Demek, Türkiye Cumhuriyeti Devleti 50 milyon dolar bulamadı, öyle mi Tayyip?
Bu sebeple de 20 milyar dolar değer biçilen Adapazarı Tank Palet Fabrikası’nı, amigon, dönek Şems Ethem’in BMC’sinin de ortaklığının bulunduğu Katarlılara satıp geçtin ha?..
Ayıp ya…
Yazıklar olsun sana!
İnsan utanır be, 50 milyon dolar bulamadık, derken.
Kamu mallarını lüplettiğin Havuzcu onlarca müteahhitini dolar milyarderi yaptın be!
Şimdi de kalkıyorsun, 50 milyon dolar bulamadık, diyorsun. Ve senin ihanet soslu bu yalanını da Allah’la aldattığın, meczuplaştırdığın “hülooğğ”cularının yüzde kaçı yutmuş, göreceğiz bakalım önümüzdeki hafta sonu.
Aynen şöyle demişsin, Sakarya’da 19 Mart’ta miting meydanında höykürürken:
Arifiye’de ana bakım fabrikası, fırtına obüsü, poyraz mühimmat aracı, silahlı kuvvetlerimiz için çeşitli paletli araçlar, dürbünler ve optik malzemeler üreten önemli bir tesistir. Savunma sanayimizin birikiminde önemli yeri olan bu tesisi, modernize etmemiz ve daha etkin kullanmamız şart hale gelmiştir. Bu çalışmaları sadece kamu imkânlarıyla gerçekleştirmeye kalktığımızda böyle bir fabrikayı en az oraya yapılacak yatırım için 50 milyon dolar gerekiyordu. Bunun için Arifiye’deki ana bakım fabrikasının işletmesini gereken yatırımları da yapmak, modernizasyonu gerçekleştirmek ve üretimi hızlandırmak üzere, BMC’de yüzde 50-50 Katar ile orada ortaklığımız var. Aynı ortaklığı buraya da taşıdık. 25 yıllığına burayı Katar-Türk işbirliği olan BMC’ye devrettik.” (https://www.aa.com.tr/tr/politika/cumhurbaskani-erdogan-turkiyeyle-hesabi-olan-herkes-31-marti-bekliyor/1422557)
Yalan söylemeye ağzınız ne kadar da alışmış be.
Kaç uçağın var altında?
Medyadan öğrendiğimize göre 13…
Bunların her birinin ederi nedir?
Herhalde birini satsan 50 milyon doları karşılayıverir, fazlasıyla. Eğer milletimize deseydin, 50 milyon dolar lazım Tank Palet Fabrikamızı modernize etmemiz için diye; bir haftayı geçmez, hatta birkaç günü bulmaz, fazlasıyla toplanırdı bu para.
Ama senin derdin başka: Türk Milletinin Ordusunu çökertmek, fabrikalarını kapatmak, hastanelerini kapatmak, okullarını kapatmak, sonunda da devşiricin, yapımcın ve efendin ABD Emperyalist Çakalının BOP’una uygun hale getirmek. Yani BOP çerçevesinde Türkiye’yi üç parçaya bölmek.
Yaptığın düpedüz ihanet be!
FETÖ’nün yaptığından zerre farkı yok, yapıp ettiklerinin. İkinizin de efendisi ve oynatıcısı aynı çünkü…
O yüzden Laik Cumhuriyet’e düşmanlığınız. Antiemperyalist Birinci Ulusal Kurtuluş Savaşı’na düşmanlığınız. O savaşımızın önderlerine; Mustafa Kemal’e, İnönü’ye ve silah arkadaşlarına düşmanlığınız. Ve tüm bunlara ilaveten de kalkıp pervasızca; “Keşke Yunan galip gelseydi”, diyerek o güne dek karnınızda bir günah bebesi gibi taşıdığınız ihaneti, vatan millet düşmanlığını, halk düşmanlığını açığa vurmanız…
Bugün devran sizin, sürün bakalım. Fakat söylemedi demeyin:
İhanet yolculuğunuzun sonuna yaklaştınız…
Hazin olacak sonunuz…
Hukuktan güç alan, kanunlarla çalışan, bağımsız mahkemeler karşısında bulmanız kendinizi, pek uzak değil.
Hep söylüyoruz ya; bugünkü TCK’de yer alan kanunlar mucibince yargılayacağız sizi. İhanetlerinizi, vurgunlarınızı, hırsızlıklarınızı ve işlemiş olduğunuz binbir suçunuzu tek tek önünüze koyacak o mahkemelerin savcıları. Bir tekinden olsun kendinizi temize çıkaramayacaksınız.
Çünkü tepeden tırnağa her türden suça batmış durumdasınız.
Halkız, Haklıyız, Yeneceğiz!
26 Mart 2019
Nurullah Ankut
HKP Genel Başkanı
