“EMEK HIRSIZI ÖSYM” GRUBUNDAN;
TAYYİPGİLLER VE ALİ DEMİR, YALANLARINIZLA GENÇLİĞİ KANDIRAMAZSINIZ!
Halkımıza!
Bizler bu ülkenin aydın gençliğiyiz. Amacımız, ülkesinin ve halkının sorunlarına sahip çıkan, duyarlı, birikimli insanlar olabilmek; meslek sahibi olarak ülkemize, halkımıza ve bilime hizmet etmek, kendimize de insanca yaşanacak bir gelecek kurmaktır. Ancak ÖSYM’nin yapısı bozuk, hileli sınav sistemi böyle bir geleceği imkânsız hale getirmektedir.
YGS’deki şifre skandalı ve bunun sonucu oluşan mağduriyet açıkça ortada iken, biz öğrenciler ne yapmalıydık? Tüm bu haksızlıklar karşısında susmalı mıydık?
Tabiî ki hayır!
Bu emek hırsızlığı karşısında susamazdık. Çünkü “Bozuk düzende sağlam çark” olmayacağını öğrenmiştik. Biz, ortaokullardan, liselerden, dershanelerden, üniversitelerden öğrenciler, bu haksızlığa karşı bir araya gelerek EMEK HIRSIZI ÖSYM GRUBU’nu kurduk.
Bu düzenbazlığın mağduru olan öğrenciler olarak süreci sizlere özetleyelim: İlk olarak güya(!) “kopya çekilmesini önlemek için” kişiye özel kitapçıklar basıldı. Sınava girenler tepeden tırnağa aranarak, adayların burunlarındaki hızmadan saçlarındaki tokaya kadar el konuldu. Oynanan bu komedinin tek amacı MEB’in ve ÖSYM’nin tepeden örgütleyip yandaşlarına dağıttığı şifrenin kamufle edilmesiydi. Ama olaylar istedikleri gibi gitmedi. Takke düştü, kel göründü. Yani şifre meydana çıktı. Önce “şifre yoktur” dendi, sonra “sehven olmuştur” dendi; ama gençliğimiz yemedi ve sokağa döküldü. “Biz de onların karşısına 5 bin 10 bin genci koyarız ama gerilimden yana değiliz” diye tehditler savruldu.
Bizler gerilim mi yaratıyorduk?
Sadece hakkımızı arıyorduk. Olaylar dur durak bilmedi. Puanlar yanlış hesaplandı, başka sınavlarda kopya skandalları açığa çıkmaya başladı.
Peki artık ÖSYM’ye güvenebilir miydik?
Melih Aşık, 17 Mayıs tarihli Milliyet Gazetesi’ndeki köşesinde bir ankete yer vermiş. “Maltepe Üniversitesi’nde Prof. İsa Eşme yönetiminde yapılan ve 10 ilde 1000 öğrencinin katıldığı ankete göre; bu yılki YGS’de şifre ve kopya olmadığına inananların oranı yüzde 7,7. Kız öğrencilerin ayrı okullarda sınava alınmasının güveni zedelediği görüşünde olanlar yüzde 79. Şifre iddialarının LYS’ye olan motivasyonu etkilediği düşüncesinde olanlar % 89. LYS’nin güvenli bir sınav olacağına inananların oranı yüzde 14.”
Yine 09 Mayıs tarihli Milliyet Gazetesi’nde Abbas Güçlü, Metro POLL araştırma şirketinin bir anketine yer veriyor. Bu ankette “üniversiteye giriş sınavlarını düzenleyen ÖSYM’ye güveniyor musunuz?” sorusuna katılanların % 72,2’si “hayır” cevabını veriyor. ÖSYM Başkanının istifa etmesini isteyenlerin oranı da yüzde 68.” Yukarıda ki soruya en güzel cevap bu olsa gerek. Artık ÖSYM tarafından yapılan sınavların hiçbir güvenilirliği kalmamıştır. Ve biz biliyoruz ki bozuk düzen haklarımızı gasp etmeye ve arkadaşlarımızın, öğretmenlerimizin canını almaya devam edecek.
ÖSYM skandallarının gündeme geldiği günden (KPSS’deki kopya skandalından) bu yana 22 öğretmen adayı hayatının baharında bu olaylara daha fazla dayanamayıp canlarına kıymışlardır. Kars’ta, Mersin’de ve Iğdır’da 3 liseli arkadaşımız da şifre skandalları yüzünden son 1 ayda hayatlarına son vermiştir.
“Mahkeme kararı açıklanmadan YGS sonuçlarının açıklanması kızımın intiharına neden oldu” diyor, Mersin’de lise son sınıf öğrencisi 18 yaşındaki Sıdıka Soydan’ın babası.
Bu nedenle bizler duramazdık. EMEK HIRSIZI ÖSYM GRUBU olarak durmadık da. Örgütlendik ve alanlara çıktık. Bize yapılan haksızlığa karşı sesimizi yükselttik. Ancak LYS her geçen gün yaklaşmakta… 400 bin ataması yapılmayan ve sözde ataması yapılmış öğretmenin kaderini belirleyecek olan KPSS sırada…
Bu nedenle bu dava yalnızca bizim değil, ÖSYM tarafından yapılan sınav sonucu hayatlarının akışı değişecek herkesin davasıdır. Biz öğrencilerin, babalarımızın, annelerimizin, ataması yapılamayan öğretmenlerimizin ve sözde ataması yapılmış sözleşmeli öğretmenlerimizin davasıdır. Öğretmenlerimiz ve eğitim sendikalarımızın davasıdır.
Bizler, EMEK HIRSIZI ÖSYM GRUBU olarak, ÖSYM’nin yapmış olduğu sınavlarda haksızlığa uğrayan kişi ve kurumları, mücadelemizi zafere ulaştırana kadar yanımızda görmek istiyor ve taleplerimizi bir kez daha haykırıyoruz:
-Milli Eğitim Bakanı ve ÖSYM başkanı derhal istifa etsin.
-18-26 Haziran 2011 tarihlerinde yapılacak olan LYS ile YGS sınavı birleştirilsin ve ÖSYM yöneticileri dışında bağımsız, eğitim emekçileri ve bilim insanlarından oluşacak bir heyet yönetiminde ve denetiminde yapılsın.
-Şifre Sistemini planlayan ve hayata geçiren idari sorumlular, özel kuruluşların yetkilileri ve şifreden faydalananlar tespit edilsin ve yargılansın.
A-B-C-D-E KOPYACI ŞİFRECİ AKP!
ÖĞRETMENİZ! ÖĞRENCİYİZ! KAZANACAĞIZ!
SUSMADIK! SUSMAYIZ! HESABINI SORARIZ!
“EMEK HIRSIZI ÖSYM” GRUBU
