23 Nisan 2019’da yasak devam etti, Kalpaklı Mustafa Kemal ve “Bağımsızlık Benim Karakterimdir” sözü Anıtkabir’e alınmadı!

Bugün 23 Nisan, Antiemperyalist Kurtuluş Savaşımıza Genel Kurmaylık yapan Meclisin Kuruluşunun 99. Yılını ve Milli Egemenlik Bayramını kutlamak için Tandoğan Meydanında bir araya gelerek Anıtkabir’e doğru “Mustafa Kemal Ölümsüzdür”, “Bağımsızlık Bizim Karakterimizdir”, “Yaşasın 2.Kurtuluş Savaşımız”, “Yaşasın Tam Bağımsız Türkiye”“Emperyalistler İşbirlikçiler Geldikleri Gibi Gidecekler” sloganları ile yürüyüşe geçtik.

2019 23 Nisan’ın da Kalpaklı Mustafa Kemal ve “Bağımsızlık Benim Karakterimdir” sözü yazılı pankart ve bayraklarımızla Anıtkabir’e alınmadık.

Yetkilerle yapılan tartışmada, Anıtkabir Komutanlığı yetkilisi “üzerinde yazı olan herhangi bir bayrağın alınmaması, sadece Atatürk ve Türk bayrağının alınacağına ilişkin talimat aldıklarını söylediler.  Bunun neticesinde Partimizin Genel Sekreteri Av. Ali Serdar Çıngı, bu ambargonun sadece Halkın Kurtuluş Partili üyelerine değil Mustafa Kemal’e de koyulduğunu söyleyerek “Mustafa Kemal’i savunmak suç mu? Mustafa Kemal’in bağımsızlık benim karakterimdir bayrağını taşımak suç mu? Emperyalistler ülkeyi kuşatmış, ülkemiz BOP sürecinde üçe bölünüyor, bugün Mustafa Kemal’e sahip çıkmayacağız da kime sahip çıkacağız?” diyerek Mustafa Kemal’i ve O’nu en iyi ifade eden sözünü Anıtkabir’e almayan yetkililere tepkisini haykırdı.

Emniyet görevlisi de bu pankartın hiç içeriye alınmadığını söyledi, ancak 2 yıl öncesine kadar hep bu pankartla içeriye girilmişti. Ardından HKP’li Avukatların pankartla içeri girme isteğine rağmen emniyet görevlisi olayı “daha sonra konuşulacak şeyler bunlar” diyerek savuşturmaya çalışarak Anıtkabir’e girme talebimizi reddettiler.

Basın Açıklamasını HKP Ankara İl Başkanı Av. Sait Kıran gerçekleştirdi. Sait Kıran basın açıklamasında şöyle seslendi:

Değerli Basın Emekçileri ve Saygı Değer Halkımız,

99 yıl önce Emperyalistlere karşı ilk olarak zaferle sonuçlanan Ulusal Kurtuluş Mücadelesini başlatan Mustafa Kemal ve arkadaşları, Ulusal Kurtuluş Savaşımızda en önemli dönemeçlerden birini bugün (23 Nisanda) gerçekleştirdiler.

Köhnemiş, ortaçağcı padişahlık düzenine karşı TBMM’nin kuruluşunu ilan ettiler. Meclisin ilanı aynı zamanda “Hasta Adam artık öldü, onu nasıl parçalayabiliriz” diye planlar programlar yapan, ülkemizi 4 bir yandan işgal altına almaya çalışan Emperyalistlere karşı büyük bir saldırı davranışıydı. Mustafa Kemal TBMM’sini ilan etmekle Emperyalistlere ve onun yerli uşakları olan hilafete, padişahlığa Türk Halkının, Bu bölge halkının ölmeyeceğini emperyalistler tarafından yok edilemeyeceğini, Küllerinden yeniden doğacağını ve yeniden ayağa kalkıp şaha kalkacağını ilan ettiği gündür.

Meclisin ilanından aldığı hızla Ulusal Kurtuluş mücadelemiz hızla toparlanmış ve emperyalistleri ve onların köpekliğine soyunan Yunan İşgalcilerini ülkemizde def etmiştir. Emperyalistler ve Yerli İşbirlikçileri Mustafa Kemal’in dediği gibi “Geldikleri Gibi gitmişlerdir”.

