Katil Clinton Ülkemizden Defol!
Dünya halklarını kan ve gözyaşına boğan AB-D Emperyalizminin temsilcileri ve onlara uşaklık eden yerli satılmışlar, hayata geçirecekleri hain politikaları belirlemek için yine ülkemizi seçti, bildiğimiz gibi. Asıl terörist kendileri değilmiş gibi, “Terörizmle Mücadele Küresel Forumu” adı altında toplantılar yapılıyor, dünya halklarına nasıl acılar çektirileceği planlanıyor emperyalistler ve yerli satılmışlar tarafından. Bu “terörist” forumun eşbaşkanlığını da ABD ile birlikte Türkiye yapıyor.
Kurtuluş Partisi İstanbul İl Örgütü olarak, başta kanlı zalim ABD Emperyalizminin Dışişleri Bakanı Hillary Clinton olmak üzere, emperyalist temsilcilerin kanlı ayaklarıyla vatan topraklarını kirletmelerini protesto ettik. Bu anlamda, kanlı planların tezgâhlandığı toplantının yapıldığı yer olan Beşiktaş Conrad Otel önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdik. Basın açıklamamızı İstanbul İl Sekreterimiz Ramazan Kap Yoldaş okudu. Yaptığımız basın açıklaması metnini aşağıda yayınlıyoruz:
AB-D Emperyalistlerine Meydan Okuyan Beşar Esad değil
AB-D Emperyalistleri Suriye’den ve Ortadoğu’dan Defolup Gidecek!
Bugün Uluslararası “Terörizm”le Mücadele Forumu’nun en üst karar organı olan Koordinasyon Komitesi’nin toplantısı yapılıyor. Toplantıya katılmak üzere dünyanın baş haydudu, kanlı zalim ABD’nin Dışişleri Bakanı Hillary Clinton da burada. O kanlı ayaklarını ülkemiz topraklarına bastı.
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Victoria Nuland yaptığı açıklamada, Clinton’un, 31 Mayıs-7 Haziran günleri arasında, aralarında Türkiye’nin de olduğu 7 ülkeyi kapsayan bir tura çıkacağını bildirmişti. Clinton sırasıyla Danimarka, Norveç, İsveç, Ermenistan, Gürcistan, Azerbaycan’a gittikten sonra turunun son durağı olan Türkiye’de, 7 Haziran Perşembe günü yani bugün “Terörizmle Mücadele Küresel Forumu”nun toplantısına katılıyor ve bu toplantının eşbaşkanlığını yapıyor. Toplantı bakanlar düzeyinde gerçekleştiriliyor, üst düzey memurlar da katılıyor bu toplantıya. Toplantının ana gündem maddesi Suriye ve İran’a yönelik yaptırımlar olacak.
Dışişleri Bakanlığı sözcüsünün açıklamasında, Clinton’ın Ermenistan, Gürcistan ve Azerbaycan’da bölgesel güvenlik, demokrasi, ekonomik kalkınma ve terörle mücadele konularını ele alacağı belirtilmişti. Clinton’ın programında Ermenistan ve Azerbaycan’da üst düzey yetkililerle görüşmek dışında, kendi tabirleriyle “sivil toplum” liderleriyle de görüşmek vardı. Yani sivil örümceklerle… Kendi ulusal değerlerine düşman, ABD’nin çıkarlarını her şeyin üstünde tutan, Sorosçu turuncu sözde devrimlerin öncüsü sivil örümceklerle görüştü buraya gelmeden önce Clinton.
Onların “bölgesel güvenlik, demokrasi, ekonomik kalkınma” dediği, halkların birbirini boğazlaması, bölgenin kan gölüne dönmesi, işsizlik, yoksulluk demektir esasında. Onların terörizm dediği, ABD Emperyalizminin çıkarlarını değil de kendi ülkesinin ulusal çıkarlarını koruyan yönetimler demektir. ABD’nin dışişleri politikasının ana çizgisi olan “ya benimlesin ya da düşmanımsın” anlayışıyla terörist ilan ettiği ülkelerdir. İşte bu ülkeler bugün, başta Küba gelmek üzere, Venezüella, Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti, Suriye ve İran’dır.
