Yıllardır yargının, Tayyipgiller’in hukuk bürosuna dönüştürüldüğünü söylüyoruz. Her geçen gün yaşananlar da bu tezimizi doğruluyor. Artık delilli, kanıtlı olsa da suç işleyenler değil de bu konuları gündeme getirenler, bu konu hakkında konuşanlar cezalandırılıyor. Asıl suçlular ise “AK”lanarak yollarına devam ediyorlar.
İleri Haber’in 05.12.2015 tarihli bir haberine göre “(…) YARSAV Başkanı Murat Arslan da Cumhurbaşkanı’na hakaret suçunun artık siyasal bir sorun haline geldiğini söyledi. Cumhurbaşkanlığı’nın son 1 yılında Ahmet Necdet Sezer’e hakaretten 26, Abdullah Gül’e hakaretten 139 kişiye soruşturma açıldığını belirterek, Tayyip Erdoğan’ın 1,5 yıllık Cumhurbaşkanlığı döneminde hakaret suçundan 1300’den fazla kişi hakkında soruşturma açılması için Adalet Bakanlığı’ndan izin istendiğini söyledi ve şöyle dedi:
“Bunlardan yalnızca 15-20 tanesi reddedilirken, şu ana kadar 900’üne kovuşturma izni verildi. 400’e yakın izin talebi de hala incelemede..” (http://ilerihaber.org/1-5-yilda-900-kisiye-cumhurbaskanina-hakaret-davasi/26537/)
Bu davaların tümüne katılan, şikayetçi olan Recep Tayyip Erdoğan bununla da yetinmeyip tazminat davaları açıyor.
İşte tam da böyle bir dönemde; Meclisteki hiçbir muhalefet partisinin yapamadığını yapan, sözünü sakınmadan söyleyen, halk düşmanlıklarına açıktan meydan okuyan, suç duyurularında bulunan, davalar açan Halkın Kurtuluş Partisi’ne dava açmamaları düşünülemezdi zaten!
Tabiî sadece Recep Tayyip Erdoğan değil, onu örnek alan yandaşları da aynı şeyi yapıyor. Hatırlayacağımız gibi dönemin İçişleri Bakanı Efkan Ala, “MİT TIR’ları meselesi” ile ilgili olarak Uluslararası Ceza Mahkemesine başvuran Halkın Kurtuluş Partisi Genel Başkanı Nurullah Ankut hakkında hakaret, iftira ve suç uydurma isnatlarıyla şikâyette bulunmuştu. Savcılık, Efkan Ala’nın bu şikâyetiyle ilgili olarak: Genel Başkan’ımız hakkında TCK’nın 267/1 fıkrasında tanımlanan (suç atfında bulunmak) suç ve 271/1 maddesinde tanımlanan “delil ve emareler uydurmak” suçuyla ilgili kovuşturmaya yer olmadığına karar vermiş, ancak Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaretten dolayı kovuşturma açılmasını talep etmişti. Bu soruşturma ile ilgili dava açılmıştır ve 23 Aralık 2015 tarihinde Ankara 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde, saat 09:10’da görülecektir.
Efkan Ala bununla da yetinmemiştir. Tavşanın suyunun suyunun suyu misali bu konudan bir şikayet daha çıkartmıştır. Bu seferki şikayet HKP internet sitesinde 06.07.2015 tarihinde yayınlanan bir yazı ile ilgili. Hem de hakaret, tehdit, iftira ve Türk Milletini, Türk Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama iddiasıyla!
Söz konusu yazı “ÖSO’ya Silah Göndererek Savaş Suçu İşleyen AKP Önde Gelenlerini Uluslararası Ceza Mahkemesine Şikayet Eden Partimizin Genel Başkanına Savcılık Soruşturması” başlığı ile yayınlanmış bir yazı olup Efkan Ala bu yazıdaki “…AKP’nin sınangalı savaş suçlusu Efkan Ala…, lakin savaş suçlusu Efkan Ala’nın…, Ey Efkan Ala, biz haklılığımızı insanlığın ileriye doğru giden tarihinden, Halkların Kardeşliğinin geçmişinden, bugününden, geleceğinden alıyoruz… Kendine ve gücüne bu kadar güveniyorsan, gel senin savaş suçlusu olduğunu mahkemede ispat etmemize rıza göster. Savcılığa başvurundan sonra buna rıza göstermezsen, zaten haksızsın ve savaş suçlusu olduğunu zımnen ikrar ediyorsun demektir. Dolayısıyla gel, tümüyle seni kayıracak bir ceza muhakemesi rejiminde, üstelik de sanık olmamıza rağmen, gerçekleri ortaya koyalım, suçunu ispata girişelim, başaramazsak da aklanmış ol, bugünkü burjuva mahkemelerinde de olsa. Yok bundan imtina edersen, tarihen bir daha nedamet getirme şansın olmaz, her halükarda mahkum olursun.
Halkların bilincinde verilecek hüküm bellidir, mahkemelerinizden ne karar çıkarsa çıksın. Bunda hiçbir tereddütümüz yok. Lakin biz bugünkü hukuk düzeninizde, sizin düzeninizde bile hesaplaşmaya varız. Siz var mısınız? Korkmayın, korkunun ecele faydası yok!” gibi bazı bölümleri cımbızla çekip alarak yeni bir suç duyurusunda bulunmuştur. Savcılık ise hiç zaman kaybetmeden Genel Başkan’ımız Nurullah Ankut hakkında soruşturma başlatmıştır.
En başta dediğimiz gibi Yargı tersten işliyor! Ancak hiç korkumuz yok!
HKP Genel Başkanı’nı tanımıyorsunuz!
O, ne baskılar yaşamış, ne sürgünler görmüş, ne işkencelerden geçmiş, yılmamış, yılmadığı gibi her seferinde devrimci inancını tazeleyerek mücadeleye devam etmiştir.
Yıldıramazsınız!
Ne böyle bir Genel Başkanı, ne de böyle bir Genel Başkana sahip Halkın Kurtuluş Partisi’ni!
Bu tersine gidiş elbette düze dönecektir. Halk düşmanları cezalarını bulacak, tarihin çöplüğüne gömüleceklerdir. Devrimci Ozan Adnan Yücel’in dediği gibi
“Saraylar saltanatlar çöker
kan susar birgün
zulüm biter.
menekşeler de açılır üstümüzde
leylaklar da güler.
bugünlerden geriye,
bir yarına gidenler kalır
bir de yarınlar için direnenler…”
11.12.2015
Halkın Kurtuluş Partisi
Genel Merkezi
