HKP, AKP’giller’in Zonguldak Fener’deki SİT Alanı peşkeşini yargıya taşıdı

Daha önce de defalarca örneklerine şahit olduğumuz gibi, AKP’giller’in kamu malı yağmalamacılığı devam ediyor.

Bu kez de Zonguldak’ın Fener Mahallesinde bulunan ve SİT Alanı kapsamındaki arazi Türkiye Türkiye Taşkömürü Kurumu tarafından, Bilal Erdoğan’ın da yönetiminde bulunduğu TÜGVA’ya (Türkiye Gençlik Vakfı’na) verildi. Üstelik ayda 3 bin 500 TL gibi komik bir para karşılığında.

Şimdiye kadar AKP’giller’in hiçbir vurgununa, talanına, kamu malı hırsızlığına sessiz kalmayan Halkın Kurtuluş Partisi, bu aleni vurguna karşı da sorumlular hakkında suç duyurusunda bulundu.

Görevi kötüye kullanma (TCK.257/1,2), görevinden   kaynaklı kişi ve kurum kayırma (ayırımcılık- TCK.122/1-a), bilerek ve isteyerek kamu zararına sebep olmak (İrtikap- TCK. 250/1), Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak nitelikli dolandırıcılığa neden olmak (TCK. 158/1-d-e), Nüfuz Ticareti (TCK. Md 255) suçlarının işlendiğini belirten HKP’li hukukçuların Zonguldak Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmek üzere İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına verdiği suç duyurusu dilekçesini aynen yayımlıyoruz:

           

 ZONGULDAK CUMHURİYET  BAŞSAVCILIĞI’NA

Gönderlimek Üzere

İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA

Şikayetçi…………………..: Halkın Kurtuluş Partisi Genel Başkanlığı

Karanfil Sk. No:24/15 Kızılay/ANKARA

V e k i l l e r i……………: Av. Metin BAYYAR, Av. Ayhan ERKAN, Av. Ali Serdar ÇINGI, Av. Tacettin ÇOLAK, Av. Sait KIRAN, Av. Ayça OKUR, Av. Halil AĞIRGÖL, Av. Pınar AKBİNA, Av. Doğan ERKAN

Atatürk Bulvarı Emlak Bankası Blokları B Blok K:4 D:16

Fatih/İstanbul

 S a n ı k l a r…………..:

  • İsmail Emanet (Tügva Genel Başkanı) ve Yönetim Kurulu  Üyeleri
  • Murat Yılmaz (Tügva Zonguldak İl Temsilcisi)
  • Kazım Eroğlu (Türkiye Taş Kurumu Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi)
  • Ercan Gebeş (Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdür Yardımcısı)
  • İsmail Güner (Genel Müdür Yardımcısı)
  • Muhammet Safa Topuz (Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdür Yardımcısı)
  • Muharrem Kiraz (Genel Müdür Yardımcısı)
  • Ömer Cihan Yönetim Kurulu Üyesi (Hazine Müsteşarlığı) ve Daire Başkanı
  • Cengiz Erdem Yönetim Kurulu Üyesi (Bakanlık) ve MTA Genel Müdürü
  • Zafer Benli Yönetim Kurulu Üyesi (Bakanlık) ve ETKB Müsteşar Yardımcısı
  • Suçun işlenmesine katkıda bulunan diğer yetkililer

S u ç……………….…….: Görevi kötüye kullanma (TCK.257/1,2), görevinden   kaynaklı kişi ve kurum kayırma (ayırımcılık- TCK.122/1-a), bilerek ve isteyerek kamu zararına sebep olmak (İrtikap- TCK. 250/1), Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak nitelikli dolandırıcılığa neden olmak (TCK. 158/1-d-e), Nüfuz Ticareti (TCK. Md 255)

 Suç Tarihi…………….:  24 Haziran 2018 sonrası

A ç ı k l a m a l a r…….:

I- O L A Y        :

11 Temmuz 2018 tarihinde basıında çıkan  haberlere  göre “Zonguldak’ın cennet köşelerinden sit alanı kapsamında bulunan Fener Mahallesi’ndeki arazi Türkiye Taşkömürleri Kurumu’nca (TTK) Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın oğlunun yönetiminde bulunduğu TÜGVA’ya (Türkiye Gençlik Vakfı) alelacele verildi. CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz aylık 3 bin 500 TL gibi düşük bir rakama bölgenin en değerli yerinin ‘siyasi bir partinin arka bahçesi olan vakfa’ verildiğine dikkat çekti. Yavuzyılmaz, “Bir ihale yapıldı mı? Hayır… Bu para TTK’nin şu ana kadar beyan ettiği zararını ortadan kaldırıyor mu? Hayır… TTK yönetimine sesleniyorum, siz önce TTK’nin maden ocaklarının kapatılmasına engel olun” diye seslendi.

