AB-D Emperyalizmi ve yerli işbirlikçileri Zeus ve Dehak’ların, Mazlum Halklar Prometheusların ve Kawa’ların devamcısıdır!

 

İSYAN ATEŞİ YAMANLAR’DA YAKILDI

Bu sene başkaldırı ateşimizi, yine mahallemizde, derneğimizin (İPSD) önünde yaktık. Zalim Dehaklara karşı öfkemizi, kinimizi bu ateşle harmanladık ve coşkuyla özgürlük ve kardeşlik halaylarımızı çektik.

Tüm Ortadoğu Halklarının Bayramı olan Newroz’da, Partimizin Bayraklı İlçe Başkanı Yusuf Gençer yaptığı konuşmasında; “Günümüzün Dehak’larının ABD, AB Emperyalizmi ile yerli uşakları olduğunu, Ortadoğu Haklarını birbirine boğazlatma projesi olan Büyük Ortadoğu Projesi’ne (BOP) karşı ezilen halkların, Demirci Kawa ruhunu kuşanarak isyan ateşini bir kez daha yakacağını ve Halkların gerçek anlamda eşit, özgür, kardeşçe ve barış içinde yaşamak için emperyalistlerle ve işbirlikçileriyle savaşacağını” belirtti.

Gençer; “Bu projenin hızlıca yaşama geçmesi için Irak’ta, Afganistan’da Libya’da, şu anda da Suriye’de Halklara kan kusturan, halklar ve mezhepler arası ayrılıklar yaratıp nifak tohumları eken, düşmanlaştıran emperyalistleri çok iyi tanıdığımızı” vurguladı.

“Ülkemizin en önemli sorunu olan Kürt sorunun; Kürt ve Türk Halklarının acılarına ve gözyaşlarına son verecek, Türklerin ve Kürtlerin eşitlik ve özgürlüğüne dayanan gönüllü birliği temelinde çözümlenebileceğini, gerçek devrimci çözümün de bu yoldan geçtiğini” belirtti.

Mahalle halkının da yoğun katılım gösterdiği Newroz kutlamamızda, sık sık atılan, Biji Bratiya Gelan! Biji Newroz! Newroz Piroz Be! Yaşasın Halkların Kardeşliği! Katil ABD Ortadoğu’dan Defol! sloganları coşkumuzu daha da arttırdı.

Kürtçe şarkılar eşliğinde çektiğimiz halaylarla ve Demirci Kawa’dan devraldığımız isyan ateşiyle, günümüzün Çağdaş Dehaklarına karşı yorulmadan, halkların mutluluğu, barışı ve eşit haklar temelinde oluşacak kardeşliği için mücadelede edeceğimize ve mutlaka zafere ulaşacağımıza olan inancımızla gecemizi sonlandırdık. 21 Mart 2013

Biji Newroz!

Biji Bratiya Gelan!

                                                                               İzmir’den Kurtuluş Partililer



Okunan Açıklama:

 

AB-D Emperyalizmi ve yerli işbirlikçileri Zeus ve Dehak’ların,

Mazlum Halklar Prometheusların ve Kawa’ların devamcısıdır!

Mitolojiye göre; Ateşi elinde tutan Tanrılar, gücü ve iktidarı da ellerinde tutuyordu. Tanrıların ulusu Zeus da elinde tuttuğu ateşten aldığı güçle insanların kendisine koşulsuz biat etmesini sağlıyordu.

Zeus’a başkaldıran Titanların aksine Prometheus tarafsız kalmış (öyle görünmüş)  ve başkaldırmamıştır. Böylece Zeus, onu Olympos’taki ölümsüzlerin arasına almıştır. Prometheus dedelerinin intikamını almak için gözyaşlarıyla yoğurduğu balçıktan ilk insanı yarattı. Sonra insanın acizliğine acıyarak Hephahistos (Ateş Tanrısı)’nın alev saçan ocağından ateşi (Bilgi’yi) çalarak insanlara armağan etti.

Zeus,  ateşi çalan Prometheus’tan intikamını; onu Kafkas Dağı’nın zirvesine hapsederek alır ve bir kartalı Prometheus’un her gün kendini yenileyen ciğerini yemekle görevlendirir. Herakles’in yardımıyla kurtulan Prometheus kartalı öldürür ve Zeus’tan intikamını alır.

Zeus ve Prometheus’a dayandırılan bu mitoloji, Ortadoğu Halklarının mitolojisine Kral Dehak ve Demirci Kawa olarak geçer. Hikmet Kıvılcımlı’nın “Mitolojiler yalan söylemez” sözünün en güzel kanıtıdır Prometheus’tan başlayıp Kawa’yla yükselen ve bugün devrimcilerin omzunda olan başkaldırı destanı.

