Kartal’ın Orhantepe Mahallesi, teknolojinin son sözü söylediği çağda akıl almaz bir katliama sahne oldu.
8 katlı Yeşilyurt Apartmanı kâğıttan bir kule gibi yıkıldı. Bina sakinlerinin binada bulunduğu sırada binanın çökmesi sonucunda şu ana kadar 17 kişi yaşamını yitirdi. 14 vatandaşımız da yaralı olarak hastanelerde bulunuyor.
Yıkımın ardından yapılan araştırmalarda olay ile ilgili Parababaları devletinin korkunç ihmal ve göz yummasının katliama davetiye çıkardığı ortaya çıktı.
İstanbul Valisi Ali Yerlikaya yaptığı ilk açıklamada, “Belediye Başkanı ve İmar Şube Müdürüyle görüştüm. Buranın 1992 yılında 5 kat ruhsatı olduğunu, daha sonra 3 kat kaçak yapıldığını ve iskânsız olduğunu söylediler. Üzücü olan bu” demişti. (https://www.bbc.com/turkce/haberler-turkiye-47132219)
Binanın zemin etüdü yapılmamış. Kullanılan malzeme deprem yönetmeliğine uygun değil.
Bunun üstüne bir de binayı taşımakta olan kolonlar, faaliyetteki tekstil atölyesinin diğer dükkân ile birleşmesi için kesilmiş.
İşte Katliamın görünürdeki nedenleri!
1992’den 2019 yılına kadar bir tek görevli binayı denetlememiş. 3 katın kaçak olduğu görülmemiş. Kolonlar kesilirken kimse ilgilenmemiş. İzin alınmamış… Hangi birini sayalım?..
Bu bina çökmez mi? Yıkılmaz mı? Katliama neden olmaz mı?
Rezaleti son haddine ulaştıran şey ise, halkımızın daha fazla tepki duymasını engellemek amacıyla, şu sosyal medya çağında getirilen “haber yasağı” oldu. Tabiî ki bu uygulamayla yani yayın yasağıyla olayı gizlemek istedikleri aşikâr. Sadece kendilerinin ne olduğunu bilen kesimin değil, yandaş medyayı takip etmek zorunda kalan kesimin de böyle bir olayı görerek rezaleti öğrenmemesi amaçlanıyor.
Saygıdeğer Halkımız,
30 Mart Yerel Seçimleri dolayısıyla yüksek perdeden konuşan, halka masallar anlatan AKP’giller’in icraatı işte budur.
AKP’giller’in, yandaşlarını bir kez daha ihya etmek için çıkardıkları “İmar Barışı” kandırmacası, bu olayla birlikte görülmüştür ki ölüm ile barıştan başka bir şey değildir.
İstanbul’un merkezinde diyebileceğimiz bir yerde bulunan bu binayı, şu yüzyılın şartlarında tespit edememek, konut sakinlerini uyarmamak ve önlem almamak, AKP’nin “İmar Barışı”nın özetidir. Müteahhitlerin cebinin dolması için böyle kaçak yapılan bütün binalar, İstanbul’umuzda pimi çekilmiş bomba gibi beklemektedir.
Kaçak yapılaşma, sadece bu iktidarın değil, ülkemizi yönetmekte olan diğer Parababaları partilerinin de oy uğruna göz yumduğu bir parmak baldır. Parababaları partilerinin kaçak yapılaşmaya karşı mücadelesikoca bir yalandan ibarettir. Yoksul halkımızın birçok zorlukla, birbirleri ile dayanışma göstererek yaptıkları tek katlı evlerle “mücadele edilir”, mevsimi fark etmeksizin yoksul halkımıza kaçak yapı yapmanın cezası evsizlikle ödetilir. Fakat söz konusu zengin bir kişi olunca işler değişir. İşin mühendislik kısmına bakılmadan, kaçak kat çıkılmasına göz yumulur. Biraz “komisyon” karşılığında müteahhit paraya boğulur, işin mühendisliği, denetimi, bilimi insafa kalır…
Daha birkaç yıl önce de benzer katliamlar yaşanmadı mı? Onlarca işçimiz bu sebepten dolayı yaşamını yitirmedi mi?
Halkın Kurtuluş Partisi olarak diyoruz ki; bu katliamların tekrar yaşanmaması için, tüm halkımıza güvenli bir şekilde yaşamlarını sürdürebilecekleri konutlar sağlamak, mevcut konutlarda karşılaşılabilecek tehlikeleri ortadan kaldırmak için ücretsiz denetimler yapmak bir kamu görevidir.
Ne var ki iktidarlarını kamuyu zarara uğratma üzerine inşa eden, durup dinlenmeden kamu malı hırsızlığı yapan AKP’giller’den böyle bir hizmet beklemek, ölü gözünden yaş ummaktır. Bu hizmet eksiksiz biçimde ancak ve ancak Demokratik Halk İktidarında Halkımızla buluşturulabilir.
Bu bağlamda Partimiz Halkın Kurtuluş Partisi Programı’nda bu soruna yönelik olarak ortaya koyduğumuz çözümümüz, bu yaranın merhemidir:
“c) Konut Sorunu: Bir zamanlar büyük şehirlerimizde yangına karşı zengin fakir herkesin katıldığı gönüllü örgütler nasıl vardıysa, tıpkı öyle, evsizlere imece yoluyla inşaat seferberliği bir çeşit gönüllü ulusal spor derecesine çıkarılacak. Maliyeti çok, ömrü az, sağlıksız gecekondu ve izbecikler yerine, nazım imar planına uygun, ucuz, konforlu, depreme ve diğer doğal afetlere dayanıklı, güvenli çok katlı blok inşaat; halk örgütleri, belediyeler ve devletçe desteklenecek.”
Halkın Kurtuluş Partisi olarak, Kartal’daki Yeşilyurt Apartmanı Katliamında hayattan kopartılan 17 insanımızın yakınlarına baş sağlığı diler, yaralı insanlarımızın da bir an önce sağlığına kavuşmasını temenni ederiz. 9 Şubat 2019
Halkın Kurtuluş Partisi
Kartal İlçe Örgütü