Bilal Erdoğan, 17 Aralık’la birlikte gündemden düşmeyen hem TÜRGEV’in hem de kardeş kuruluşu TÜGVA’nın yönetiminde bulunuyor. Vakıf, kentin en merkezi bölgesine sosyal tesisler yapmayı planlıyor. “

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/cevre/1023995/TUGVA__Fener_e_kondu.html

Daha önce de  Kamu mallarının yine Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın yöneticisi olduğu TÜRGEV’e peşkeş haberleri defalarca basında yayınlanmıştı. Başta İstanbul olmak üzere, Konya, Antalya, Tekirdağ, Tokat, Şanlıurfa, Bursa, Kütahya, Adıyaman, Çanakkale gibi Türkiye’nin birçok il ve ilçesinde bu Vakıflara kamu zararına bedelsiz tahsisler yapıldığı çok açıktır.

Bu tahsislerin bazılarıyla ilgili müvekkil Parti adına benzer suç duyurularında bulunduk. Bunlardan Konya’da TÜRGEV’e yapılan bir yurt tahsisi ile ilgili olarak yaptığımız suç duyurusunda İçişleri Bakanlığının hukuksuz olarak verdiği “soruşturma izni vermeme” kararı itirazımız üzerine Danıştay 1. Dairesi’nin 16/09/2015 tarih ve 2015/218 E., 2015/1236 K. Sayılı kararıyla; “Bakanlık tarafından verilecek karara dayanak bir araştırma raporu hazırlanmadan, sadece Valilik görüşü ve ilgili yazışmalardan yola çıkılarak karar verilmesinin izin vermeye yetkili mercilerce verilecek işleme konulmama kararının objektifliğini, sıhhatini ve hukukiliğini tartışmalı hale getireceği ve 4483 sayılı Kanunun prensiplerine aykırı olacağı açıktır.” denilerek kaldırılmıştır. (EK-1)

Ayrıca, şüphelilerin Konya’daki vurgunlarına ilişkin şikâyetimiz üzerine İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü tarafından tahsis işleminin yeniden değerlendirilmesi Konya Valiliği ve Belediyesinden istenmiş, bunun üzerine Konya Valiliğinin 18/08/2014 tarih, 97229992/667.02-10737 sayılı yazısı ile Konya Belediye Başkanlığının ekteki 15/08/2014 tarih, 91498529-903.99-1019/21933 sayılı yazısı tarafımıza tebliğ edilmiştir.

Belediye Başkanlığının yazısında aynen şöyle denilmektedir:

“İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü’nün 14/03/2014 tarih ve 5695 sayılı yazısı ile Bakanlık Hukuk Müşavirliğinin 16/08/2013 tarih, 102776 sayılı görüşü dikkate alınarak TAHSİS İŞLEMİNİN yeniden değerlendirilmesi istenilmiştir.

 “(…),

“Mülkiyeti İl Özel İdaresi’ne ait iken Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfına (TÜRGEV) tahsis edilen, 6360 sayılı yasa ile belediyemize devredilen öğrenci yurdu binası ile ilgili gerekli fiyat araştırması yapılarak, yer teslim tarihi olan 19.09.2013 tarihinden itibaren Büyükşehir Belediye Encümeninin 05/08/2014 tarih ve 933 nolu kararı ile aylık 5.000 TL (Beşbin) ECR-İ MİSİL BEDELİ ALINMASINA KARAR VERİLMİŞ VE KONUYLA İLGİLİ GEREKLİ YASAL ÇALIŞMALAR BAŞLATILMIŞTIR” (EK-2, 3)

Görüldüğü gibi, Konya Valiliği ve Konya Belediyesi, işbu şikâyetimize konu Zonguldak’taki ile aynı içerikteki bedelsiz tahsislerin usul ve yasaya uymadığını kabul etmiş ve aylık 5.000,00 TL. Ecrimisil alınmasına karar verildiğini tarafımıza bildirmek zorunda kalmıştır. Yani müvekkil Partinin bu şikâyetleri ile (komik rakamlar da olsa) kamunun zararını bir nebze olsun önlemeye çalışmaktayız.

