İzmir/Aliağa Tüpraş’ta İş Cinayeti-İşçi Katliamı
Son zamanlarda her geçen gün artan iş cinayetlerine, işçi katliamlarına bir yenisi daha eklendi. TÜPRAŞ Aliağa Rafinerisi’nde, bugün saat 09.25 sıralarında, boş nafta tankındaki bakım sırasında, gaz sıkışmasının neden olduğu patlama sonucu, yüklenici firma (Taşeron) çalışanları Kemal Şaşmazer, Yusuf Kepenek, Mehmet Karademir ve Mehmet Dere yaşamlarını yitirirken, Halil İbrahim Kavlak ile birlikte 2 işçi de yaralandı. Ölen işçi kardeşlerimizin ailelerinin ve İşçi Sınıfının başı sağ olsun. Yaralı işçi kardeşlerimizi de acil şifalar dileriz.
Türkiye’nin rafinaj sektöründeki tek üreticisi olan Tüpraş; Kocaeli, İzmir, Kırıkkale ve Batman’da sahip olduğu 4 rafineride yıllık 28,1 milyon tonluk ham petrol işleme kapasitesiyle Türkiye’nin en büyük sanayi şirketidir. Aynı zamanda Avrupa’nın 7’nci büyük rafineri şirketidir.
Böylesine büyük ve bir o kadar da kârlı olan Türkiye’nin bu en büyük sanayi şirketi TÜPRAŞ, özelleştirme adı altında 2004 yılında Tatneft- Zorlu Grubuna ihale ile devredilmiş, Petrol- İş Sendikası tarafından açılan dava sonucu devir gerçekleşemeyince de 2005 yılında Koç-Shell Grubunun ihaleye girmesi ile hisseleri Koç-Shell grubuna devredilerek Parababalarına peşkeş çekilmiştir.
Her yıl yüzlerce işçi kardeşimiz iş cinayetlerinde yaşamını yitiriyor, binlercesi yaralanıyor, sakat kalıyor. Ana babaların, eşlerin, çocukların canı yanıyor. Hayatları kararıyor. Ama bu zalim Parababaları düzeni ve onların iktidarları, bu cinayetleri durdurmak için hiçbir önlem almıyor. Alıyor görünüyor ama gerçekte almıyor. Kâğıt üstünde aldığı önlemlerin hayata geçirilmesi için etkin bir çaba göstermiyor. Önlenebilir tedbirlerle önüne geçilebilinecek bu kazalar, Parababalarının daha fazla sömürü, daha fazla kâr hırsları, maliyetleri düşürme adına iş güvenliği önlemlerinin maliyet olarak görülmesi bu tür iş cinayetlerine ve katliamlara davetiye çıkarıyor.
Ülkemizde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği için alınan tedbirler AKP İktidarı ve Parababalarının insafına bırakılmış durumdadır. Bunlarda insaf ve insanlık olmadığından, Ölümlü İş Kazalarında Avrupa’da birinci, dünyada ise üçüncü olan ülkemizde, 2002’den bu yana iş cinayetlerine dönüşen iş kazalarında ölen işçi sayısı 20 bini geçmiştir.
TÜPRAŞ’taki cinayetin ve buna zemin hazırlayanların sorumluları başta AKP iktidarı olmak üzere Parababaları-sermaye düzeni, özelleştirme, taşeron cehennemi ve sarı-gangster sendikacılıktır
İşçi Sınıfı örgütsüz olduğu sürece, başlarındaki sarı-gangster, hazır yiyici sendika ağalarını def edip sendikalar faciasını son verip Devrimci Sendikal anlayışı egemen kılmadığı sürece, insanlarımız ölmeye, aileler acılar çekmeye devam edecektir.
Ne zamana kadar?
Halkımızı, Kurtuluş Partisi saflarında örgütleyinceye kadar!
HKP, İşçi Sınıfı davasına kendini adamış kadrolarıyla, eli kanlı sermayenin iktidarı yerine Halkın İktidarını kuracaktır. İşte o zaman işçiler kendi iktidarlarında işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerini kendisi denemiş ve uygulamış usta işçilerle ve mühendislerle birlikte sağlıklı koşularda çalışacak, aileleriyle mutlu ve güvenceli bir yaşam süreceklerdir.
HKP Tüzük ve Programı’nda “İşçi Meselesi” başlığı altında sorunun çözümü için şöyle denir:
“(…) 13- Sağlık Şartları: İş, yalnız yaşama çaresi bir angarya olmaktan çıkıp yaşamanın en anlamlı şartı ve kişinin yaratma mutluluğu haline getirilecek. İşçilerimizin yalnız “Mikrop Yatağı” işyerleri değil, “Medeniyet Tarihini yalancı çıkaran” barınma yerleri de iş müfettişliği hekimler tarafından gözetilip iyileştirilecek.” 11.10.2017
Halkız Haklıyız Yeneceğiz!
İşçilerin Birliği Sermayeyi Yenecek!
HKP
Genel Merkezi