Ve Bugünü ayrıca Mustafa Kemal sadece Türkiye çocuklarına değil Dünya Çocuklarına bir Çocuk Bayramı olarak ilan etmiştir.

Ve biz bugün Ulusal Kurtuluş Mücadelemizin yıldönümünde, TBMM’in kuruluş yıldönümünde ve aynı zamanda Çocuk Bayramında büyük bir sevinçle Mustafa Kemal’in huzuruna gelmek istedik. Ama ne yazık ki 99. Yıl sonra arkamda görmüş olduğunuz Mustafa Kemal’in Kuvayimilliye, Birinci Ulusal Kurtuluş Savaşında dönemindeki kalpaklı resmini taşıyan bu pankart ve Mustafa Kemal’in Emperyalistlere karşı mücadelesinin en bariz sloganı olan “Bağımsızlık Benim Karakterimdir” sloganı nedeniyle 2 yıldır biz Anıtkabir’e giremiyoruz, almıyorlar.

Değerli Halkımız, Biz Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) üyeleri ve yöneticileriyiz. Anıtkabir’e siyasi parti pankartıyla girilemeyeceğini biliyoruz. Bu yüzden özellikle 19 Mayısta, 29 Ekimde, 30 Ağustosta, 10 Kasımda, 23 Nisanda yıllarca en ufak bir Halkın Kurtuluş Partisi ibaresi taşımayan Mustafa Kemal’in pankartlarıyla Anıtkabir’e girdik. Ama son iki yıldır ne hikmetse bizi Anıtkabir’e almıyorlar. Gerekçelerini biliyor musunuz? Değerli halkımız, Anıtkabir’in ziyaret yönetmeliğinde Mustafa Kemal resimleri ve Türk bayrağı dışında hiçbir şey giremezmiş. Bizde diyoruz ki Halkımız, Bu arkamdaki pankarttaki Mustafa Kemal değil mi?  Bunun burada başka herhangi bir ibare var mı? Buna karşı aynı zamanda dava açtık. Onunda sonuçlanmasını bekliyoruz.

Ve üzülerek Dünya’da ilk Antiemperyalist Kurtuluş Savaşımızı zafere ulaştırmış Mustafa Kemal’in ordusunun adına biz üzülüyoruz. Açmış olduğumuz mahkemeye ne savunma veriyorlar biliyor musunuz? Değerli Halkımız, Şimdi pankarta giremiyorlar, Mustafa Kemal’in portresi var, sözde Mustafa Kemal’e aittir diyemiyorlar. Bundan her şeye rağmen utanıyorlar bunlar parti renkleriymiş halkımız, Yani Galatasaray vs. bütün spor kulüpleri bundan sonra renklerini değiştirsinler. Çünkü Halkın Kurtuluş Partisinin zimmetine girmiş bu renkler yapılan savunmaya göre.

Ama bugünler geçecek. Hep söylediğimiz gibi Nasıl 19 Mayıs 1919’da, Mustafa Kemal Samsun’a çıktığında tüm ordumuz neredeyse dağıtılmış, ülkemizin her yeri bilfiil işgal edilmiş, devlet yetkileri, başta padişah olmak üzere emperyalistlere tümüyle teslim olmuştu. Yerli Uşaklar Kuvayimilliyecilere, Ulusal Kurtuluşçulara karşı emperyalist düşmanlardan daha fazla saldırıyordu. Buna rağmen Mustafa Kemal’in önderliğinde Türkiye Halkı dişiyle, tırnağıyla bulup buluşturarak; silah kullanmamışsa taş kullanarak, mücadele ederek emperyalistleri geldikleri gibi göndermişlerse, İkinci Kurtuluş Savaşımızı da halkımız er geç zafere ulaştıracaktır.  Emperyalistler ve Yerli İşbirlikçileri bir kez daha geldikleri gibi gidecekler. Buna inancımız tamdır. Bu uğurda mücadelemiz zaferle sonuçlanana kadar devam edecektir.

“Mustafa Kemal Ölümsüzdür”, “Bağımsızlık Bizim Karakterimizdir”, “Yaşasın 2.Kurtuluş Savaşımız”, “Yaşasın Tam Bağımsız Türkiye”“Emperyalistler İşbirlikçiler Geldikleri Gibi Gidecekler” sloganları İle basın açıklamamız sonlandırılmıştır.

Halkın Kurtuluş Partisi
Genel Merkezi

Print Friendly, PDF & Email