Bu nedenle, soruşturma makamlarının, şüphelilerin, sadece Zongulak’ta değil ülkenin birçok yerinde benzer suçları işledikleri ve işlemeye devam ettiklerinden şüphelilerin fiillerinin ZİNCİRLEME SUÇ kapsamında değerlendirilmesini talep ediyoruz.

II- HUKUKİ NİTELEME   :

a-)  Şüphelilerden TÜGVA yetkilileri Yönetim Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı  Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu olmasından faydalanarak ve kamunun tüm imkânlarını kullanarak, menfaat elde etmeyi hedefleyen ve bu amaçla kurdukları TÜGVA’yı kullanarak hem iş çevrelerinde hem de kamu kurumlarında yasal dayanaktan yoksun “bağış” ve gelir elde etmektedirler.

Diğer kamu görevlisi şüpheliler ise  tamamen BİAT kültürüyle yetişmiş, zavallı bürokratlardır. Aldıkları kararların suç olduğunu bile bile, suça konu kararları alabilmişlerdir.

III- SUÇ NİTELEMESİ     :

Yukarıda açıklanan eylemlerle ilgili olarak:

a-) Sanıkların bilerek ve kasten memuriyet görevlerini kötüye kullandıkları (TCK.257/1,2);

b-) Memuriyet görevlerini kullanarak kişi ve kurum kayırma (Ayrımcılık) suçunu işledikleri ( TCK.122/1-a);

 c-) Bilerek ve isteyerek kamu zararına sebep oldukları ve böylece irtikap suçunu işledikleri (TCK. 250/1);

d-) Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak Nitelikli dolandırıcılığa aracılık ettikleri (TCK.158/1-d, e) sabittir.

e-)  Kamu görevlisi üzerinde nüfuz sahibi olduğundan bahisle, haksız bir işin gördürülmesi amacıyla girişimde bulunulmuş ve özel bir kuruma haksız menfaat sağlanmıştır. Böylece nüfuz ticareti suçunu işledikleri sabittir. (TCK md. 255)

Bu nedenle şüphelilerin hakka, hukuka, hakkaniyete ve yasaya en küçük bir saygı duymadan, paravan vakıfları aracılığıyla kamu mallarına sahip olmalarının önüne geçilmek zorunluluğu vardır.

Türkiye’nin en Yurtsever, Halkçı ve Kamucu Partisi olan müvekkil Halkın Kurtuluş Partisi, “tüyü bitmemiş yetimin hakkı” olan kamu mallarının göz göre göre, devlet başkanının çocuklarına peş çekilmesine seyirci kalmamaktadır. Halkına olan sorumluluğu nedeniyle işbu şikâyetin yapılması zorunlu olmuştur. Baştan beri anlatıldığı gibi kuvvetli şuç şüphesinin varlığı da gözetilerek soruşturmanın acilen başlatılması gerekmektedir.

 

Sonuç ve İstem…: Açıkladığımız ve soruşturma sonucu ulaşılacak diğer deliller ışığında, olayla ilgili gerekli soruşturmanın yürütülerek, ve haberde adları geçen Belediye Meclis üyelerinin de tanık olarak ifadelerinin alınması suretiyle sanıklar hakkında gerekli kamu davasının açılmasını vekaleten saygıyla dileriz. 16/07/2017

                           MÜŞTEKİ HALKIN KURTULUŞ PARTİSİ
Vekilleri

Av. F. Ayhan ERKAN                     Av. Ali Serdar ÇINGI,          Av. Pınar AKBİNA

EKLERİ:

  • Danıştay 1. Dairesi’nin 16/09/2015 tarih ve 2015/218 E., 2015/1236 K. Sayılı kararı
  • Konya Valiliğinin 18/08/2014 tarih, 97229992/667.02-10737 sayılı yazısı,
  • Konya Belediye Başkanlığının 15/08/2014 tarih, 91498529-903.99-1019/21933 sayılı yazısı