Dünyanın dört bir yanından İşçi Sınıfı temsilcileri Soma Katliamı için İstanbul’da buluştu

Dünyanın dört bir yanından İşçi Sınıfı temsilcileri Soma Katliamı için İstanbul’da buluştu

En az 301 işçi kardeşimizin Parababaları düzeninin bekçiliğini yapan Tayyipgiller iktidarı tarafından katledildiği Soma’da acılar hâlâ taze. Katliam sonrası açılan toplu mezarlara insanlar akın akın ziyaretler gerçekleştiriyor. Yaşanan acıları en iyi ifade eden fotoğraflardan biri de babalar gününde ortaya çıktı. Düzenin babalarını katlettiği 432 çocuk mezarların üzerine babalarına yazdıkları mektuplarla birlikte karnelerini bıraktılar.

 

Dünyada eşine az rastlanır bu katliamın hesabını sormak, sorumluların cezalandırılmasını sağlamak ve Türkiye İşçi Sınıfıyla dayanışmada bulunmak için tüm kıtalardan işçi sınıfı temsilcileri Dünya Sendikalar Federasyonu (WFTU) ve DİSK/Nakliyat-İş Sendikası’nın ortaklaşa gerçekleştirdiği “Soma’daki İşçi Katliamını Ne Unuturuz Ne Affederiz” başlıklı konferansta bir araya geldiler.

Konferans 18 Haziran Çarşamba Günü İstanbul Serbest Muhasebe Mali Müşavirler Odası Toplantı Salonunda gerçekleştirildi. 13 ülkeden yaklaşık 30 sendikacıyla birlikte Türkiye’deki çeşitli sendika, siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcilerinin katıldığı etkinliğin açılış konuşmasını DİSK/Nakliyat-İş Genel Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu yaptı. Konuşmasına Ernesto Che Guevara’nın çocuklarına yazdığı mektuptan alıntılarla başlayan Küçükosmanoğlu, “Dünyanın dört bir yanından gelen ve acımızı paylaşıp dayanışma duygularını ifade eden tüm yoldaşlarıma teşekkür ederim” diyerek konukları selamladı. Küçükosmanoğlu konuşmasında Türkiye’deki kölelik koşullarına, insan hayatının ucuzluğuna ve hükümetin halk düşmanı politikalarına değindi.

Ali Rıza Küçükosmanoğlu’ndan sonra kürsüye Dünya Sendikalar Federasyonu Genel Sekreteri George Mavrikos çıktı. Mavrikos yaptığı konuşmada dünya işçi sınıfı adına Soma Katliamı’na yol açan suçluları kınadıklarını, sorumluların mutlaka cezalandırılması gerektiğini, bunun için uluslararası planda ne yapılması gerekiyorsa büyük bir gayretle yapacaklarını dile getirdi.

Genel Sekreter Mavrikos’un ardından yaşanan büyük trajedinin merkez üssünden, Soma’dan gelen işçi kardeşlerimiz kürsüye çıkarak birer konuşma yaptılar. Alkışlar eşliğinde kürsüye çıkan Somalı maden işçisi kardeşlerimiz Soma’daki kölelik koşullarını detaylarıyla anlattılar.

Etkinlik dünyanın dört bir yanından gelen konukların dayanışma ifade eden konuşmalarıyla devam etti. Saat 14.00’da başlayan yemek arası 16.00’a kadar sürdü ve 16.00’da konferansın ikinci bölümüne geçildi. İkinci bölümde de uluslararası sendika temsilcileri konuşmalarını gerçekleştirdiler.