Peki nedir bu “Terörizm”le Mücadele Küresel Forumu?
Forum, 2011 Eylül ayında toplanan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu Toplantısı sırasında kuruldu. ABD öncülüğünde kurulan Forumun eşbaşkanları ABD ve Türkiye. ABD bu forumla değişik ülkelerdeki güvenlik birimlerini kendisinin bir karakolu olarak yeniden biçimlendirmeyi amaçlıyor.
Küresel “Terörizm”le Mücadele Forumu, aralarında Avrupa Birliği ülkeleri, Katar, Suudi Arabistan ve Japonya’nın da bulunduğu 30 ülkeden oluşuyor. Forum’a üye ülkelerin güvenlik birimlerinin, 5 farklı konuda ve bölgesel çalışma gruplarında bir araya gelmesi öngörülüyor.
İşte bugün de ülkemizde ikincisi toplanan, öncülüğünü AB-D Emperyalistlerinin çektiği, adına Terörizm dedikleri aslında asıl amacı ABD karşıtlarıyla Mücadele olan Forum’un ana gündemi Suriye ve İran’dır. Ülkemizi ve bölge ülkelerini Suriye ve İran’a müdahale etmede maşa olarak kullanmayı amaçlayan emperyalistler, tıpkı Yugoslavya’da, Afganistan’da olduğu gibi kardeş halkları kanlı boğazlaşmalara sürüklemek istemekteler. Böylece dünyayı dikensiz gül bahçesi gibi canlarının çektiğince yönetmek, sömürmek, yağmalamak istemekteler.
ABD’nin “lağım deliğinden süpürme”yip kullanmaya devam ettiği Tayyipgiller, dün can ciğer kuzu sarması oldukları Suriye ve Beşar Esad’a en hızlı ihanet edenlerin başında geliyor. Ülkemizi kardeş kanının döküleceği kanlı boğazlaşmaların eşiğine sürüklüyorlar.
Suriye ve İran’a karşı yeni yaptırımlar, müdahaleler belirleyecek olan eli kanlı ABD Emperyalizminin temsilcisi Clinton’ın, ülkemizin iç işlerine, komşularımızla ilişkilerimize karışmak haddi değildir. Ülkesine defolup gitmelidir. Yankee go home!
AB-D Emperyalistlerine meydan okuyan, ülkesini ve halkını emperyalistlere peşkeş çekmeyen Beşar Esad yönetiminin bugünkü mücadelesi son derece haklı ve doğrudur. Suriye’den ve tüm Ortadoğu’dan defolup gidecek olan emperyalistlerdir. Örgütlü ve birleşik halklar bunu er geç başaracaktır.
Halkının ve ülkesinin zaruri ihtiyacını bile neredeyse artık ABD’ye danışarak giderecek duruma gelen Tayyipgiller, aynı toptan kesme oldukları Amerikancı Adnan Menderes’i pek severler. Menderes de tıpkı Tayyipgiller gibi, kimse benden hesap soramaz, bu memleketin hâkimi benim dercesine ve iktidardan hiç gitmeyecekmiş gibi ABD’ye hizmette sınır tanımadı. Dışişleri Bakanı’nı bile atarken önce ABD’ye sorardı. O kadar Amerikancıydı. Gün geldi tekerlendi gitti. Bu dünya ona da kalmadı. Sana da kalmaz Bay Tayyip, hiç tekerlenmeyecekmiş gibi hizmet edersin ABD’ye, sonra bir bakarsın halk hesap soruvermiş, yerinde yeller esiyor. 07.06.2012
Kurtuluş Partisi
İstanbul İl Örgütü
