Giderayak kamuyu zarara uğratanlara karşı suç duyurusu!

31 Mart 2019 günü yapılan yerel seçim sonuçlarının resmi olarak sonuçlarının açıklanması geciktirilirken, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı kaynakları usulsüz şekilde kullanılmakta ve yandaş şirketlere kaynak aktarılmaktadır.

Bu konuyla ilgili en somut örnekler   “İstanbul Yarı Maratonu Organizasyonu” ve “Lale Kupası Kadınlar Tenis Turnuvası organizasyonu” ile ilgili yapılan ihalelerdir. Bu usulsüz ihalelerle ilgili haberler basında geniş şekilde yer almıştır.

İstanbul Yarı Maratonu organizasyonu için İBB şirketlerinden İstanbul Spor Etkinlikleri ve İşletmeciliği Ticaret AŞ (Spor İstanbul) tarafından ihale düzenlenmiş ve ihale “Adstation Reklam Organizasyon İletişim Danışmanlık İnternet Hizmetleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi”ne verilmiştir. 29 Mart 2019 tarihinde yapılan ihalenin sözleşmesi ise 3 Nisan 2019 tarihinde imzalanmıştır. İhale bedeli de basında yer aldığına göre; 1.8 Milyon TL’dir.

Yine benzer şekilde İstanbul Spor Etkinlikleri ve İşletmeciliği Ticaret AŞ (Spor İstanbul) tarafından “Lale Kupası Kadınlar Tenis Turnuvası organizasyonu” konusunda yapılan ihale de aynı şirkete verilmiş ve 5 Nisan 2019 tarihinde 637 bin liralık sözleşme imzalanmıştır.

İhaleyi alan Adstation Reklam Organizasyon İletişim Danışmanlık İnternet Hizmetleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin ortakları Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen olarak bilinen Ortaçağcı gerici Mahmut Ünlü’nün damadıEsat Palazoğlu ve ağabeyi Muhittin Palazoğlu’dur.

Bu şirkete seçimlerin hemen ardından usulsüz şekilde ihale veren ve toplamda 2 milyon TL’yi geçen sözleşme imzalayanlar ve kamuyu zarara uğratanlar ise başta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı sıfatını kullanan MevlütUysal ve Belediyeye bağlı İstanbul Spor Etkinlikleri ve İşletmeciliği Ticaret AŞ (Spor İstanbul) müdürü Abdülhalim Aksu ve diğer yetkililerdir. Bu nedenle bu kişilerle ilgili suç duyurunda bulunulmuştur.

Belediyelerin yapacağı hizmet alımı Kamu İhale Kanunu hükümlerine tabidir. Yerel seçimler henüz tamamlanmış ve yönetim değişikliği açık ve ortadayken İstanbul Belediyesi yetkililerinin ihalelerde saydamlık, rekabet, eşitlik, gizlilik ve kaynakların verimli kullanılması ilkelerini çiğnediği görülmektedir.

Söz konusu kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklı olarak mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında ciddi bir eksilme olduğu açıktır. Dolayısıyla bu haber tek başına bile bir suç duyurusu niteliği taşımaktadır. Ancak ne yazık ki yargının getirildiği durumda sorumlular hakkında yine suç duyurusunda bulunmak ve olayı takip etmek bir tek Halkın Kurtuluş Partisi’ne kalmıştır.

İşlendiği açık birçok suç göz ardı edilmemesi, siyasi saiklerle tüm bu yasadışı işlerin üstü örtülmemesi için HKP bu ve benzer konularda defalarca suç duyurularında bulunmuştur. Çünkü Halkın Kurtuluş Partisi “Halk İçin, Halk Tarafından” bir yönetim anlayışını benimsemektedir.

Ayrıca Halkın Kurtuluş Partisi’ne göre, idari her türlü eylemin ve davranışın halka açık olması ve yargısal denetime tabi olması gerçek hukuk devletinin de temel prensibidir. Ancak bugünlerde yapılanlar halkın menfaatlerini hiçe sayılarak yapılmakta, sadece iktidardaki belirli kişilerin yakınlarının menfaatlerini esas almaktadır.

Ancak hiçbir suç cezasız kalmayacaktır. Bu böyle biline!

17.04.2017

Halkın Kurtuluş Partisi
Genel Merkezi