31 Mart 2024 Yerel Seçimleri; AB-D Emperyalist Haydutları tarafından Halkımızın başına bela edilen, çıkar amaçlı organize suç örgütü AKP’giller’in aldığı ölümcül darbe olarak tarihe geçecek. Bu darbe ile AKP’giller’in aldığı yara öyle bir yara ki, tedavisi artık mümkün değil. Aldıkları bu yara, AKP’giller’in bayır aşağı gidişlerini daha da hızlandıracak ve bu geriye gidiş artık durdurulamayacak.
Aslında bu sonuca 14 Mayıs 2023 Genel Seçimlerinde ulaşılacaktı. Ama bu ölümcül darbe, Cumhuriyet Tarihinin en çapsız, en kalitesiz, en aptal enstrümanı, ABD Emperyalist Haydudu tarafından CHP’nin başına yerleştirilen TESEV’ci, Sorosçu Kılıçdaroğlu’nun koltuk hırsı yüzünden geciktirildi. Bu Sorosçu İbiş, namuslu insanların uyarılarını dikkate alıp Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kesin kazanacak olan İmamoğlu’nu aday gösterseydi, kesin kazanamayacak olan kendisini aday gösterip Tayyip’e yeni bir seçim zaferi hediye etmeseydi; Yüzyılın Felaketi AKP’giller belasından ülkemiz ve halkımız 14 Mayıs 2023’te kurtulmuş olacaktı.
Halkın Kurtuluş Partisi olarak biz, Yüzyılın Felaketi AKP’giller’den, ABD Emperyalist Çakalı tarafından ülkenin ve halkımızın boynuna dolanan bu lanet halkasından kurtulmak için elimizden gelen bütün çabayı gösterdik, göstermeye de devam ediyoruz, edeceğiz.
14 Mayıs 2023 Seçimlerinden aylar önce, 13 Eylül 2022 tarihinde Genel Başkan’ımız Nurullah Efe Ankut bu lanet halkasından kurtulmanın yolunu gösterdi, önce Kılıçdaroğlu’nu uyardı:
“Başkanlık hevesinden vazgeç! Tayyipgiller memleketi felakete götürüyor. Onun karşısına kazanması garanti, Gerçek CHP’li bir aday çıkar!”
Sonra CHP’deki içtenlikli insanlarımızı uyardı:
“Tayyip karşısında en şanslı olan, en çok oyu alabilecek, içtenlikli sosyal demokrat bir adayın ortak aday olarak belirlenip Kaçak Saraylı Despot’un karşısına çıkarılması gerekir. Kişicil hesaplara, kariyer hesaplarına asla girilmemelidir. CHP’deki içtenlikli insanlarımıza bu gerçeği göstermek ve hiç çıkarmamacasına akıllarında tutmalarını isteriz. Sorosçu Kemal’i dizginlemelidirler. Ülkemizin, vatanımızın ve halkımızın geleceğini ön plana almalıdırlar. Böyle yapmazlarsa gelecekteki namuslular ve Tarih onlardan da hesap sorar.” (https://www.hkp.org.tr/baskanlik-hevesinden-vazgec-tayyipgiller-memleketi-felakete-goturuyor-onun-karsisina-kazanmasi-garanti-gercek-chpli-bir-aday-cikar/)
Gerçek Devrimci İdeolojinin gücüyle önceden gören, duru gören Genel Başkan’ımız 30 Aralık 2022 tarihinde lanet halkasını kıracak kişiyi de gösterdi:
“Bizce İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığının hemen ilan edilmesi gerekir.
(…)
“Namuslu, vatansever, Kuvayimilliye ve Mustafa Kemal-İnönü gelenekli insanlarımızın ne yapması gerekir?
“En öncelikli olarak Amerikan devşirmesi, Amerikan yapımı, ABD Emperyalist Çakalının uydusu ve hiçbir insani ve ahlâki değer taşımayan AKP iktidarından, bu çıkar amaçlı cürüm örgütünden kurtulmak için bir ölüm kalım savaşına girişmek gerekir.” (https://www.hkp.org.tr/bizce-imamoglunun-cumhurbaskanligi-adayliginin-hemen-ilan-edilmesi-gerekir/)
Halkını ve ülkesinin çıkarlarını her şeyin önünde tutan Önderimiz, 03 Mart 2023’te son kez, sertçe uyardı TESEV’ci, Sorosçu Kılıçdaroğlu’nu:
“Koltuk hırsından vazgeç, kazanması kesin görünen İmamoğlu’nu aday göster! Aksi halde Tayyip’e bir seçim daha hediye etmiş olursun!”
(…)
“Ancak bu şekilde Tayyipgiller’in ihanet, zulüm, soygun ve hırsızlıklar imparatorluğundan başka bir anlam taşımayan saltanatı devrilebilir, Türkiye’nin yok oluşa doğru götürülmesi durdurulabilir.
