Halkın Kurtuluş Partisi’nin açtığı İki ayrı Kanal İstanbul Davasında Önemli Gelişme:
İstanbul 10. İdare Mahkemesi Fahiş Bilirkişi Ücreti Talep Ediyor!
Halkın Kurtuluş Partisi olarak; Türkiye’nin en büyük, en kalabalık ve stratejik olarak büyük öneme sahip şehri İstanbul’un; dolayısıyla da Türkiye’nin yok edilmesi demek olan Kanal İstanbul Projesi için verilen 17.01.2020 tarihli ÇED olumlu raporunun iptali için hem Parti adına hem de Genel Başkanımız Nurullah Efe (Ankut) adına yürütmenin durdurulması talebi ile açtığımız iki ayrı davada İstanbul 10. İdare Mahkemesi KEŞİF ve BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ kararı verdi.
İstanbul 10. İdare Mahkemesi iki ayrı davada “uyuşmazlığın, teknik yönden açıklığa kavuşturulabilmesi için alanında uzman bilirkişilerin görüşüne başvurulması gerekli görüldüğünden, yürütmenin durdurulması istemi hakkında mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırıldıktan sonra bir karar verilmesine, Davacı tarafından, keşif ve bilirkişi giderlerine karşılık olarak 10.000 TL bilirkişi avansının ve 384 TL keşif harcının 15 gün içerisinde Mahkeme dosyasına yatırılmasına karar verdi.
Halkın Kurtuluş Partisi olarak 27 Ocak 2020 tarihinde hem Genel Başkanımız Nurullah Efe hem de Parti adına iki ayrı dava açmıştık. Halkçı Hukukçu Parti Avukatlarımızın hazırladığı dava dilekçesinde Kanal İstanbul Projesi’nin siyasi, çevresel, ekonomik etkileri bilimsel verilere ve görüşlere dayanılarak uzun uzun anlatılmış ve bu projenin aslında bir yıkım, talan, vurgun projesi olduğu anlatılmıştı. Davaya sonradan Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yanında, davanın sonucundan etkilenme gerekçesi ile müdahil olarak katıldı.
Öncelikle belirtmek gerekir ki özellikle 10.000 TL bilirkişi avansı verilmesi kararı ve bundan sonra verilecek bu tür kararlar; HKP gibi Genel Başkanı ve tüm üyeleri alınteri ile geçinen ve üyelerinin büyük çoğunluğu işçi, köylü, emekli, küçük esnaf olan ve bu emekçi insanların aidatları ile faaliyet yürüten bir Parti için hakkaniyetsiz bir karardır.
Paralı adalet, adalet değildir!
Amaç; maddi olanakları kıt olan Emekçi Halkımızın, Halk örgütlerinin hak arama yollarını pratikte kullanamaz hale getirmektir. Mahkeme de zaten İBB’den bu ücreti tahsil etmiştir. Yeniden hem HKP’den hem HKP Genel Başkanından bu ücretin talep edilmesi hukuksuzdur.
Halkın Kurtuluş Partisi adına açtığımız bu dava; tüm İstanbul’u ve dolayısıyla Türkiye’yi ilgilendirmektedir ve de tüm Türkiye Halkı adına açılmış bir kamu davasıdır. Dolayısıyla Parti adına veya kişiler adına bir menfaat sağlama davası değildir.
Dava Konusu olan ve asıl ismi bizce TALAN İSTANBUL PROJESİ olan Proje, Emperyalist Yedi Düvele karşı verdiğimiz Kurtuluş Savaşı ve zaferin sonucunda imzalanan Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile kazanılan Boğazlar üzerindeki egemenliğimizi sona erdirme projesidir.
Bu proje AB-D Emperyalist Haydutlarının savaş örgütü NATO’nun savaş gemilerini kanallarımızdan geçirerek, bu insan soyunun en büyük düşmanlarına Karadeniz’de üsler kurdurma projesidir.
Bu proje, AB-D hançerinin bağrımıza, bağımsızlığımıza saplanmasıdır.
Dolayısıyla Kanal İstanbul Projesi; AB-D Emperyalist Haydutlarına, Katarlısına, Suudisine, Parababalarına yararlı ama Vatana, Halka ve özellikle İstanbul’umuza zararlı bir ihanet projesidir.
Bu proje, doğayı, hayvanları, ağaçları, bitkileri yok etme projesidir.
Bu ihanet projesi, AB-D Emperyalistleri tarafından projelendirilerek kurdurulan AKP ve onun Reisi tarafından işte bu nedenlerle ısrarla hayata geçirilmek istenmektedir.
Her gün yeni belge ve bilgilerle ortaya çıkmaktadır ki dünya incisi İstanbul, Katarlılara, Albayrak’lara yani yerli yabancı Parababalarına peşkeş çekilmiştir.
İşte bu gerçekleri dile getirmek, sesimizi bir kez daha duyurabilmek ve sonucunun kamuyu ilgilendireceği böylesi bir dava için hem Genel Başkan’ımızdan hem de Partimizden istenen fahiş bilirkişi ücretini protesto etmek için İstanbul Bölge İdare Mahkemesi önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdik.
Basın açıklamasını gerçekleştiren HKP İstanbul İl Başkanı Av. Pınar Akbina Kanal İstanbul Projesi denilen ihanet planını bir kez daha teşhir etti, istenen fahiş bilirkişi ücretini protesto ettiğimizi dile getirdi.
Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) bu yaşanası ülkemizin en Vatansever ve en Halksever Partisidir. Bu nedenle bir anlamda tüm Türkiye Halkı adına bu ihaneti durdurmak amacıyla bu davaları açmıştır. Açmaya da devam etmektedir.
Elbette çok iyi biliyoruz ki AKP’nin hukuk bürolarına dönüştürülen bu yargı düzeninde Ülke yararına, Kamu yararına karar çıkması neredeyse imkânsız gibidir. Ancak Tarihe not düşmek ve gelecekte yapılacak yargılamalarda, gücünü hukuktan, gerçek adaletten ve vicdanlarından alan gerçek savcılara, hakimlere kolaylık sağlamak, onları bir de deliller bulmayla uğraştırmamak adına bu görevimizi yerine getiriyoruz.
HKP, Emekçi Halkımız adına ülkemizde var olan haksızlıklara karşı bu tür davaları sıklıkla açmakta ve takip etmektedir. Bundan sonra da edecektir!
Davamız Halkın Kurtuluş Davasıdır!
Halkız, Haklıyız, Yeneceğiz!
16.07.2020
HKP İstanbul İl Örgütü