Bu Seçimler, aslında en sağından en soluna kadar Amerikan devşirmesi, Amerikan hizmetkârı ve Amerikan kuklalarından oluşan Emperyalizm Cephesiyle bizim aramızda yani Antiemperyalizm Cephesi arasında olacaktır.
Demek ki Türkiye’de iki cephe çarpışmaktadır:
1- Emperyalizm Cephesi.
Bunların alayı BOP, Yeni Sevr çerçevesinde ABD’nin ajan örgütleri ve Pentagon’u, Washington’u tarafından oynatılmaktadır. Bu hainler topluluğu Türkiye’yi elbirliğiyle her gün santim santim ilerleterek BOP cehennemine doğru sürüklemektedir. BOP, 22 İslam Ülkesinin sınırlarının savaşla yeniden çizilmesini öngörmektedir. Türkiye de BOP Haritasında üç parçaya bölünmüş durumdadır.
Peki, kimlerdir bu yerli hainler?
AKP’sinden MHP’sine, CHP’sinden İYİP’ine, Davidson’undan Bebecan’ına, HDP’sine, YSP’sine, TİP’ine varıncaya kadar bu cephede yer almaktadır hepsi.
Belki denilecektir ki; “İyi de o zaman aralarındaki ayrılıklar ne? İktidar-Muhalefet diye ayrılıp birbirleriyle atışmaları, çatışmaları nedir?”
Suç biliminde “Tantanacılık” adı verilen bir gasp, soygun ve aldatma yöntemi vardır. TDK şöyle der, bu kavram hakkında:
“Kavga ediyormuş gibi davranarak dikkat dağıtıp hırsızlık yapma yöntemi.”
İşte Meclisteki en kallavi sağcılarından en kallavi solcularına varıncaya dek, bunların da aralarında yaptığı tüm bağırış çağırışlar, tamamı kuru gürültü ve laf ebeliğinden ibaret olan meydan okumalar, suçlamalar, tehditler; sokak çakalları arasında oynanan bu oyunun siyasi plana yani Meclise taşınmış halidir.
Amerika Haydudu bir ihanet tiyatrosu oynatmaktadır bunlara Mecliste, ekranlarda, kürsülerde, meydanlarda. Her biri devşiricileri, efendileri, sahipleri olan o emperyalist çakalın yazmış olduğu ihanet senaryosunda kendisine verilen rolü oynamaktadır.
CIA’nın Avrupa ve Asya Sorumlusu Nelson Ledsky ne demişti?
“Biz Türkiye’de Meclisin her yerindeyiz.”
İşte en kahredici, en içler acısı gerçekliğimiz budur…
Senin yakın bildiklerin, dost bildiklerin; aslında en ağulu düşmanlarındır. Bunlar “dost yüzlü, dost gülücüklü” oynarlar. Karşılaştığında elini sıkıp hatırın sorarlar.
Fakat aslında,
Bunlar engerekler ve çıyanlardır.
Bunlar aşımıza, ekmeğimize göz koyanlardır.
Bunlar vatanımızı elimizden almak isteyenlerdir.
Tanı bunları!
Bir tek şey istiyoruz halkımızdan: Anlaşılmak. Bizi anlamazsan bunların binbir oyunuyla, binbir yalanıyla nasıl başa çıkabilirsin?
Yukarıda saydığımız Emperyalizm Cephesi bileşenleri ne yapmıştır, geçen 30 Mart’ta?
Kahraman Gerilla Che Guevara’nın deyişiyle: “İnsan soyunun başdüşmanı” olan ABD İblisinin saldırgan, işgalci savaş örgütü NATO’su önünde hizaya girip diz çökmüştür. NATO’nun Finlandiya’yı da içine alarak genişlemesine yönelik Meclisteki oylamada bir teki bile ret oyu verememiştir.
İşte bu iğrenç ve namussuzca olay, bu avanenin tamamının aynı soydan, aynı boydan, aynı toptan kesme olduğunu, aynı çamurdan yoğrulduğunu ve aynı yolun yolcusu olduğunu bir kez daha herkesin göreceği, anlayacağı şekilde ortaya koymuştur.
Bunlar NATO’cudurlar. NATO’nun ve sahibi Amerika Çakalının, müttefiki AB Haydut Devletlerinin Irak’ı işgalini ve ülkenin parçalanmasını desteklemişlerdir. Libya’ya saldırısını, işgalini, ülkenin parçalanmasını, Şehit Muammer Kaddafi’nin linç ettirilmesini desteklemişlerdir. Suriye saldırısını, işgalini, ülkenin üçe bölünerek parçalanmasını desteklemişlerdir.
Özetçe; 1990’dan bu yana ABD Haydudu ve kuklalarının Ortadoğu’da 10 milyondan fazla Müslümanın kanını dökmesini, canını almasını desteklemişlerdir. Amerika’nın BOP’unu desteklemişlerdir. Bu emperyalist şer cephesinin Ukrayna’yı Rusya’ya karşı kışkırtarak aralarında savaş çıkartılmasını desteklemişlerdir. Bu savaşta da şu ana kadar 200 bini aşkın insan hayatını kaybetmiştir her iki taraftan.
Özetçe arkadaşlar; bu satılmışlar güruhu, Emperyalist ABD Haydudu ve müttefiki Avrupa Birliği Emperyalist Devletleri ne yapmışsa, onun yanında ve onun destekçisi, onun kuklası olmuşlardır.
2- Antiemperyalizm Cephesi
Yerli-yabancı Emperyalistler Cephesine karşı kim var demiştik Türkiye’de?
Biz varız! Biz Gerçek Devrimciler var!
Sadece biz varız! Halkın Kurtuluş Partisi var!
Halkımızı, vatanımızı düşünen ve savunan sadece biz varız.
Yapayalnızız, bir başımızayız!
Ne diyordu Denizler, Mahirler Savunmalarında?
“Bizim düşmanımız ABD Emperyalistleri ve yerli işbirlikçileridir.”
Ve biz de, arkadaşlar; 1967’den bu yana Emperyalist Yerli Yabancı Düşmanlar Cephesini, hiç gözümüzü ayırmadan izledik, gözledik ve ona karşı bütün imkân ve gücümüzle mücadele ettik, savaştık. Bugün de aynı şekilde savaşmaya devam ediyoruz.
Çok netçe biliyoruz ve inanıyoruz ki Türkiye’de namuslu ve gerçek devrimciliğin, yurtseverliğin, halkseverliğin birinci şartı; bu düşman cepheyi aynen bizim gibi görmek, kavramak ve ona karşı verilen savaşta mevzi almaktır.
İşte bu sebepten dolayı da, arkadaşlar; 14 Mayıs’taki seçim; bizimle yani Antiemperyalist Halk Kurtuluş Savaşçıları Cephesiyle, emperyalizm, onun NATO’su ve Türkiye’deki uşakları, piyonları ve kuklalarının oluşturduğu Satılmışlar Cephesi arasındaki bir seçim olacaktır.
Zafere ulaşıncaya kadar bu insanlık düşmanı ABD Hayduduyla ve onun yerli işbirlikçileriyle savaşımız sürecektir!
Ve en sonunda biz kazanacağız yine! Birinci Kuvayimilliye’de olduğu gibi…
Ondan sonra da ülkemiz, Tam Bağımsızlığa kavuşacak, halkımızın mutluluğunun ve ülkemizin gelişip güçlenmesinin önündeki bütün engeller, barikatlar yok olacak. Böylece de ülkemiz özgürleşecek, kendisini kendi yönetir hale gelecektir.
Halkız, Haklıyız, Yeneceğiz!
07 Mayıs 2023