Etkinlik, ortaklaşa hazırlanan sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi. Etkinlik sonrasında Soma Katliamı’nı dünya ölçeğinde teşhir eden böyle bir etkinliğin düzenlenmesinde öncülük eden DİSK/Nakliyat-İş Sendikası’na ve Genel Başkan Ali Rıza Küçükosmanoğlu’na teşekkür edildi. Konuklarımız, Soma Katliamı’nın tüm sorumlularının cezalandırılacağı güne kadar mücadeleye devam edeceklerini dile getirdikten sonra büyük bir memnuniyet ve dayanışma duygusuyla ayrıldılar. 19.06.2014

İstanbul’dan

Kurtuluş Partililer

Sonuç Bildirgesi;

Soma İşçileri ve Türkiye İşçi Sınıfıyla Dayanışma Uluslararası Konferansı

WFTU-Nakliyat-İş Ortak Sonuç Bildirgesi

120 ülkeden 90 milyon işçiyi temsil eden Dünya Sendikalar Federasyonu (DSF) ile Sendikamızın ortaklaşa düzenlediği “SOMA’DA İŞÇİ KATLİAMINI NE UNUTURUZ NE AFFEDERİZ” konulu Uluslararası Konferans; Bahrein, Bask Bölgesi, Brezilya, Kolombiya, Danimarka, Mısır, Yunanistan, Irak, İtalya, Filistin, İsveç, İsviçre ve Kıbrıs’tan gelen otuz bir sendika yöneticisi ve uzmanların katılımı ile birlikte 18 Haziran 2014 tarihinde İstanbul’da yapıldı.

Konfederasyonumuz Yöneticileri, Soma Maden’den iki işçi ve diğer kurumların temsilcilerinin de katıldığı Konferansın sonunda tüm katılımcıların yapmış oldukları konuşmalar sonrasında bir sonuç bildirgesi hazırlanmıştır.

Türkçe ve İngilizce olarak hazırlanan sonuç bildirgesi ekte basının ve kamuoyunun bilgisine sunulur. 23.06.2014

Nakliyat-İş Sendikası

Genel Merkezi

Soma İşçileri ve Türkiye İşçi Sınıfıyla Dayanışma Uluslararası Konferansı

WFTU-Nakliyat-İş Ortak Sonuç Bildirgesi

Tüm kıtalardan, 13 farklı ülkeden gelen sendika liderleri ve WFTU, DİSK, Nakliyat-İş ve TUI Metal ve Maden Sendikaları liderlerinin katılımıyla, Soma Maden İşçileri ve Türkiye İşçi Sınıfıyla dayanışma Konferansında bugün, 18 Haziran 2014 tarihinde, Uluslararası İşçi Sınıfına ve dünya halklarına “UNUTMAYACAĞIZ! AFFETMEYECEĞİZ!” mesajımızı deklare ediyoruz.

Deklarasyonumuz:

Türkiye’deki Maden İşçileri ve İşçi Sınıfıyla dayanışıyoruz. En az 301 işçi kardeşimizin ölümü Uluslararası İşçi Sınıfına karşı işlenmiş bir suçtur. Türkiyeli işçiler yalnız değildir. Onların kız ve erkek kardeşleri, dünyanın dört bir tarafındaki bütün ülkelerde yaşayan, aynı ekonomik, sosyal ve demokratik haklar için mücadele eden işçiler ve savaşçılar Türkiyeli işçilerin yanındadır.

Türkiye hükümetini ve Soma Holding’i, maden işçilerinin hayatlarını tehlikeye atan vurdumduymazlıklarından dolayı kınıyoruz. Bu katliamın sebepleri son derece açıktır: madenlerin özelleştirilmesi, maden zenginliklerinin kâr hırsıyla sömürülmesi, işçilerin aşırı çalıştırılması, bakım ve modern ekipman kullanımında yapılan kesintiler ve taşeronluk sistemi. Bu kaza kapitalist üretim biçiminin olağan bir sonucudur. Bizler, insanların ihtiyaçları için kullanılması gereken maden zenginliklerinin özelleştirilmesine karşı savaşım yürüten Türkiye’deki Mücadeleci Sendikal Hareketi destekliyoruz.

BU SUÇUN ÜZERİ ÖRTÜLEMEYECEKTİR!