“Aksi halde, Yeni CHP’ni de eritip hezimete uğratacaksın, kendi siyasi hayatını da sonlandıracaksın…” (https://www.hkp.org.tr/koltuk-hirsindan-vazgec-kazanmasi-kesin-gorunen-imamoglunu-aday-goster-aksi-halde-tayyipe-bir-secim-daha-hediye-etmis-olursun/)
Namuslu insanların ve Genel Başkan’ımızın uyarıları, feryatları dikkate alınmadığı için, ABD Emperyalist Haydudunun yapımcılığını ve yönetmenliğini yaptığı ihanet tiyatrosunun esas oğlanı Tayyip’e, bu tiyatronun kötü adamı Sorosdaroğlu tarafından bir seçim daha hediye edilmiş oldu.
31 Mart 2024 Yerel Seçimlerinden aylar önce anlayışımızı halkımızla ve kamuoyuyla paylaştık:
“AKP Yüzyılın Felaketidir. AKP’giller ABD Emperyalist Haydudu tarafından ülkemizin, halkımızın boynuna dolanmış lanet halkasıdır. Bu lanet halkasından, bu felaketten kurtulmadan ülkemizin olumlu anlamda bir tek adım atması olası değildir”, dedik. Bu anlayışımız doğrultusunda AKP ile CHP’nin oylarının kafa kafaya olduğu toplamda 1000’i bulan il ve ilçelerde amasız, fakatsız, hiçbir CHP yetkilisiyle görüşmeden aday çıkartmayıp CHP adayını destekleme kararını aldık. Bu kararımızı ilan ettik ve titizlikle de bu kararımızı yaşama geçirdik. Bu kararımızı ilan ettik ve titizlikle de bu kararımızı yaşama geçirdik. Bu kararımız çerçevesinde yalnızca 53 il, 300 ilçe ve 26 belediye meclisinde kendi adaylarımızla seçime katıldık. Ve bu ülkenin en Vatansever, en Halksever partisinin yapması gerektiği gibi ülkemizin, halkımızın çıkarlarını en önde tuttuk. Seçim süresince de hep şu sloganı attık: “Belediyeler Yüzyılın Felaketi AKP’giller’den Temizlenmelidir.”
Bu tespitimizin, bu sloganlarımızın ne kadar doğru olduğu 31 Mart Yerel Seçimlerinde ortaya çıkmış oldu. Bir kez daha Devrimci İdeolojimiz ışığında gördüğümüz ve de gösterdiğimiz tespitlerimizin doğruluğu olayca da kanıtlanmış oldu. Bir kez daha kişicil, siyasi çıkarların bir önem taşımadığını, bizim için “söz konusu vatansa gerisinin teferruat” olduğunu, gözbebeğimiz vatanımız için uğruna hayatımızı ortaya koyduğumuzu göstermiş olduk.
Şimdi; Şanlı Gezi İsyanı’mıza damga vuran sloganımızda olduğu gibi; “Bu daha başlangıç mücadeleye devam”, diyerek, kararlılıkla mücadele ederek AKP’giller’i ülkenin başından defetmek gerekiyor.
Çünkü AKP’giller, Birinci Antiemperyalist Ulusal Kurtuluş Savaşı’mızın Zaferi üzerine inşa edilmiş kısmen de olsa Laik Cumhuriyet’i enkaza döndürdüler. Laik Cumhuriyet’in yerine de günbegün Ortaçağcı Faşist Din Devletinin inşasına giriştiler. İşte 31 Mart’ta aldıkları bu seçim yenilgisi, bu Ortaçağcı güruhu büyük ölçüde geriletecek, demoralize edecek ve bir oranda da AKP’giller’in dağılma sürecini başlatacaktır. Hatta birbirlerine de düşeceklerdir. AKP burjuva anlamda da olsa yasalarla çalışan bir siyasi parti değil; ABD yapımı, mafyatik, çıkar amaçlı bir suç örgütüdür. İşte bu nedenle bu kriminal örgütün bu halka, vatana daha fazla zarar vermesini önlemek, bu güruhtan kurtulmak için çalışmak, mücadele etmek Yurtseverlerin, Devrimcilerin, Halkseverlerin, Komünistlerin en öncelikli görevidir. HKP olarak şiarımız bu oldu ve hep bu şiar doğrultusunda mücadele ettik.
