ABD’ye bunlardan daha sadık bir kul var mıdır yeryüzünde?

Saygıdeğer arkadaşlar;

Tüm dünya halkları için, ki buna Amerikan Halkının namuslu aydınları da dahildir, bir nefret figürü olarak algılanan Faşist Bunak Trump’a “Devrimin Babası” – “Bave Şoreş” nitelemesinde bulunan, kebapçı dükkanının camına bu aşağılık insanlık düşmanının resmini çizerek işletmesinin adına da “Trump” diyen, yeni doğmuş kızının adını “Amerika” koyan insanların oluşturduğu hareketten yeryüzünde daha Amerikancı, daha Amerikan uşağı, daha da insan sefaletine dönüşmüş bir hareket olabilir mi acaba?

“New Yorker” adlı ABD Gazetesinde yazan Luke Mogelson adlı deneyimli bir gazetecinin şu tespitlerine bakar mısınız bir?

“The Syrian civil war has produced many strange bedfellows. But it’s especially curious that Öcalan’s revolution, which strives to eliminate “capitalist modernity,” has made its recent advancements under the patronage of the United States. In Rojava, Kurds often refer to Donald Trump as Bâvê şoreş—“Father of the Revolution”—and in Kobanî there is a kebab restaurant called Trump, with the President’s visage painted on its window. I met a Y.P.G. fighter who’d named his infant daughter America.” (https://www.newyorker.com/magazine/2017/11/06/dark-victory-in-raqqa)

Türkçesi:

“Suriye iç savaşı birçok ilginç dostluk (bedfellow) yarattı. Ama ‘kapitalist modernite’yi ortadan kaldırmayı amaçlayan Öcalan’ın devriminin son zamanlardaki ilerlemelerini ABD’nin himayesi altında kaydetmiş olması özellikle garip. Rojova’da Kürtler Donald Trump’tan sıklıkla Bâve Şoreş-‘Devrimin Babası’ olarak bahsediyorlar. Kobane’de, penceresine Trump’ın yüzü çizilmiş olan, “Trump” adında bir kebap restoranı var. Yeni doğmuş kızına Amerika ismini veren bir YPG savaşçısıyla karşılaştım.”

Kendilerini “Kürt Özgürlük Hareketi” olarak tanımlayan bu Amerikan kuklaları ne diyorlarmış, Bunak Faşist Trump’a?

“Devrimin Babası”.

Demek ki dünyada en büyük devrimci bu faşist kaçık oluyor.

ABD Emperyalizmine karşı 1945’ten beri açıktan cephe alarak mücadele eden biz Gerçek Devrimcilerse, bunlara göre “karşıdevrimci” oluyor…

Kavramların içini boşaltıp anlamını tersyüz ediyor bunlar, arkadaşlar…

Sadaece Amerikan uşaklığıyla kalsa yapmış oldukları, “hadi neyse” der geçeriz. İşte AKP’giller de, Meclisteki tüm burjuva partiler de Amerikan uşağı. Bunlar da onlardan biri, deyip geçeriz.

Ama bunlar bir de büyük bir heveskârlıkla yapmış oldukları Amerikan işbirlikçiliğinin, Amerikan hizmetkârlığının, Amerikan uşaklığının adını “devrim” diye koyuyorlar. Ve de kendilerini “devrimci” diye pazarlıyorlar.

Böylece de sadece büyük bir ahlâksızlık yapmakla kalmıyorlar, ahlâksız kere ahlâksız oluyorlar, hain kere hain oluyorlar. Ve yeryüzünde en önde gelen halk düşmanlarından, insanlık düşmanlarından biri oluyorlar.

Faşist Bunak Trump’a ve Che’nin deyişiyle “İnsan soyunun başdüşmanı” olan ABD Emperyalistlerine böylesine yalakalık yapan, böylesine methiyeler düzen, böylesine uşaklık eden, yeryüzünde başka bir hareketin olduğunu bilen, duyan, gören var mı?

ABD devşirmesi ve ABD yapımı AKP’giller’in patronu Kaçak Saraylı Tayyip bile ara sıra, yalandan da olsa “Ey Amerika!” çekiyor. Bunlarsa onu bile yapamıyor…

Bunlarınki boylu boyunca tam teslimiyet…

Zaten yazar da bunlarla Amerika arasındaki ilişkiyi ilginç bir kavramla dile getiriyor. İngilizcesiyle “bedfellow”, diyor. Yani “yatak arkadaşlığı”

Bu arkadaşlıkta Faşist Bunağı baba olarak tanımladıklarına göre analık işlevini kim yerine getiriyor; orasını da varın siz düşünün gayrı…

Ayıp ya, yazık!

Bizim Sevr’ci Soytarı Sahte Sol da bunların peşine takılmış gidiyor, değil mi?..

Onların da sollukla alakaları kalmadı artık. Daha önce de yaptığımız tespitte dile getirildiği gibi, bunların tamamı ABD’nin Sol Tabelalı Şark Ekspresi’nin gönüllü olarak peşine takılmış vagonlardan başka hiçbir şey değildir.

Hepsinin yapmış olduğu, utanç verici bir alçalmadır…

Bunlara bir tek şey deriz:

Zaten insanlıktan çıktınız, ne yaparsanız yapın, ne derseniz deyin de kendinizi “sol” olarak adlandırmayın. Solu, ilericiliği, demokratlığı, devrimciliği, sosyalistliği kirletmeyin.

Ama onlarda bizim bu temennimizi anlayacak ne zihin kalmıştır, ne vicdan, ne ahlâk, ne namus. Onları ancak toprak ıslah eder artık…

Halkız, Haklıyız, Yeneceğiz!

5 Aralık 2018

Nurullah Ankut
HKP Genel Başkanı

Print Friendly, PDF & Email