Bizler Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ve onun hükümetinin facia sonrasında yaptığı “takdiri ilahi” ya da “ölmek maden işçiliğinin fıtratında var” gibi açıklamaları tamamen reddediyor ve kınıyoruz. Başbakanın ve hükümetin bu taktiği Türkiye Halkının öfkesini başka yönlere kanalize etmeyi amaçlamaktadır. Başbakanın bu olayın “doğal” olduğunu kanıtlamak için 19’uncu Yüzyılda gerçekleşen kazaları örnek göstermesi mevcut hükümetin, Türkiye’deki çalışanların Ortaçağ koşullarında yaşamalarını ve çalışmalarını istediğini göstermektedir. Bizler dünyaya bu kazanın gerçek nedenlerini, gerçek suçlularını teşhir etmeye, çözüm yollarını göstermeye devam edeceğiz. Böylece bu katliama ilişkin duyulan öfkeyi örgütlü, uluslararası ve sınıf temelli bir sendikal mücadeleyle buluşturacağız ve tüm işyerlerinde modern, yeterli ve etkili sağlık ve güvenlik önlemlerinin alınmasını talep edeceğiz.

Bu katliamların tekrar gerçekleşmesini engellemek için Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin Türkiye’deki bütün madenlerde bu tür önlemleri derhal almasını talep ediyoruz. Ayrıca Türkiye Hükümetinin ILO sözleşmesinin ilgili maddesi olan ve imzalamaya yanaşmadığı 76’ncı Maddeyi onaylayıp derhal imzalaması gerektiğini dile getiriyoruz.

Bizler bu katliama yol açan suçluların derhal yargı önüne çıkarılıp cezalandırılmasını talep ediyoruz. Tüm kurbanların ailelerini eksiksiz biçimde tazminat ödenmelidir. Soma maden işçilerine ve ailelerine yönelik yapılan tehditlerin derhal son bulması gerekmektedir.

BU SUÇ TEKRARLANMAMALIDIR!

Bizler demokrasi için mücadele etmeye, Türkiye hükümeti ve çevik kuvvet polisinin göstericiler üzerinde baskı kurmasının, protestoculara saldırılmasının ve her türlü işyerinde ve toplumun her kesiminde demokratik haklara karşı yapılan saldırıların son bulmasını talep etmeye devam edeceğiz.

Taşeronluk sisteminin kesinlikle son bulmasını talep ediyoruz. Tüm işçiler için daha iyi çalışma koşulları ve iş ilişkilerinin tesis edilmesini istiyoruz.           

Bizler İşçi Sınıfını bölen ve zayıflatan sarı sendikaların varlığını ve faaliyetlerini lanetliyoruz. Türkiye’deki Maden İş Sendikası ve onun yüksek maaşlar alan satılmış liderleri Soma Madenlerinde denetlemeler sırasında patronla ve hükümetle işbirliği yapmış, kaza sırasında madende bulunan işçi sayısıyla ilgili yanlış bilgi vermiştir. Onlar şimdi ise işçilerin örgütlenmesini ve bu katliama karşı etkin bir mücadele yürütmesini engellemeye çalışmaktadırlar.

ILO’nun ve Birleşmiş Milletler’in, Türkiye hükümetini işçi haklarına, sendikal haklara ve demokrasiye saygı duymak ve bu olguları kabul etmek konusunda zorlayacak adımları atmasını talep ediyoruz.

Yukarıdaki amaçların eksiksiz biçimde gerçekleştirilmesi için bir “Uluslararası Uzmanlar Komisyonu” kurma kararı almış bulunuyoruz.

Bu komisyonun içerisinde bilim insanları, avukatlar, uluslararası analistler ve sendikalar yer alacaktır. Kurulacak olan Komisyonun amaçları; Soma maden katliamının ardında yatan gerçekleri sürekli teşhir etmeye devam etmek, işçilerin can güvenliği için mücadeleyi sürdürmek, işyerlerinde sağlık ve güvenlik önlemlerinin eksiksiz bir biçimde alınmasını talep etmek ve nerede benzer katliamlar olursa anında müdahale etmektir.