YÖK Nedir? Ne İşe Yarar?
Yüksek Öğrenim Kurumu, 1980 faşist darbesi sonrası üniversitelerdeki devrimci, yurtsever geleneğin önünü kesmek, üniversiteleri ticarethanelere, biz öğrencileri de müşterilere çevirmek için kurulmuştur. Kurulduğu günden bu güne kadar “paran varsa oku” şiarıyla işleyen, laiklik, bilim ve demokrasi karşıtı uygulamalarına her gün bir yenisini ekleyerek halk çocuklarına ne kadar düşman olduğunu açıkça belli eden YÖK, halkın değil parababalarının kurumudur. Şeriatçı tayipgiller hükümetinin YÖK’ün başına getirdiği kendileri gibi bilim, demokrasi düşmanı Yusuf Ziya Özcan geçtiğimiz yıllarda bunu kendi ağzıyla itiraf etmiştir. Gaziantep’te bir öğrencinin “Herkes üniversite mezunu olmalı mı?” sorusuna şu cevabı vermiştir: “Hayır olmamalı. Okullar bedava. Hiçbir yerde görülmemiştir. Şunu yapmak istiyoruz: Üniversiteleri paralı yapalım, ihtiyacı olana burs verelim. Hiç olmazsa üniversiteler ayağının üzerinde dursun. Sonra insanlar çalışınca bu parayı geri ödesin. Aynı Kredi ve Yurtlar Kurumu’ndan alınan kredi gibi. ABD’de olduğu gibi mezuniyetten sonra ödesin.”
Bu cevap YÖK’ün ne kadar halk düşmanı bir kurum olduğunu, üniversiteleri bilim yuvaları olarak değil, holding olarak kullanmak amacında olduğunu kanıtlamıştır. Tayipgiller hükümeti, onca kamu kuruluşu yetmiyormuş gibi, üniversiteleri de özelleştirmek istemektedir. Ülkesini pazarlamakla mükellef olduğunu akçıkça, utanmadan söyleyen tayipgillerin halk düşmanı ortaçağcı zihniyetinden de anca bu beklenir zaten.
Temel bir hak olan eğitimi bile halkımıza satmak istiyorlar. Ve tüm bu demokrasi, bilim karşıtı uygulamalara karşı, en ufak bir hak arama çabasında, uzaklaştırmalarla soruşturmalarla saldırıyorlar öğrencilere. Ulaşım, barınma, beslenme sorunlarını, yüzlerce lirayı bulan harçlar sorununu çözmedikleri yetmiyormuş gibi; eğitimi ticarete dönüştürdükleri yetmiyormuş gibi, bir de demokratik yollarla hakkını arayan öğrencilere saldırarak halk düşmanı yüzlerini bir kez daha göstermiş oluyorlar. Son zamanlarda, okullarda polis noktaları kurulmasını getirdiler gündeme. Halk çocuklarında o kadar korkuyorlar ki, polislerini okulda da salmak istiyorlar devrimci-yurtsever gençlerin üzerine. Öğrencileri terörize edip, tüm bu alçaklıklara rağmen haklarını aramalarını engellemek, kafaca silahsızlandırarak koyun sürüsüne çevirmek istiyorlar.
Üniversiteler her zaman, aydın, toplumsal sorunlara duyarlı gençlerin yetiştiği, ortaçağcılığa, faşizme, emperyalizme karşı mücadelenin kaleleri olmuştur. Bunlara karşı en kuvvetli direnci üniversiteler göstermiştir. Biz Kurtuluş Partisi Gençliği olarak, bilimin, demokrasinin kalesi üniversitelerin, parababalarının holdinglerine dönüştürülmesine izin vermeyeceğiz. Bu konuda partimizin programında şöyle denmektedir:
16-Eğitim DEMOKRATLAŞTIRILACAK. Ezberciliğe değil, güçlükler karşısında çözüm yolları bulma, yani bellek yerine zekâyı işletme prensibi, öğretim ve eğitimin baş prensibi olacak. Ölçü alınarak, kişiye özel, el yapımı ayakkabı üretir gibi, her öğrencinin kişiliğini ezmeyen eğitim güdülecek.
“Fazla diplomalı bize gerekmez” kaygısı ile SINAV’lar öğrenci “turnikesi”, ya da salhanesi (mezbahası, kesimevi) haline sokulmayacak. Dönen (başarısız) öğrenci oranı; öğretmenin, öğretim sisteminin ve öğretim araçlarının nitelikleriyle kıyaslanacak ve başarının yükseltilmesi için, saptanan eksiklikler ya da yanlışlıklar hızla giderilecek.
