Ülkemiz ABD-AB Emperyalizminin hizmetçisi olan AKP’giller tarafından her geçen gün geriye götürülmekte, insanlarımız hem ekonomik hem zihinsel olarak dumura uğratılmaya çalışılmaktadır. AKP’giller özellikle de Laiklik ilkesinin son kalıntılarını dahi ortadan kaldırmak için ellerinden geleni yapmaktadır.
İşte partimizin son suç duyurusuna konu olay da Laiklik ilkesinin ne derece çiğnendiğinin ve Ortaçağcı gericiliğin insanlara neler yaptırabileceğinin kanıtıdır.
Şöyle ki;
7 Aralık günü Ortaçağcı gericiliğin en iğrenç hali, sosyal medya ve haber kanallarından ortaya çıkmıştır. “Antalya İlim ve Kültür Derneği” isimli Ortaçağcı gerici yapının öğrenci yurdu perdesi çekili tarikat evinde, yurdun aşçısı tarafından aynı yurttaki bir öğrencinin başı kesilerek katledilmiştir. Ve katil şeriatçı, bu katliamını da “deccali vurdum” diyerek gerekçelendirmiştir.
Bu katliamın yapıldığı tarikat evinin bağlı olduğu dernek İçişleri Bakanlığına bağlıdır. Derneğin yasalarca yurt açma yetkisi yoktur. Ancak bu vakfın yurt açmasını sağlayan imkânı, Ortaçağcı gerici Erenköy Cemaati ve onlarla aynı kafa yapısına sahip, Laiklik ve Cumhuriyet düşmanı Aziz Mahmut Hüdayi Vakfı yaratmıştır. Yani ortada yasalara uygun şekilde kurulmuş bir öğrenci yurdu yoktur. Ortaçağcı gerici vakfın yurduna giden genç insanlarımızı zehirleyen yapılanmanın tarikat evi vardır. Ve bu tarikat evinde genç yaşlarında düşünceleri zehirlenen hatta yaşanan olayda olduğu gibi bir meczup tarafından canice katledilen gençlerimiz vardır.
En başından beri belirttiğimiz üzere bu katliamın asıl sebebi Laikliğin ülkemizde artık yok edilme noktasına getirilmesidir. Laiklik, Antiemperyalist Birinci Kurtuluş Savaşı’mızın önderi Mustafa Kemal’in en önemli ilkelerinden biridir. Bu ilkenin yok edilmesi sadece toplumsal hayatta, örnekteki gibi şeriatçılığın ve meczupluğun artmasına değil ülkemiz nüfusunun yarısı olan kadınlarımızın toplumsal hayattan çekilmesine, zulme ve işkenceye uğramasına sebep olacaktır. Ortaçağcı gericiler tüm argümanlarını kadınlar üzerinden kurmuşlardır. Ancak Suudi Arabistan, Afganistan gibi şeriatla yönetilen devletlerde görüldüğü üzere, şeriatın, Ortaçağcı gericiliğin özellikle kadınlar için bir cehennem olduğu netçe ortaya çıkmaktadır.
Laikliği ortadan kaldırmak için mücadele edenler de sadece AKP’giller değildir. Y-CHP ve HDP gibi burjuva partileri de Laikliğin korunması için mücadele etmeyi bir kenara bırakalım, amiyane tabirle “bir tekme de onlar vurmuşlardır.” Y-CHP’nin Lideri Sorosçu Kemal Kılıçdaroğlu Ortaçağcı gericilerin her gün bir Cumhuriyet ilkesini çiğnediği bu zamanlarda “Laiklik tehlikede değildir” demiştir. HDP Eski Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş şeyhlerin elini öpmüş, şeriatçı Şeyh Sait’in anmasını yapmıştır. Katil ve Ortaçağcı bir örgüt olan Hizbullahçılarla iş birliği yapmıştır. Yani AKP İktidarı da karşısında gözüken Y-CHP ve HDP muhalefeti de Laikliği savunmamaktadır. Görüldüğü üzere bu Ortaçağcı gerici gidişe destek olmuşlardır.
Burjuva muhalefet bu şekilde Laikliği savunmazken kendine “solcu” diyen ancak ABD Emperyalizminin maşalığını yapan Sevrci Sol partiler de yıllar boyu FETÖ’cülere, Abdurrahman Dilipak’a, Mazlum-Der’e destek vermiş, beraber konserler yapmışlardır. Ve bu Ortaçağcı gericilerin “türban eylemleri”ni de “kadının özgürlüğü” diyerek desteklemişlerdir. O yüzden bu dosyada tek suçlu, katil meczup değildir. Bu ortamı yaratan AKP’giller iktidarı ve buna payandalık eden Amerikancı Burjuva muhalefet de en az katil meczup kadar suçludur. Ve ülkemizde ne yazık ki bu katilin düşünce yapısında binlerce şeriatçı ve Ortaçağcı gerici vardır.
Ancak sağdan ve soldan gelen her türlü olumsuzluğa ve sessizliğe karşı partimiz Laiklik ilkesini yılmaz bir biçimde savunmaya devam etmektedir. Çünkü Halkın Kurtuluş Partisi bilmektedir ki Laikliğin olmadığı yerde bilim, demokrasi, sanat, eğitim yani insanlık olmaz. Laikliğin olmadığı yerde kadınların toplumsal hayattan çekilmesi, gençlerimizin zihinlerinin zehirlenerek meczuplaşmaları söz konusu olur. Partimiz bu duruma izin vermeyecektir. Her şartta Laikliği savunmaya devam edecektir. Başta AKP’giller olmak üzere onların yardakçılarının, destekçilerinin tüm suçlarına karşı mücadele etmeye, halkımıza ses olmaya devam edecektir.
10 Aralık 2021
HKP Genel Merkezi
Konuyla ilgili olarak HKP İstanbul İl Yöneticisi Doğan Çıngı Yoldaş’ın açıklamasını aynen yayımlıyoruz:
