Dün uzatılan OHAL bugün AİHM’e gitti
HKP, altıncı kez uzatılan OHAL’i bu kez AİHM’e götürdü.
Halkın Kurtuluş Partisi, OHAL’in dün altıncı kez uzatılmasını, bugün Strazburg’a giderek doğrudan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) taşıdı. Daha önce OHAL’i Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) götüren Halkın Kurtuluş Partisi, AYM’nin hala karar vermemesi üzerine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gidildiğini açıkladı.
Halkın Kurtuluş Partisi’nin konuyla ilgili açıklaması şöyle:
“15 Temmuz 2016’dan beri sürdürülen ve 18 Ocak 2018 tarihindeki uzatmayla birlikte 7’nci kez üç aylık döneme giren OHAL, giderek AKP Faşizminin Hukuk kisveli silahı olmuştur.
İlk OHAL ilanından bugüne, dur durak bilmeksizin Türkiye Halkını uyaran ve aydınlatmaya çalışan HKP, 15 Temmuz’un ve OHAL’in, AKP ve Kaçaksaray tarafından Cumhuriyet Hukukunu yıkmak ve faşist bir din devleti kurmak için hem bir dönüşüm, hem bir baskı aracı olduğunu anlatmıştır.
HKP avukatları ilk hukuksal girişim olarak, (Anayasa Mahkemesi’nin 1996 yılındaki OHAL süre uzatımının iptali kararına dayanarak), OHAL’in 2017 Ocak ayında üçüncü süre uzatımını AYM’ye taşımıştı. Ancak altıncı kez uzatılarak yedinci OHAL dönemine girilmesine rağmen AYM henüz bir karar vermedi/veremedi..
Bu arada, OHAL’i “Allah’ın lütfu” görerek siyasi-ekonomik zulüm aracı olarak kullanan AKP’giller; 18 Ocak 2018 tarihinde yedinci kez uzattı.
Partimiz, hiçbir hukuk kuralı ile kendini bağlı görmeyen ve her biri ayrı bir hukuksuzluk-despotluk örneği olan bu OHAL uygulamalarına karşı tepkisini hep koymuştur.
Şimdi de avukatlarımız; geçmiş başvurularımız hakkında karar vermeyen AYM’nin, OHAL konusunda etkisiz bir başvuru yolu olduğu iyice açığa çıkmasından hareketle, 18 Ocak 2018 (dün) tarihli OHAL süre uzatım kararını, bu kez Strazburg’a giderek doğrudan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi önüne taşımışlardır.
Konuyla ilgili Strazburg’dan açıklama yapan Parti avukatları Av. Tacettin Çolak ve Av. Doğan Erkan; “AİHM, bir insan hakları mahkemesi olması iddiasını bugüne kadar karşılayamamıştır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi; OHAL uygulamaları sebebiyle verdiği kararlarda eskisinden de geriye giden kararlara imza atmıştır. 15 Temmuz’dan sonra önüne gelecek onbinlerce dosyayı ötelemek için uydurulan “Komisyon” uygulaması ölü doğmuştur. Hiçbir derde devam olmadığı gibi, yargılama süreçlerini yıllarca uzatma aracı olarak işlev görmektedir. Komisyon sonrası iç hukuk yolu olan Anayasa Mahkemesi’ne başvurmanın da hiçbir etkisi kalmamıştır. Biz, bu başvurumuzla, Türkiye’deki OHAL KHK’ları hakkında etkisiz ve taraflı OHAL Komisyonuna atıf yaparak başvuruları reddeden AİHM’e, bir insan hakları yargılaması yapma şansı sunuyoruz. Venedik Komisyonu raporunda da çokça ifade edildiği üzere, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) hukuku çerçevesinde, sözleşmenin tarafı olan ülkelerde OHAL’i denetlemek, AİHM’in görevidir. Nitekim Lawless davasında ve Brannigan ve McBride davasında AİHM, OHAL ve deregasyon (AİHS’i askıya alma) hallerini denetleyebilmiştir. Mahkemenin, İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesini koruyup korumayacağını test etmek bakımından bu başvuruyu- ve başka bir hukuki çare de olmadığından – AİHM’e yapıyoruz. AKP iktidarının OHAL uygulaması, AİHS ve ek protokollerinin neredeyse tamamını ihlal etmiştir. AİHM içtüzüğünün 39. maddesi çerçevesinde mahkemenin OHAL’i tedbiren durdurmasını, yine içtüzüğün 41. maddesi çerçevesinde de başvuruyu öne alarak derhal karar vermesini istiyoruz”dediler.
HKP, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da emekçi halkımızın uğradığı haksızlıklara karşı etkin mücadelesini sürdürmeye devam edecektir.
Hukuku ülkemizi Ortaçağın karanlıklarına götürmenin aracı olarak kullanarak, Halkımıza bu sömürü ve soygun düzenini dayatanlardan mutlaka hesap sorulacaktır. 19.01.2018
HALKIN KURTULUŞ PARTİSİ
GENEL MERKEZİ