Öğretimin her kademesine her yaş ve cinsiyetten herkes sınav vermek şartı ile girip belge alabilecek.
Her yerde HALK ÜNİVERSİTELERİ kurulacak.
17- Öğretim ve Eğitim, biçimi ve içeriğiyle LAİKLEŞTİRİLECEK.
18- Anadilde eğitim serbest olacak. Devlet ve diğer kamu yönetimleri bu konuda üzerlerine düşen yükümlülükleri eksiksiz yerine getirecek.
19- Yabancı dilde eğitim yasaklanacak.
20- Eğitim bütünüyle bir kamu görevi olacak. Eğitimden para kazanma yasaklanacak. Herkese eşit, parasız eğitim imkânı sunulacak.”
Bizler de, bulunduğumuz okullarda AB-D emperyalistleri ve satılmış uşaklarına karşı laik, demokratik, bilimsel, parasız, anadilde eğitim için her türlü mücadeleyi vermeye devam edeceğiz. Vatanımızı AB-D Emperyalistlerinden yerli satılmışlardan temizleyecek ve Demokratik Halk Devrimi’ni başaracağız. İşte o zaman gerçek “Demokratik Halk Üniversiteleri” ile halkımız, bilime sınırsızca ve parasız olarak kavuşacaktır.06.11.2011
Yaşasın Demokratik, Laik, Anadilde Eğitim Mücadelemiz!
Yaşasın Demokratik Halk Üniversiteleri Mücadelemiz!
Yaşasın Eşit; Parasız Bilimsel Eğitim Mücadelemiz!
Gün Gelecek Devran Dönecek Tayipgiller Halka Hesap Verecek!
Yaşasın Halkın Kurtuluş Partisi!
Kurtuluş Partisi Gençliği
***************************************************
Bilim Ve Demokrasi Düşmanı YÖK İzmir’ de Protesto Edildi
İzmir’de Kurtuluş Partisi Gençliği 5 Kasım Cumartesi Günü Saat 16.30’da Karşıyaka Çarşı girişinde dağıttıkları bildirilerle “YÖK’TARİHE GÖMECEĞİZ!” diye haykırdı. İzmir halkının ilgiyle karşıladığı bildiride “Bulunduğumuz okullarda AB-D Emperyalistleri ve satılmış uşaklarına karşı Laik, Demokratik, Bilimsel, Parasız, Anadilde Eğitim için her türlü mücadeleyi vermeye devam edeceğiz. Vatanımızı AB-D Emperyalistlerinden yerli satılmışlardan temizleyecek ve Demokratik Halk Devrimi’ni başaracağız. İşte o zaman gerçek “Demokratik Halk Üniversiteleri” ile halkımız, bilime sınırsızca ve parasız olarak kavuşacaktır.” denildi.
Kurtuluş Partisi Gençliği
İZMİR
******************************************************
ESKİŞEHİR’DE YÖK PROTESTOSU
Kurtuluş Partisi Gençliği Eskişehir Adalar’da 3 Kasım Cuma günü yaptığı basın açıklamasında YÖK’ü protesto etti. Açıklamada üniversite öğrencileri, 1980 faşizminin çocuğu olan ve kurulduğu günden beri bilim, demokrasi karşıtı uygulamalarıyla halk çocuklarına düşman olduğunu her fırsatta açığa vuran YÖK’e karşı bulundukları her okulda mücadeleye çağırıldı.
Açıklamada “Üniversiteler her zaman, aydın, toplumsal sorunlara duyarlı gençlerin yetiştiği, ortaçağcılığa, faşizme, emperyalizme karşı mücadelenin kaleleri olmuştur. Bunlara karşı en kuvvetli direnci üniversiteler göstermiştir. Biz Kurtuluş Partisi Gençliği olarak, bilimin, demokrasinin kalesi üniversitelerin, parababalarının holdinglerine dönüştürülmesine izin vermeyeceğiz.” denildi.
Sık sık “YÖK’ü Tarihe Gömeceğiz”, “Üniversiteler Holding Yusuf Ziya Patron”, “YÖK – Polis – ÖGB Üniversiteden Defol”, “Üniversiteler Karakol Olmayacak”, “Yaşasın Gençliğin Devrimci Mücadelesi” sloganlarının atıldığı açıklama Eskişehir halkı tarafından yoğun ilgiyle karşılandı.
Kurtuluş Partisi Gençliği
ESKİŞEHİR