31 Mart Yerel Seçimlerinde AKP’giller’in ölümcül yara almasını sağlayan etken, “Üretilmiş Muhalefet”in boş, kof, kuru gürültü muhalefeti değildi. AKP’giller ve Reisinin ranta, vurguna, soyguna, yolsuzluğa, hırsızlığa dayalı ekonomik politikalarının sonucu patlayan ekonomik kriz, AKP’giller’in yediği bu ölümcül darbenin nedeni oldu. Halkımız; işsizlik pahalılık, zam zulüm cehenneminde cayır cayır yanarken, bu cehennemi yaratan AKP’giller’den bedeli ne olursa olsun kurtulmanın öncelikli bir görev olduğunu, maddi yaşantısıyla görmüş oldu. Bu nedenle Halkımız, ölümcül darbeyi indirdi AKP’giller ve avenesine.
Aslında AKP’giller de, Mustafa Kemal’lerin-İnönü’lerin CHP’siyle bir bağı kalmamış Yeni CHP de ABD Emperyalist Haydutları tarafından kendilerine verilen roller çerçevesinde “çevrimiçi” oynuyorlar. Buna rağmen CHP adaylarına, oy oranı bakımından, bıçak sırtı durumun yaşandığı il-ilçelerde oy vermemizin nedeni ise şudur:
AKP’giller’in Laik Cumhuriyet’in izini tozunu silip, Taliban Afganistan’ına benzer Ortaçağcı Faşist Bir Din Devleti inşa etme projesi, hedefi, amacı vardır. CHP’nin böyle bir amacı, hedefi, projesi yoktur. İşte bu önemli ayrımdan kaynaklı olarak destek verdik CHP’ye.
31 Mart Yerel Seçimlerinde AKP’giller’in hezimeti, yenilgiye uğraması vatanımız, halkımız açısından bir kazanımdır. Halkımızın morallenmesi, “yine kazandılar” algısının yıkılması bir kazanımdır. Ama bunun daha ileriye taşınması, boynumuza dolanan bu lanet halkasından tamamen kurtulmamız gerekiyor.
Bu ülkenin İkinci Kurtuluş Savaşçıları olarak 1920’den bugüne, onuru, ahlâkı, bütün devrimci değerleri en önde ve en yüksekte tutan biz olduk. Usta’mız Hikmet Kıvılcımlı’dan, onun omuz omuza mücadele ettiği, ondan devraldığı bayrağı en yükseklerde taşıyan Önderimiz Nurullah Efe Ankut’tan bu değerler olmadan, bu değerleri en yüksekte tutmadan devrimcilik yapılamayacağını öğrendik. O nedenle 31 Mart 2024 Yerel Seçimlerinde HKP’ye verilmiş oylar bu değerlere, insanlığın, devrimci kavganın en yüce değerlerine verilen bilinçli oylardır.
Halkımızın verdiği bu oylar; “Vatan aşkını söylemekten ve gereğini yapmaktan korkar hale gelmektense ölmeyi yeğ tutan” Gerçek Devrimcilere verilen oylardır.
Bu oylar; sonunu düşünmeyen kahramanlara verilmiştir.
Bu oylar, AKP’giller’in mahkemelerinde; “Beni hiç kimse yargılayamaz, korkutamaz, sindiremez. Ben buraya savunmaya yapmaya değil, AKP’giller’i yargılamaya geldim”, diyerek gürleyen Genel Başkan’ımıza verilen çok değerli oylardır.
Bu oylar; 1920’den bugüne bıkmadan, korkmadan, yılmadan, usanmadan, Bilimli-Bilinçli-İnançlı-Kararlı bir mücadele yürüten maraton koşucusu Proletarya Sosyalistlerine verilen oylardır. Bizi gerçekten anlayan, sürdürdüğümüz mücadelenin hakkını teslim ederek bize oy veren, maddi katkılarıyla destek veren tüm halkımıza ve alanlarda gece gündüz demeden çalışarak en doğru teoriyi ve pratik mücadelemizi halkımıza anlatan, gerçek kurtuluşun yolunu gösteren tüm adaylarımıza, bütün yoldaşlarımıza canı gönülden teşekkür ediyoruz. Hiçbir zaman sönmeyecek Devrimci yüreğimizin ateşiyle selamlıyoruz.
1920’den bugüne herkes gitti, kalan sadece Hikmet Kıvılcımlı Usta’nın Türkiye Devrimi’nin yolunu çizdiği, insanlığın kurtuluş bilimine katkı yaptığı teorisi, onun mücadelesi, onun Savaş Bayrağıdır. İşte bu bayrak bizim ellerimizdedir, o teoriyi bugün biz savunuyor, savaşını biz veriyoruz.
Eninde sonunda Türk ve Kürt Halkı’nın gerçek kurtuluşu, Kıvılcımlı Usta’nın ve devamcıları İkinci Kurtuluş Savaşçılarının gösterdiği yoldan olacak. Bu savaşın zafer kazanmasıyla gerçekleşecek.
Halkız Haklıyız Yeneceğiz!
02 Nisan 2024
Halkın Kurtuluş Partisi
Genel Merkezi