Önce Kahramanmaraş Pazarcık merkezli, gece yarısı meydana gelen 7.7, ardından Ekinözü merkezli öğle saatlerinde meydana gelen 7.5 büyüklüğünde depremle sarsıldı güzelim ülkemiz. Halkımız bir kez daha acılar yaşıyor. İçimiz kan ağlıyor. Kum gibi dağılan, kumdan kaleler gibi yıkılan binalar, enkaz altında kalan canlar, göçük altlarındaki insanlarımızdan, enkazların üstünde yakınlarından yükselen feryatlar, akan gözyaşları…
Ve sayısı her geçen dakika artan kayıplarımız…
Ve AKP’giller’in artık alışılagelen gelen utanmazca, yüzleri kızarmadan, arsızca yaptıkları açıklamalar…
Her zaman en iyi yaptıkları işi yine yapıyorlar AKP’giller. İşi kadere bağlıyorlar, Allaha havale ediyorlar, yani böylesine acıları yaşattıkları, tamamen kendilerinin sorumlu olduğu bir olayda bile kendilerini sorumluluktan sıyırıp suçlarını örtmek için Halkımızı Allah’la aldatmaya devam ediyorlar.
Oysa bilim diyor ki:
Deprem bir doğa olayıdır. Yer kabuğunu oluşturan levhalar, altlarında olan sıvı haldeki magmanın üzerinde devamlı hareket halindedirler. Bu hareketlerdir depremi oluşturan…
Her konuda olduğu gibi doğanın dilinden anlar ve onun var olan kanunlarına uyarsak, hiçbir olumsuz sonuçla karşılaşmayız…
Yaşam alanlarımızı, evlerimizi, işyerlerimizi bu levha hareketlerinin yaratacağı sarsıntılara dayanacak sağlamlıkta yaparsak, depremlerden hiçbir zarar görmeyiz…
İşte siz AKP’giller, bunların hiçbirini yapmadığınız gibi depreme davetiye çıkaran, ranta prim veren politikalar uygularsanız, Türkiye Cumhuriyeti Tarihinde olmadığı kadar imar affı çıkarırsanız, bütün denetim mekanizmalarını rant uğruna ortadan kaldırırsanız; bir doğa olayını işte böyle felakete dönüştürürsünüz.
Bu yetmez, Deprem Vergisi adı altında topladığınız vergileri; halkın konutlarını, üretim alanlarını “deprem” denilen doğa olayının buyruklarına göre düzenlemeye kullanmak yerine kendinizin yarattığı cari açıklarınıza, Türkiye Tarihinde eşi benzeri görülmemiş yolsuzluklarınıza, soygunlarınıza, vurgunlarınıza kaynak olarak aktarırsanız, bu halka işte bu felaketleri yaşatırsınız.
Bilimle hiçbir ilgisi olmayan, “cahil halkın ferasetine” güvenen, bilim insanlarının değil ulemanın dediğini yapan, insanlarımızın kafalarını hurafelerle dolduran ey AKP’giller; bakın bilim insanı, Deprem Uzmanı Prof. Dr. Naci Görür ne diyor:
“Arkadaşlar, çok üzgünüm ama Maraş’ın Pazarcık yöresinde 7,5 büyüklüğünde deprem oldu. Çok büyük bir deprem, umarım zayiatımız az olur. Bu depremin gelmekte olduğunu yerbilimciler olarak söyleye söyleye, yaza yaza dilimizde tüy bitti. Hiç kimse ne diyorsunuz, diye tepki bile vermedi.
“Gece 4.00’te uyandırıldım. Bir saat ağladım. Hâlâ ağlıyorum. Yıllardır uyardığımız yer. Tek bir yerel yönetici arayıp ‘ne yapalım?’ demedi. Bunca uyarıyı niye yaptık?”
O uyarılara biraz kulak assaydınız bugün bu felaketleri, acıları, ölümleri yaşıyor olmazdık. O bilim insanının akıttığı gözyaşının zerresi yok sizde. Göz damarlarınız kurumuş, vicdan sizde teşekkül etmemiş.
Dolayısıyla halkımızın yaşadığı en büyük felakettir AKP’giller. Hiçbir doğa olayı bunların verdiği zararı veremedi bu ülkeye ve bu halka. Çünkü Genel Başkan’ımız Nurullah Efe Ankut’un dediği gibi “Doğanın dili anlaşılır, kanunları bilince çıkarılırsa, o kanunlara göre hareket ederek ondan yararlanırız. O zaman doğa bize cömertçe hizmetini sunar. Bir anne şefkatiyle bizi kucaklar. Yani doğayla da uyum içinde, mutluluk içinde yaşarız…”
Doğanın dilini anlamak, kanunlarını bilince çıkarmak, o kanunlara göre hareket edip doğayla uyum içinde, mutluluk içinde yaşamanın koşulu Parabalarının vurguna, soyguna, ranta dayanan düzenine son vermekten geçmektedir.
İşte bizim bütün mücadelemiz de hep böyle bir dünyanın yaratılabilmesi içindir.
Eninde sonunda, yukarıda da belirttiğimiz gibi bu insani dava, Tarihin en haklı olan davası zafere ulaşacak!
Bu büyük felakette hayatını kaybeden insanlarımızı bir kez daha saygıyla anıyor, ailelerine, yakınlarına ve tüm halkımıza bir kez daha başsağlığı diliyoruz.
Halkız, Haklıyız, Yeneceğiz!
06 Şubat 2023
Halkın Kurtuluş Partisi
Genel Merkezi