Partimiz, MEB’deki vurgunun ve “Bakanlık içinde soygun yapmak üzere örgütlenmiş bir grup var” itirafının peşini bırakmıyor!

Partimiz, MEB’de yaşanan skandalla ilgili soruşturmanın genişletilmesi için daha önce yapılan suç duyurusuna ek dilekçe verdi.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un kardeşi Oktay Selçuk’un ve bu kardeşlere çok yakın bir isim olan Selçuk Özdemir’in yönetim kurulunda olduğu dönemde, İnova Akademi Bilişim Eğitim Hizmetleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin son iki yılda başta özel okullar olmak üzere birçok kuruma 25 Milyon 678 bin 159 TL’lik satış yapması üzerine, Partimiz, Ziya Selçuk, Oktay Selçuk ve Selçuk Özdemir hakkında “Görevi Kötüye Kullanma, İrtikâp, Kamu Görevlisinin Ticareti, Nüfuz Ticareti” suçlarından soruşturma başlatılması için suç duyurusunda bulunmuştu.

Şirketin ortağı, aynı zamanda Bilişim Garajı Kurucusu Selçuk Özdemir kendisi hakkında suç duyurusunda bulunmasının ardından Partimize Twitter’dan “Bakanlık içinde soygun yapmak üzere örgütlenmiş bir grup var”diye yanıt vermişti.

Bu, açık bir itiraftı. Bu, soygunun itirafıydı. Nasıl sessiz kalabilirdik bu itirafa?

Sessiz kalmadık. Özdemir’e; “Yüreğin yetiyorsa, cesaretin varsa bildiklerini açıkla, belgelerini paylaş”, dedik. Demekle kalmadık, Selçuk Özdemir’in “Bakanlık içinde soygun yapmak üzere örgütlenmiş bir grup var” açıklaması üzerine soruşturmanın genişletilmesi için daha önce yaptığımız suç duyurusuna ek dilekçe verdik. Dilekçede, “Bu açıkça bir itiraftır. Şüphelinin bu hususu aydınlatmak üzere dinlenmesi, vereceği bilgi ve belgelere göre soruşturma genişletilerek suça karışanlar hakkında dava açılması gerekmektedir”dedik.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına verilen dilekçe sonrasında HKP Genel Sekreter Yardımcısı Av. Sait Kıran Yoldaş’ın yaptığı açıklama aşağıdadır:

***

Değerli Halkımız, Değerli Basın Emekçileri;

Bildiğiniz gibi Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, İnova Akademi Bilişim Eğitim Hizmetleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin yönetim kurulunda bulunan kardeşi Oktay Selçuk ve ortağı Selçuk Özdemir hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına “Görevi Kötüye Kullanma, İrtikâp, Kamu Görevlisinin Ticareti, Nüfuz Ticareti” suçlarından şikâyette bulunmuştuk.

Bu şikâyetimizden sonra İnova Akademi Bilişim Eğitim Hizmetleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin ortaklarından Selçuk Özdemir, Partimizin sosyal medyadaki hesaplarına bir cevap gönderdi. Bu cevapta açık bir itirafta bulundu. Aynen şöyle dedi:

Bakanlık içinde soygun yapmak üzere örgütlenmiş bir grubun bizi alet etmeye çalıştığı pisliğe bir gram bulaşmayı bırakın Hoca’nın bakanlığından önce de sonra da bu toplum için boyumuzu aşan neler yaptığımızı göreceğinizi düşünüyorum.

Bu açık bir itiraftır. Bu nedenle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına soruşturmanın genişletilmesi talebiyle bir başvuruda bulunduk. Bu şüphelinin açık itirafının değerlendirilerek soruşturmanın genişletilmesi ve gereken kişiler hakkında kamu davası açılması için talepte bulunduk.

Yine diğer bir husus; biz suç duyurusunda bulunduktan sonra Odatv’de yayınlanan bir habere göre, daha önce Vakıfbank’tan işlem yaptığı belirtilen İnova Şirketi’nin, aslında doğrudan doğruya Milli Eğitim Bakanlığından bu işlemi aldığını öğrendik. Yani Vakıfbank perde olarak kullanılmış; doğrudan doğruya Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un kardeşinin yönetim kurulunda olduğu İnova Akademi’ye para aktarımında bulunmuştur. Bu nedenle de bu hususun araştırılması için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına bugün itibariyle başvurduk. Bunun belgeleri de Odatv’deki yazının ekinde yayınlandı. Hep belirttiğimiz gibi AKP’giller iktidarının bütün yetkilileri yolsuzluğa, suça, kanunsuzluğa bulaşmış durumdalar.

Halkın Kurtuluş Partisi olarak bütün yolsuzluklara, haksızlıklara karşı mücadele ediyoruz. Bunu bir görev olarak algılıyoruz. Tarihe ve toplumumuza karşı sorumluluğumuzun gereğini yapıyoruz.

Yine anılan Selçuk Özdemir’e açık itirafına cevaben belirttiğimiz gibi, eğer söylediklerinde samimiyse, yani gerçekten “bakanlık içinde soygun yapmak üzere örgütlenmiş” ve kendileri içinde bulunmadığı bir grubu biliyorsa bunu belgeleriyle ve bilgileriyle birlikte kamuoyu ile paylaşmalıdır. Ya da bizim gibi cesaret gösterip Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmalıdır. Bunun dışında söylediklerinin, yazdıklarının hiçbirinin bir değeri, kıymetiharbiyesi yoktur.”

29 Haziran 2021

HKP Genel Merkezi