe kampüs alanında 14 bin 666 metrekarelik arazi Milli Emlak tarafından TÜRGEV’e tahsis edildi ve kısa bir süre sonra da Sakarya Büyükşehir Belediye Meclisi, bu araziyi imara açıldı. Bu yıl içinde Konya İl Özel İdare’sine ait bina 29 yıllığına bedelsiz olarak TÜRGEV’e yurt binası olarak tahsil edildi, Ümraniye Belediyesi tarafından yaptırılan Özel Şule Yüksel Şenler Kız Yurdu da TÜRGEV’in oldu. Bunlar benim bulabildiklerim, kamuoyuna yansımamış başka arazileri, binaları varın siz düşünün. Özel sektörün ‘gönüllü’ olarak yaptığı bağışlar başka bir yazının konusu olsun. ”
TÜRGEV olayı basında ve kamuoyunda böylesine eleştirilir ve olaya isyan edilirken, yetkili Adli mercilerin olaya kulak tıkamasını anlamak zorlaşmaktadır. Bu olay öyle sıradan bir olay değildir. Tüm kamuoyunu yakından ilgilendiren bir olaydır. Soruşturulması zorunludur. Olayın soruşturulmasında kamu yararının varlığı açıktır. Böylesine bir olayın soruşturulmadığı bir ülkede demokrasinin varlığından söz edilemeyeceğine inancımız nedeniyle bu ihbarı vatansever bir görev olarak görüyoruz.
Daha önce aynı konuda müvekkil Parti Konya’da suç duyurusunda bulunmuş ve bunun üzerine Konya Valiliği:“Konya valiliğinin tarafımıza gönderdiği yazısına ek yaptığı Konya Büyükşehir Belediyesi yazısında ise belediye“İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü’nün yazısı ile Bakanlık Hukuk Müşavirliğinin görüşü dikkate alınarak TAHSİS İŞLEMİNİN belediyemiz tarafından yeniden değerlendirilmesi istenilmiştir…, Mülkiyeti İl Özel İdaresi’ne ait iken Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfına (TÜRGEV) tahsis edilen, 6360 sayılı yasa ile belediyemize devredilen öğrenci yurdu binası ile ilgili gerekli fiyat araştırması yapılarak, yer teslim tarihi olan 19.09.2013 tarihinden itibaren…, 5.000 TL (Beşbin) ECR-İ MİSİL BEDELİ ALINMASINA KARAR VERİLMİŞ VE KONUYLA İLGİLİ GEREKLİ YASAL ÇALIŞMALAR BAŞLATILMIŞTIR” (Ek-1). şeklinde cevap vermiştir.
2- HUKUKİ NİTELEME :
a-) Sanıklardan Recep Tayip Erdoğan, ülkemizin Cumhurbaşkanı olarak, basında yer alan haberlere göre her türlü yolsuzluğa bulaşmış, özellikle de oğlu Bilal Erdoğan”a 17 Aralık sonrası “paraları sıfırla” diye talimat veren birisidir. Bu kişi ne yazık ki, YARGIYI DA TESLİM ALMIŞ DURUMDADIR. Tasarruflarıyla işlediği hukuksuzluklar karşısında, ne yazık ki Kimse hakkında soruşturma açılmasına cesaret edememektedir.
Ancak suça konu olayda, TÜRGEV vakfının yöneticisi Bilal Erdoğan, Başbakan Tayip Erdoğan’ın oğlu olmasa, hiçbir kamu görevlisinin olayımızdaki gibi bir suçu işleyemeyeceği açıktır. O zaman, Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın SUÇUN AZMETTİRENİ olduğu açıktır.
b-) Sanıklardan Bilal Erdoğan, Babası Recep tayip Erdoğan’ın organizasyonu ve yönlendirmesiyle, kamunun tüm imkanlarını kullanarak, menfaat elde etmeyi ve bu amaçla kurduğu TÜRGEV vakfını kullanarak hem iş çevresinde hem de kamu kurumlarında yasal dayanaktan yoksun bağış ve gelirler elde eden bir kişidir.
c-) Diğer sanıklar; Konya Valisi ve İl Özel İdare ve İl Genel Meclisi ve Kredi yurtlar Kurumu yetkilileri; tamamen BİAT kültürüyle yetişmiş, zavallı bürokratlardır. Aldıkları kararların suç olduğunu bile bile, suça konu kararları alabilmişlerdir.
3- SUÇ NİTELEMESİ :
Yukarıda açıklanan eylemlerle ilgili olarak:
a-) Sanıkların bilerek ve kasten memuriyet görevlerini kötüye kullandıkları (TCK.257/1,2) ;
b-) Memuriyet görevlerini kullanarak kişi ve kurum kayırma (Ayrımcılık) suçunu işledikleri ( TCK.122/1-a) ;
c-) Bilerek ve isteyerek kamu zararına sebep oldukları ve böylece irtikap suçunu işledikleri (TCK. 250/1;
d-) Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak Nitelikli dolandırıcılığa aracılık ettikleri ( TCK.158/1-d, e ) hususunda kuvvetli şuç şüphesinin varlığı da gözetilerek soruşturmanın acilen başlatılması için, müvekkilimiz parti adına iş bu ihbarda bulunmayı görev saydık.
Sonuç Ve İstem : Açıkladığımız ve soruşturma sonucu ulaşılacak diğer deliller ışığında, olayla ilgili gerekli soruşturmanın yürütülerek, sanıklar hakkında gerekli kamu davasının açılmasını vekaleten saygıyla dileriz. 24.05.2014
Müşteki
HALKIN Kurtuluş Partisi (HKP)
Vekilleri
Av. Ayhan Erkan – Av. Ali Serdar Çıngı – Av. Pınar Akbina