Diktatörlükler çöker, Despotlar devrilir. Hırsızlıklar, yolsuzluklar, vurgunlar, talanlar bir bir çıkar ortaya. Hırsızlar yakalanır.
Yalanın dolanın, iftiranın, düzenin cisimleşmiş hali olan bir günah mabedi görünümündeki Kaçak Saray yıkılır…
Kötülüklerin bir sonu olur elbet…
Saygıdeğer arkadaşlar;
Amerikancı Parababaları partilerinin bir seçim tiyatrosu daha sonuçlandı, bildiğimiz gibi.
Sandıktan kim mi çıktı?
CIA Şefi Morton Abromowitz’in taa Refah Partisi Beyoğlu İlçe Başkanlığı döneminde devşirip, örgütleyip, 2001’de de partileştirip CIA’nın ve ABD’nin (stratejik müttefikleri olan İngiltere ve İsrail’le birlikte projelendirip) iktidara taşıdığı ve 16 yıldan bu yana da orada tuttuğu AKP’giller’in Büyük Şefi Tayyip.
Amerika ve İngiltere bundan vazgeçmiş gibi görünüyordu. Besbelli ki bu, seçim oyununa günler kala ABD ile işi bağladı yeniden.
İngiltere’ye yaptığı teklifin aynısını ya da daha fazlasını ABD’li yapımcılarına götürdü. Hani demişti ki, İngiliz Emperyalizminin sözcülerine; “Beni deliğe süpürmeyin. Ne isterseniz yapmaya hazırım. Kıbrıs’tan vazgeçmek ve Federasyon, ilk yapacağım işler olur.”
Fakat Türker Ertürk’ün duyumlara dayanarak aktardığına göre İngiliz Emperyalistleri güvenemiyorlar Tayyip’in bu dudak uçuklatacak denli, ülkemiz için hainane tekliflerine.
Demek ki ABD Haydut Devletiyle işi bir şekilde bağladılar, belki de yazılı bir protokole döktüler ihanet sözleşmesini…
Bunun sonucunda da Tayyip, bir kez daha çıkarıldı sandıktan.
Zaten hep söyleyegeldiğimiz gibi; 1950’den bu yana sandıklardan kimin çıkarılıp iktidara taşınacağına sadece ABD Haydut Devleti karar verir ve sonucu o belirler.
Saygıdeğer Halkımız;
Demiştik ki daha önceki değerlendirmelerimizde; bu “seçim” adlı Amerikancıların ihanet oyununun sonucu nasıl belirlenirse belirlensin, halkımızın payına ölümlerden ölüm beğenmek düşecektir.
Evet, durum vahim. Günler karanlık. Ülkemizin ve halkımızın yüz yüze olduğu felaketler dehşet verici.
Önümüzdeki süreçte öyle görünüyor ki Kıbrıs satışa çıkarılacak ve BOP Haritası’nın Türkiye ayağının uygulanmasına hız verilecek.
Bizlerse, tabiî, bu ihanet projelerine ve ihanet tekliflerine, ihanet anlaşmalarına ve hainler iktidarlarına karşı bütün gücümüzle mücadele etmeye devam edeceğiz.
1920’den bu yana biz bu savaşın içindeyiz. 1971’de Önderimiz Hikmet Kıvılcımlı’dan devraldığımız şanlı kızıl bayrağımızın altında kutsal savaşımıza bir an bile ara vermeksizin devam ediyoruz ve bundan sonra da bedence tükenişe uğrayıncaya kadar devam edeceğiz.
O zaman da bayrağı, savaşımızın genç kuşak yiğitlerine teslim edip görevlerini layıkıyla yapmış olan insanların kalp huzuru içinde sonsuz dinlenişe çekileceğiz. Ve geldiğimiz yere döneceğiz:
Topraktan geldik, yine toprak olacağız…
Yine hep söyleyegeldiğimiz gibi bizi hiç kimse korkutamaz, yıldıramaz, sindiremez, tereddüte düşüremez.
Biliyoruz ki adımız gibi; en sonunda biz kazanacağız!
Halkımızın Devrimci Demokratik İktidarını kuracağız bu ülkede.
İşbirlikçi hainlerse nereye kaçarlarsa kaçsınlar, nereye çıkarlarsa çıksınlar, hangi zırhlara bürünürlerse bürünsünler, sonunda mutlaka çelik bilezikle tanışacaklardır.
İhanetlerinin, zulümlerinin, vurgunlarının, yalanlarının, dümenlerinin, düzenlerinin, dolaplarının hesabını bir bir vereceklerdir.
Bundan kimsenin şüphesi olmasın.
Halkız, Haklıyız, Yeneceğiz!
25 Haziran 2018
Nurullah Ankut
HKP Genel Başkanı