Zeus ve Dehak: Egemen sistem ve sınıfları;

Prometheus ve Kawa: Ezilen, sömürülen halkların başkaldırışını;

Ateş: İnsanoğlunun zulmün zincirlerini kıran aklı ve inancını anlatan bilgi-bilinçtir.

Newroz;  Afganistan’dan Azerbaycan’a, Pakistan’dan Türkiye’ye çok geniş bir coğrafyada yeni aydınlık bir yılın başlangıcı, özelde Kürt Halkının ulusal kurtuluş mücadelelerinin simgeleştiği günün adıdır.

Newroz; Bahara uyanan toprağın bereketidir.

Newroz ateşi; ışıktır ve aydınlatır yollarını halkların…

Bugün içinde bulunduğumuz emperyalizm çağı Zeus’ların, Dehak’ların çağıdır.  Bu çağın Zeus’ları ve Dehak’ları olan AB-D Emperyalistleri ve yerli uşakları halkları ezmekte, sömürmektedir. Kendi emperyalist çıkarları uğruna sınırlar çizmekte; haklara kan, gözyaşı, savaş, açlık ve yoksullukları reva görmektedirler. Bugün onlar, gücü ve iktidarı ellerinde tutuyor olabilirler fakat Marks Usta’nın dediği gibi; emperyalizm kendi mezar kazıcılarını yaratmaktadır. Onlar özelde Kürt ve Türk Proletaryasının ve halklarının, genelde Dünya Proletaryasının ve halklarının ayağa kalkmasından korkmaktadırlar. Onlar yeni Prometheus’lardan, yeni Kawa’lardan korkmaktadırlar.

Onlar, dün Zeus’un Kafkas Dağı’nın zirvesinde Prometheus’a yaptığı işkenceleri, Dehak’ın Kürt gençlerine reva gördüğü ölümleri, bugün mazlum halklara reva görmektedirler. Onların sistemlerinin çarklarının arasında dünya halkları inim inim inlemektedir.

Kürt Halkı, muhakkak ki bu yüzyılda kapitalist sistemin çarkları arasında en çok sıkışan, sömürülen, katliamlara uğrayan halklardan biridir. Bugün ülkemizde de bin yıldır kardeşçe bir arada yaşayan Kürt ve Türk Halkları düşman iki halk durumuna getirilmeye çalışılmaktadır AB-D Emperyalistleri tarafından. İki halk, mazlum halkların emperyalizme karşı ilk zaferi olan Çanakkale Savaşı’nda, dünyanın ilk muzaffer Ulusal Kurtuluş Savaşı olan Antiemperyalist Birinci Kurtuluş Savaşı’nda omuz omuza savaşmıştır. Sonraki süreçte Türk burjuvazisinin sömürgeci, asimilasyoncu politikaları nedeniyle Kürt Halkı ezilmiş, katliamlara uğratılmış, en doğal haklarından mahrum bırakılmış, bunu sonucu gelişen isyanlar da kanla bastırılmıştır.

Bugün Kürt Meselesi’ni iki halkın çıkarlarına uygun şekilde çözmek biz devrimcilerin görevidir. Ya AB-D Emperyalizminin dayattığı Kürt, Türk, Arap, Fars Halklarının yıkımı ve acıları üzerine kurulu burjuva çözüme evet diyeceğiz ya da halkların özgürlük, eşitlik ve kardeşlik ilkesi etrafında kenetlenmesi ile oluşacak Demokratik Halk iktidarını kuracağız. Türk-Kürt Halk Cumhuriyeti’ni inşa edeceğiz.

Zalimler erken bayram etmesinler:

Ne mazlum Kürt Halkının Ortadoğu’da ikinci bir İsrail durumuna düşürülmesine ne de yırtıp emperyalistlerin yüzlerine fırlattığımız Sevr Antlaşması ile Türkiye’yi üçe bölmek üzerine kurulmuş kirli anlaşmalarına boyun eğmeyeceğiz. Zira Kürt ve Türk Halkları kendi proletaryalarının önderliğinde birleşecek ve Prometheus’tan Kawa’lara; Kawa’lardan Proletaryanın önderliğindeki halklara iletilen o ateş yolumuzu aydınlatacaktır. Buna inancımız tamdır.

O ateş, Türklerin ve Kürtlerin eşitçe, özgürce ve kardeşçe yer aldığı Demokratik Halk İktidarının meşalesi olacaktır. 21.03.2013

 

Biji Newroz!

Biji Biratîye Gelan!

 

Yaşasın Newroz!

Yaşasın Halkların Kardeşliği!

 

Halkın Kurtuluş Partisi

Genel Merkezi

Print Friendly, PDF & Email